meryem'in bakire olduğuna inanmak

isa'nın babasız doğduna inanmaktır.

kesinlikle akılla, mantıkla, bilimle, tecrubelerimizle bağdaşmaz. reddedilmesi kabul edilmesinden daha mantıklıdır..
''kardeşim inançta mantık aranmaz'' gibi itirazda bulunacak insanlara diyecek bir şeyimiz yok elbette.

sen aklını ve mantığını devreden çıkarabilirsin. ama eleştirene de saygı duymak zorundasın. çünkü hayatın işleyişine, deneyimimize, tabiat kanunlarına, her şeye baştan sona ters bu inanç...

kutsal kitaplarda yer alan olayların hepsi inandırıcılıktan uzak ve saçmalıktan ibaret.

anamıza laf yok.

meryem ile ilgili kuranda geçen ifade "allah onu güzel bir bitki olarak büyüttü" şeklindedir.
bu noktada eşeyli ve eşeysiz üreme konularına az buçuk hakim biri "kendine döllenme" diye de ifade edilen olayı bilir.
yani erkek ve dişi hücreler bir bedende aynı anda var oluyor ve herhangi bir dış müdahale olmaksızın kendi başlarına döllenmiş oluyorlar. fasulyegiller bu tür bitkilere en basit örnektir.
arapça bilen arkadaşlar işin teknik kısmını daha iyi açıklayabilirler ama meryem ile ilgili ayetlerin bir kısmında kadın bir kısmında ise erkek zamiri kullanılır.
bu noktada hermafroditizm kavramını incelemek faydalı olabilir.
hermafroditizm, yunan mitolojisindeki hermes ve afrodit adlı tanrı ve tanrıçalardan ismini alan çift cinsiyetlilik sendromudur. interseks olarak da adlandırılan bu durum, bir insanda hem erkek hem de kadın cinsiyetine ilişkin özelliklerin çeşitli oranlarda yer alması anlamına gelir.
eşcinsellik değildir.
peki bir hermafrodit hamile kalabilir mı?
evet literatürde 40'ın üzerinde vaka var ve doğum yapanların tamamı erkek çocuk doğurmuştur. ilginç.
hermafroditler kendini hamile bırakabilir mi?
bunun cevabı yok. kayda geçmiş bir vaka yok ama olması bilimsel olarak imkansız değil.
olursa ne olur?
mucize olur işte.
kuranda anlatılan mucizelerin fantastik filmlerdeki gibi gerçekleştiğini düşünüp buna inanmak da bir tercih meselesidir.
bunun aksine bu ifadelerin bilimsel bir karşılığı olabilir mi diye araştırmak ve inançlarını buna dayandırmak da tercihtir.
insanların herhangi bir gerekçe ile inandıkları herhangi bir şey eğer sizin herhangi bir özgürlüğünüzü kısıtlamıyorsa bunu eleştirmek de beyin mastürbasyonudur.
abesle iştigal miydi neydi ondan işte.

(bkz: inanç özgürlüğü)
yeteri kadar ayrışmadık mı?
toplum huzur ve düzenini bozmadan isteyen istediği şekilde inanıp yaşasa ne kötülük gelir?

aklı, mantığı terk etmektir...

düşünsenize allah diye inandıkları yüceler yücesi varlık sizi anlattıkları türden bir hesaba çekiyor.
ve diyor ki,
neden şu şu şu anlatılanlara, şu kitapta geçen mucizelere iman etmedin!
ya da iman etmediğin için şuan karşımdasın ve cezanı çekeceksin....

sizin akıl sahibi bir mahluk olarak kendinizi savunma, neden inanmadığınızı izah etme hakkınız olmasın mı?
kendinize karşı dürüst olduysanız, olur da hesap vermek için tanrı'nın huzuruna çıktığınızda da bu dürüstlüğünüzle yargılanmanız icap eder. çünkü inanmamışsınız. inandığınız halde farklı davranmamışsınız.

dürüst ve namuslu bir hayat yaşamış bir insanın savunmasını dinleme zahmetine katlanacaksa eğer tanrı şu sözleri duyması beklenir,

o kitaplar bize aklı terk etmemizi emrediyordu...
canlıların biyolojisine, fizik kurallarına, doğa kanunlarına, temel işleyiş yasalarına, en temel bilimsel gerçekliklere zıt, uymayan ne kadar şey varsa o kitapların içinde bizlere birer hakikat gibi anlatılıyordu..
oysa bunlar hayatın hakikati karşısında, gördüğümüz manzara karşısında bir masal olmaya, yalan olmaya mahkumdu.
sorgulayan insanın aklında ve vicdanında bunların hakikat yerine geçmesi imkansızdı. aksi halde insan gördükleri ve bildikleriyle ters düşer, çelişirdi.
şimdi sen tavrını, seçimini muhakeme etmekten, sağlıklı düşünmekten yana belirleyen insanları bunlara inanmadıkları için cezalandıracaksın öyle mi?
şüphesiz imanı kolaylaştıran sebeplerin başında bilmemek, öğrenmemek, öğrenmek istememek, muhakemeden uzak yaşamak vardır...
sana bu kitapların anlattıklarına iman eden profilleri sundum.


