peaky blinders

2013 yılında yayınlanmaya başlayan suç dizisi. dizinin adından da anlaşılacağı gibi peaky blinders çetesinin maceraları.

peaky blinders ismi de kasketlerinden geliyor. bu çetenin üyeleri ecevit şapkası dediğimiz kasketlerinde yani siperliğinde jilet taşıyor. bu siperliği ile gözünüze vurup kör ediyorlar.

the godfather'ın dizi versiyonu. sadece aile değişik. bir çete ailesinin en alttan en tepeye çıkma hikayesi.
eğer sigara içen biriyseniz thomas shelby sigara içiş tarzıyla canınızı çektirir, paketin nasıl bittiğini anlamazsınız.
ayrıca, kesin olmamakla birlikte 6.sezonun 2021 ortalarında yayınlanacağı söyleniyor.

çingenelerin kurduğu suç şebekesini anlatan bir dizi. ana karakter kendi muhitinde kral olmakla ilgilenmiyor, toplum tarafından üzerine yapıştırılan "öteki" kimliğine rağmen toplumda saygınlığı olan biri olmak istiyor. bunu izleyenler de bu çingenelere özenip olmayan ingiliz aksanlarıyla onlar gibi konuşmaya çalışıyor ya ifrit oluyorum.

özenecekseniz bile yerli ve milli çingenelere özenin, açın cennet mahallesi izleyin. ingilizin çingenesine bile özenmekte değişik bi kafa işte.

bu diziden esinlenerek hazırlanmış çeşitli kokteylleri içeren "peaky blinders cocktail book: 40 cocktails selected by the shelby company ltd" isimli bir kitap da bulunmaktadır. böylelikle siz de evde kendinize bu kokteyllerden hazırlayarak kendinizi bir nebze de olsa thomas shelby gibi hissedebilirsiniz.

biliyorsunuz dizide tommy shelby'yi dizide sigarasız nadir görürüz. buna çözüm olarak marpil içinde nikotin bulunmayan tamamen bitkisel sigaralar yapiyor. eger gerçek sigara içiyor olsaydı zaten buna can dayanmazdı. çünkü tommy bir sezonda ortalama 3000 dal sigara içiyor.

ingilizce bilmediğimi öğrendiğim dizidir.

aksanlar akıyor. amerikalı siyahi abilerimizden öğrendiyseniz ingilizceyi, paşa paşa altyazıyı açıyorsunuz.

dizide dikkatimi çeken ilk şey, prodüksiyon büyüklüğü. hiç bir detay göze batmıyor. büyük partiler kostümler mekanlar falan çıldırmışlar.

senaryo dandik tabi ki netflix işte. klasik kahramanımız her türlü badireyi atlatıyor. tempo ağır ilerliyor. uzun sekansları görebiliyoruz.

oyunculukları çok eleştirmişler ama ben baya beğendim. esas kadınlar (şimdilik iki tane) hariç göze batan yok. * özellikle polly teyze ve arthur fena oynuyor.

peaky fucking blinders!*

bitirince tekrar editleyeceğim.

thomas sehlby: birlikte oturup ne yapacağız bu işleri ortak diye sürekli bana sigara içirten elaman. ''business first business first'' diye diye içinden geçtin ailenin. yahudisi, italyanı, çinlisi, komünisti, sicilyalısı, ingilizi, faşisti hepsi bunun düşmanı. evet. lavuğun hepsiyle bir kapışması var. başrol olmanın verdiği ölümsüzlük var ama sıkıntı yok.

(bkz: cillian murphy) canlandırıyor karakteri ve sezon başına ortalama 3000 sigara içmesi gerekiyormuş tüm bölümlerin çekilmesi için. kendisi sigara kullanmadığı için doğal bitkilerden nikotinsiz sigara kullanıyormuş çekimlerde. aynı zamanda dizideki saç kesiminden nefret ediyormuş.*

arthur sehlby: kafayı bizimle savaşırken yemiş. evet gelibolu savaşında delirmiş bu. dizide dikkat ettiyseniz. türkler ve gelibolu ile replikler söylüyor. arthur reis o kadından kurtulman iyi oldu. sal artık şu beslemeyi. kokain, viski ince ince takıl işte.

polly gray: oğlunda batsın sende bat. tamam taş**klı ablasın onda hemfikiriz ama güvende vermiyorsun teyzecim. benim ailemde senin gibi biri olsun her şeyi senden bilirim. gerçi aileyi az dertten kurtarmadın. ama satmayacağın güvenini vermiyorsun.

