61.
80'lerde çocuk olanların iyi bildiği bir nostalji.
tüm ev buhar kazanı gibi olurdu.
yaş sırasına göre yıkanırdık.
ilk en girerdim.
ey gidi.
tüm ev buhar kazanı gibi olurdu.
yaş sırasına göre yıkanırdık.
ilk en girerdim.
ey gidi.
devamını gör...
62.
asıl garip olan bu işin sadece pazar akşamı olmasıydı. acaba kokmuyor muyduk.
devamını gör...
63.
birazdan gireceğim. gelenekçiyiz.
devamını gör...
64.
geçmişin acısını çıkarmak için, şimdi doğal gaz ve kombi imkanı sayesinde de , bu gelenek değişti. hatta en güzeli bu geleneği cumartesi akşamına taşımak. hiç olmazsa ertesi gün erken saatte işe veya okula değil, mis gibi bir pazar sabahına göz açmak var.
devamını gör...
65.
pazar banyousundan sonra bizimkile, sonra parliement sinema klubü.
devamını gör...
66.
sıcak suyun kalmaması şokuyla yapamadığım banyo.dermisim yaptım kaçar mı?(gülücük)
devamını gör...
67.
şahane pazar eşliğinde sobada kestane ve mandalina kabuklarıyla daha bir güzel olan etkinlik. gözyaşım pıt.
devamını gör...
68.
çocukluğumu akla getirendir. sevdiğim hikaye kitabını bitirmiş tv seyrederken ki halim aklıma geldi. yapamadığım ödevler , öğretmen kızacak korkusu ve bir çok şey daha.
devamını gör...
69.
henüz yapmadım. ama beni yıkamak, günah ve ıslak fayans dolu bir bıcı bıcı tecrübesi yaşatmak isteyen beyler dm. tercihen 1.85 üstü, atletik, elit, esmer, terazi, oğlak, boğa, koç, kova ya da akrep erkeği. daha iyi keseliyorlar bunlar.
devamını gör...
70.
devamını gör...
71.
bütün haftanın kirini ve yorgunluğunu atan, insanı deşarj eden eylem.
devamını gör...
72.
birazdan gireceğim.
devamını gör...
73.
yarın sabah tıraş olmamak için banyodan öncede sakal tıraşı olunur.
devamını gör...
74.
birazdan blushımla birlikte orkideli küvetimde blues listem ile gerçekleştireceğim eylem.
devamını gör...
75.
pazar banyosu dediğin rainbow'un dediği gibi olur aksi kabul edilemez.
mavi leğene girip limonata keyfi de yapabilirsiniz tasla kafaya darbe yerken.
siz bilirsiniz.
edit: ayran da olur. sangria yapacak hali yok leğende sıkışarak oturan insanın.
mavi leğene girip limonata keyfi de yapabilirsiniz tasla kafaya darbe yerken.
siz bilirsiniz.
edit: ayran da olur. sangria yapacak hali yok leğende sıkışarak oturan insanın.
devamını gör...
76.
kaynar su ile haşlanıp, kafaya tası yemeden yapılan banyoya banyo demem ben.
bizde öyle limonata, orkide yoktu, kalıp sabunla köpürür, sobanın önünde pembe yanaklarla ısınırdık.
gerçi hala, orkide jakuzi filan yok. bildiğin duş tabancası.
o da canı isterse sıcak akıyor, istemezse akmıyor.
bizde öyle limonata, orkide yoktu, kalıp sabunla köpürür, sobanın önünde pembe yanaklarla ısınırdık.
gerçi hala, orkide jakuzi filan yok. bildiğin duş tabancası.
o da canı isterse sıcak akıyor, istemezse akmıyor.
devamını gör...
77.
evime gidip yapmayı iple çektiğim şey. misafirlikte banyo olayı sizce de kalp krizi gibi değil mi?
devamını gör...
78.
bir çocukluk hatırası
devamını gör...
79.
başlığı okuduğumda çocukluğumdan çok tatlı bi anıyı gözümde canlandıran olaydır..
zaman dilimi:90lar, kış aylarında bir pazar günü akşamüzeri.
yer: demirdöküm sobayla tamamı ısınan evimizin salonu.
sırayla pazar banyoları yapılmış. evin en küçüğü olarak en sona ben kalmışım. havlulara sarınıp sobanın yanına geliyorum. kendimi bildim bileli sobanın dibinde duran minderime yerleşiyorum. vücudumun sobaya yakın tarafı yanıyo, diğer tarafı ısınmıyoken sobadan yanan odunların çıtırtısı geliyo. o sırada abim soyduğu mandalinaların kabuklarını sobanın üstüne dizerken birazdan giyeceğim kıyafetlerimi ısıtıyorum. giyindikten sonra saçlarımı sobaya uzatıp üzerine suların damlamasını, o damlaların döküm soba üzerinde dansederek yok oluşunu, çıkardığı sesleri falan keyifle izliyorum. o ara babam nedensiz bişeye kızmış birilerine söyleniyo.. sonra ablam gelip saç kurutma makinesiyle saçlarımı kurutuyo, o kadar çok saçım var ki bu işlem dakikalar sürüyo, ben de sobanın başında saç kurutma makinesinin sesiyle uykuya dalıyorum….
zaman dilimi:90lar, kış aylarında bir pazar günü akşamüzeri.
yer: demirdöküm sobayla tamamı ısınan evimizin salonu.
sırayla pazar banyoları yapılmış. evin en küçüğü olarak en sona ben kalmışım. havlulara sarınıp sobanın yanına geliyorum. kendimi bildim bileli sobanın dibinde duran minderime yerleşiyorum. vücudumun sobaya yakın tarafı yanıyo, diğer tarafı ısınmıyoken sobadan yanan odunların çıtırtısı geliyo. o sırada abim soyduğu mandalinaların kabuklarını sobanın üstüne dizerken birazdan giyeceğim kıyafetlerimi ısıtıyorum. giyindikten sonra saçlarımı sobaya uzatıp üzerine suların damlamasını, o damlaların döküm soba üzerinde dansederek yok oluşunu, çıkardığı sesleri falan keyifle izliyorum. o ara babam nedensiz bişeye kızmış birilerine söyleniyo.. sonra ablam gelip saç kurutma makinesiyle saçlarımı kurutuyo, o kadar çok saçım var ki bu işlem dakikalar sürüyo, ben de sobanın başında saç kurutma makinesinin sesiyle uykuya dalıyorum….
devamını gör...
80.
haftada bir bu ritüel gerçekleşiyorsa ya hala çocuksunuz ya da temizlikten nasibinizi almamışsınızdır.
devamını gör...