ve senin yargın gerekçelere, dürüstlüğe değer vermiyorsa yapabileceğim hiçbir şey yok.

bir öteki yan mahallede katırla gökyüzüne uçuyor da o mahallenin bir tek bu fantezisi mi inanılmaz geldi size sadece.. o semt lokantalarında açık büfe menü yok, fix menü ; ne veriliyorsa, ya yiyeceksin ya yiyeceksin.. tartışmayı da sevmiyorlar, beceremiyorlar.. kafanıza yatmıyorsa uzaklaşın..

sizofreni hastaligi teshis edildi edileli ne ikiye yarilan deniz var ne ucan atla uzaya cikabilen

kuranda geçmesi sebebiyle, müslüman olmanın şartlarındandır.

(bkz: derdimiz bu mu şimdi)

kutsal kitapta yazıyorsa kesin doğrudur.

herkesin günahla birlikte doğduğuna inanan mal sürüleri. bu tiplerden bizde de çok. achilleus'u kutsal suya sokmuşlar ama topuğu dışarıda kalmış o yüzden oraya yediği okla ölmüş falan... vallahi simülasyonda yaşıyoruz. aşil tendonu* demek ne demek l*n* ?

tarihteki meryem'i bilemem de bu meryem'in olmadığına eminim.

buna inanana köprü bile satarlar. sahi benim bir tane galata kulem var, almak isteyen varsa dm.

2000 yıl önce israiloğlu miriyam'a[meryem] dna testi yapılsaydı şimdi dünya tarihi bambaşkaydı. yahudi yasalarına[halaha] göre zina eden kişi taşlanır. ibrani meryem de bu durumdan kurtarmak için ''isa'nın bakire doğum masalı'' adlı okkalı bir yalan uydurmuş ve başarılı da olmuş. bir yalanın büyümesi ve kanıksanması ancak o yalana inanan avanakların kalabalıklığıyla bağlantılıdır. bir kere spermsiz çocuk doğmaz. (bkz: dünya'da araplar kadar güzel masal uyduran)
meryem'in bakire olduğu masalı ve acı gerçekler

itikadi meseledir. inanan iman sahibidir. çünkü kuran öyle diyor. iman tartışılmaz ya inanırsın ya inanmazsın

işinize gelince nasıl cımbızla çekiyorsunuz köftehorlar sizi. elbet kitab-ı mukaddeste yazdığı için inanıyor ve iman ediyorum ama bu kitapta bu konu sadece rabbin ol der ve olur ayetinin ispatı olması için örnek verilmiştir diye düşünüyorum.

öte yandan kur'an da bu konuya kadar verilen bir sürü öğüt ve tavsiye varken gelip buna takılıp konuşmanız niyetinizin bozukluğunu gösteriyor. kitapta yazan neyse hepsini yaptın da bir tek buna mı takıldın yani.

biliyor musunuz bilmem ama kur'anı kerim'de kalplerinde yamukluk olanların kitapta noksanlık arayacağı da yazıyor. tıpkı sizin yaptığınız gibi hadi selametle.

günümüzdeki kızların bakire olup olmadığına burnumuzu sokup tartışmamız yetmiyormuş gibi bir de 2 bin sene önceki kadının bakireliğini tartışıyoruz. hey allam ya.

havvanın ademin kaburga kemiğinden yaratıldığına inanıyorsun.......
aksi takdirde maymun insandan milyonlarca yıl önce yaratıldığı halde evrimini
tamamlayamamış, tamamlayabileni de anca bir akapeli olabilcek kadar tamamlamış.

dünyanın üzerinde ki kaçıncı mutasyon olduğumuzu kaç kişi biliyor ?
hz isa din kurmaya değil, hz musanın dinini tashih etmeye gönderildiğini söylemiş
ama kaç kişinin umurunda ???????? vs vs vs................................................

babasız bebek doguran bakire tipi
misir
uzak dogu
hint
pers
mitolojilerinde de bulunmaktadir

bu oykulerin daha eglenceli oldugunu soyleyebilirim:)