karakteri oynayan oyuncu (bkz: helen mccrory) inanılmaz tek kelime ile. böyle bir dizi oyunsu olamaz. her oyunu çok güzel veriyor. harika bir seçim.

john sehlby: sen gerçek bir adamdın. ne tom kadar puştsun ne arthur kadar pısırıksın. delikanlı adamdın. esma'yı da bulmuştun. tamam çingene olabilir ama iyi olmuştunuz lan siz. senaristler seni harcayacağına sünepe fiin'i öldürmedi. çıldırıyorum.

ada sehlby: bu ablacım kimle yatarsa adam yılını doldurmadan ölüyor. gerçekten inanılmaz bir aura. kominist olması falan büyük derdoydu neyse döndü o yollardan. bunun hikayesi çok yavan. sardırılası.

lizzie stark: güya or**p* dizide ama aileye en büyük katkıları da bu abla yapıyor. ne istediğini bilen tek karakter bu herhalde. tom yerine arthura kapak atsaydın hiç bir sorun kalmayacaktı be ablacım. neyse viskiye devam yoksa çekilmez bu aile.

grace burgerss: yaşarken ne fayda gördük de senden ölünce görelim. ''ohh öldü kurtulduk'' dedim hayaleti musallat oldu. komünist kız da senden daha iyi lizzie de senden elli tane eder. ya bu kadına da başrol yazmasın ya. bit artık.

jessie eden: sen gerçekten harikasın. halin tavrın hareketlerin. mimiklerini ısırmak istiyorum. dizi falan hikaye sana direk aşığım. annemin elini öpmeye getirmek istiyorum seni. nerde bi komünist kız var gider bulurum zaten. şaşmaz hiç. şaka bir yana dizide thomas günün sonunda seninle olmaz be bebiş. çünkü neydi ? ''business first'' sende görüş olarak biraz ters kalıyorsun. bir sezon sonra şutlanırsın gibime geliyor bakalım göreceğiz.

dizi senaryo haricinde harika gidiyor. senaryonun basit anlaşılabilir olmasını anlıyorum çünkü genele hitap etmek zorunda. sonuna kadar izleyeceğim. sanat tasarımı olarak dizi başka boyutlara ulaşmış. birde özel olarak şunu ekleyeyim. dizinin konuk oyuncuları (bkz: tom hardy) (bkz: adrien brody) (bkz: anya taylor-joy). çüş artık ya. tom ve adrien artık oyunculuk dersi veriyorlar dizide. sırf bunun için izlenir. şöyle tadımlık bırakayım.

1. dünya savaşından sonra birmingham'da var olmuş çingenelerden oluşan bir suç çetesini konu alır. yaşanmış olaylardan yola çıkılarak kurguyla harmanlanmış ve orijinal bir atmosfer yaratmayı başarmış ender dizilerden biridir.

cillian murphy'nin o saç kesiminden nefret edip, sigara içmediği halde dizide sırf rol için bitkisel içerikli sigara içmiş adam. bir de geçenlerde helen mccrory i kanserden kaybetmeleri beni derinden üzdü, o kadın o rolde oynayabilecek en iyi seçenekti. her izleyişimde 1 paket sigara bitiyorum sayelerinde...

bu dizi nin hangi sezon
hangi bölümünü isterseniz çekin alın terazinin bir tarafına koyun
gidin tr de ki film den istedeğiniz bölüm sezon alın getirin terazinin diğer tarafına koyun
peaky 2 katı ağırlık yapar.
çekimler, karakterler, oyuncular , diyaloglar,
sahne geçişleri, oyunculuk müthiş buradan
evin ortancası olmasına rağmen arthur a bile ağabeylik yapan koca yürekli thomas shelby e selamlar, 6.sezon geliyor . 1. sezon 1. bölüm başlayın pişman olmazsınız.
biraz aşk, mafya, aksiyon, dolu bir dizi sizleri bekliyor.

6. sezon 6. bölüm ile final yapan dizi. bana göre çok iyi bir finalle noktaladılar. bir de filmi gelecekmiş 2023 senesinde.

bazı sezonlar durgun olduğu için eleştirilse de kaliteyi yere düşürmediler. 1920 ve 1930'ların ingiltere atmosferini en az bir film kalitesiyle bize sundular.

bana verdiği en büyük ders, büyük bir savaştan gazi olarak kurtulan askerler çoğu zaman ölen arkadaşlarından daha şanssızdırlar. onlar yaşayan ölülerdir.

