ölümün mutlak son olduğuna inanmak

(bkz: hoşlanılan kızın ayetler var ayetler demesi)

ben cennet-cehennem hayatı ya da sorgu sual çekemeyecek kadar yorgunum arkadaşlar.
hele reenkarne falan asla.
bu yüzden ölümün mutlak son olduğuna inanmak istiyorum.
bizi bi bırakın lan artık.

beni inanca sokan nokta eğer ölümden sonrası olmadığını düşünmek çok korkutucu ölüyorsun ve yok oluyorsun böyle olmamalı ama inançtan çıkaran nokta ise tamam 2. hayat var 2. hayatı yaşarken sonsuza kadar sürerse biz nasıl sıkılmayacağız, her istediğimiz var uyku yok felan garip

cennet,cehennem kavramın yoksa evet ölüm senin için mutlak sondur. bazı tanımlarda ayet falan paylaşmışlar neden böyle şeyler yapıyorsunuz olm ne alaka?
inanan inanır.

evet ölüm mutlak sondur. bunu daha önce başka bir başlıkta da yazdım sanırım ama olsundu. kendini özel ve biricik görmek isteyen insan denen egoist varlığın cennet ve cehennem argümanlarını oluşturmasının altında anlamsız yaşamına anlam yükleme çabasıdır sadece. birisi öldükten sonra ve bedeni hangi dini ritüelle gömülürse gömülsün ya da yakılırsa yakılsın. benliğiniz yok olur ve asla bir daha aynı hücreler aynı atomlar aynı vücut aynı düşünceler ve anılar bir araya gelmeyecektir. şimdi caner taslaman gibi sonsuz ihtimaller zincirinden bahsedecek olanlarınız olursa diye söylüyorum evet istatistiksel olarak mümkün mantıksal olarak imkansızdır. içinde bulunduğumuz evrenin koşullarında böyle...

her ölüm bir sondur. çünkü bambaşka yeni yaşamlar doğurur. yaşadığınızı anladığınız andan önce ne idiyseniz, parçalanıp, çözünüp başka yaşamlara dönüşeceksiniz. başka ölümler yaşayıp başka yaşamlara dönüşmek.. evet doğada süreç bu şekilde işliyor. siz kendinizi bir bütün olarak görüyorsunuz ya değil işte. vücudunuz sandığınız şey, bir moleküller, atomlar toplamı..siz siz olmadan da varlardı. onlarda çözünüp başkalaşarak ölüp diriliyor. her gün, her an biraz ölüyor ve yenileniyorsunuz aslında. yenilenme hız ve süreciniz giderek yavaşlıyor, an gelecek yenilenme süreciniz, bu son formunuzu korumaya yetmeyecek ölüm dediğiniz bu. farklı bir çözünme başkalaşma süreci başlayacak ve yeni formlarda yeni yaşamlar. hani size sizden yaşlılar demişti ya: "sen o zaman daha portakalda vitamindin" diye, hah işte tam da bunu anlatmak istemişlerdi..
'mutlak son'la neyi kasdettiğinizi, ne anladığınızı bilemem. ama mutlak olarak bu süreci yaşayacaksınız. ölümden sonra "siz" olmayacaksınız. siz maddenin temel yapı taşlarının belirli koşul ve süreçlerde oluşturduğu kompleks bir formsunuz, ancak ki başka kompleks formların bileşenlerine dönüşebilirsiniz: yasa bu. doğadaki her şey gibi..
gayrısı masal, gayrısı yalan, gayrısı olsa olsa mizah. ister inanın ister inanmayın, doğanın umurunda değil.

ölüm son değildir , öldüğünüzde anında sizi tüketmeye başlar başka karbon canlı yaşam formları , bakteri, böcek, kurt, sinek-larva (yakılırsanız da aynı) , öldünüz açıkta kaldınız yada mezara koyarlarsa bedeni fare- böcek-solucan-kurtçuk- büyük canlılar kim açsa sizi yer sonunda *** bok *** olur ( tabi sidik-ter ,ifrazat doğaya karışırsınız.)

yani olayın sonu bok ,maalesef ..

(bkz: ben yok olamam)

insana kabullenmesi zor gelen bir inanış.