(bkz: thomas shelby)
(bkz: arthur shelby)

2013 yılında müthiş başlayan 2022 yılında müthiş biten dizidir. hikaye iyi bir şekilde başladı iyi bir şekilde bitti. *

her dizide her filmde uzadıkça senaryo yavan bir tat vermeye başlar. seyirciler bu duruma “çok bozdu yeaa” diyerek tepki gösterir. bunların bazıları haklıdır bazıları boş yapıyordur. bence peaky blinders bu söylemlere hiç maruz kalmadan ilerledi, bunu kalitesiyle ve üst düzey oyunculuk performanslarıyla yaptı.

her sezonu severek ve keyif alarak izledim, hikayenin yavaş temposuna kendimi kaptırdım, ve sonunda bugün diziyi bitirdim.
peaky blinders ilk sezondan son sezona kadar iyi bir senaryoyla devam etti, iyi bir yönetmen, iyi bir sinematografi. özellikle sinematografi anlamında rakibi olmayan dizilerden birisi. görüntü olarak seyirciye her sezon şölen sundu, müzikleri çok yerinde kullandı, imgeler, tarihsel göndermeler hepsi çok başarılıydı, elde müthiş oyuncular olunca ortaya böyle bir iş çıktı.

ilerde derli toplu şekilde tekrar izleyeceğim bir başyapıt peaky blinders.

bu dizinin, godfather'ın bizimkilerden en büyük farkı gerçekten o "karanlık adamları" anlatması. bizimkiler mafya dizilerini izleyip polat alemdarcılık oynuyorlar, sokakta adam vurunca külhanbeyi olduklarını falan sanıyorlar. daha birkaç sene önce sokaklar bir dizinin amblemiyle doluydu. (<...> böyle bir şey.) işte pislik tam da burada. bizimkiler bu tarz dizilerde anlatılan insanların özenilecek tipler olduğunu sanıyorlar ve işin kötüsü bizde mafya dizisi çekenler de bu işleri rol model çekiyormuş gibi çekiyorlar. peaky blinders vb. dizilerden çıkarmanız gereken şey en başta o dünyanın leş bir yer olduğu. hayatı öyle yaşayan insanların eninde sonunda pişman olacağı.

kurtlar vadisindeki tipler "devlet, namus, vatan" için yeraltı dünyasına inen tiplerdi fakat gerçek hayat böyle değil. bu insanlar için tek önemli şey narsisist egoları ve para. işte peaky blinders thomas shelby ile bunu çok güzel anlatıyor.

2.sezona geçtiğim dizidir. daha önce fragmanlarına bakıp diziyi izlememeye karar vermiştim. sonra 1.bölümü denedim yok olmuyor çok ağır ve sıkıcı geliyordu bugün yine karşıma çıktı ulan ne buldular diye düşünürken dedim ki ilk bölümü sal. ilki kötü olabilir bu kaç sezon çok sezon o halde vardır bi hikmeti
başladım ikinci bölümden ve evet şu an 2.sezondayım.
anladım biraz biraz. bu arada polly'i oynayan hanım helen mccrory ilk gördüğümde the quarry oyunundaki eliza geldi aklıma. sanırım böyle kaşlar yukarıda hafif tepeden bakış bazı kadınlara o kadar çok yakışıyor ki. tanrıça gibiler vay canına be.
neyse kadın ölmüş üzüldüm.
hazır sıcaklardan uyuyamıyorken canımın çok sıkılmaması ve uyuyakalmamda birebir yol yöntem neşfilişin mükemmel bir yapıtı.
bu arada ingiltere'nin kasvetinde boğularak öldüm bi ara.

düzenleme : 3.sezon 2.bölüme kadar zor dayandım ve 4.sezon dahil geçe geçe izledim artık o kadar tekrar o kadar sıkıcı oldu ki sonunda final bölüme geçtim ve bitti.
kesinlikle benlik değilmiş. iki günümü buna ayırdım yetti bana.

6 sezon 36 bölüm sürmüş birinci dünya savaşı sonrasında birmingham, ingiltere'de faaliyet gösteren "peaky blinders" adlı çeteyi anlatan suç-drama konulu televizyon dizisi.

cillian murpyh başrolde yer alıyor.