#netflix dizisi
dram / gizem / tarih
6.9 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

gerçekten iyiydi. her ne kadar mantık hataları çok olsa da asıl olay örgüsünün yanında işlenen olaylar ve olayı anlatış tarzı çok iyi. türk standartlarının üstü, umarım daha iyileri de çıkar.
selahattin paşalı döktürmüş.
devamını gör...
fırsat verilmesi gereken bir dizi olduğunu düşünüyorum. beğendiğim kadar beğenmediğim sahneleri de vardı evet ama "ee şimdi ne olacak?" dediğim sahneler olduğu için 2. sezonunu merakla bekliyorum.
devamını gör...
ilk 3 bölümü izledim.

izlemeden önce kesinlikle bi viski eşliğinde gider demiştim tam da öyle oldu öyle bi tat kıvamında yani.

pariste gece yarısı gibi bir şaheserden kopyalar elbetteki var ama pariste gece yarısı gibi şaheseri de izleyen bilen duyan kaç kişi vardır orası tartışılır. hayır küçümsemiyorum da pariste gece yarısı çok küçümsenmişti. aa ne saçma bik bik vs vs. bilim kurgu denince bizim millet hemen bi icat falan görmek istiyor ya malum görmeyince de heyecan vermiyor(muş)

dr. who dizisi gibi düşünülebilir.

saçma ve aacayip alakasız bulduğum noktalar oldu. mesela sürekli olarak s.ktir falan demesi konuda absürd bile kalmıyor oturmuyor (bence)

diğer bölümleri izledikçe umarım ki daha da şenlenir ortalık. tabi ben bi geçmişe bi şimdiki zamana geçerler uzay/zaman paradoksu oluşur daha bi teknikler de konuşulur sandım ama şimdilik öyle bir durum yok.
devamını gör...
ahmet hakan'ın haklı olduğu (zira hazal kaya'nın oyunculuğu bence de iyi değildi) dizidir! bilimkurgu- fantastik-ütopik yani belli bir kategoriye koyamadığımız bir dizidir. hazal kaya'nın ilk bölümlerdeki "ergen" tavırlı gazeteci tavrı iffit edici. hele hele ilk bölümde bir anda hoppala geçmişe giden, karşısında atatürk'ü gören, sonra ingiliz komutana lolo yapan, agatha cristhi'den tüyap kitap fuarında gibi imza isteyen, kısacası sanki geçmişe gitmek günümüzde icad edilmiş ve gazeteci kızımız maşallah her gün bir yerdeymiş gibi olayı içselleştirmesi ve sıradan bir olay olarak görmesi birazcık saçma değil mi? hayır benim başıma gelse en sıradan tepkim torbacıma kızmak olurdu. ne verdin sen bana be diye! maşallah kızımıza geçmişin keyfini çıkarıyor. hayır neredeyse komedi dizisine bağlayacak. elinde anahtarla bir o yana bir bu yana gidilen dizi. neyse en azından farklı değişik bir şey denenmiş. tabi kitap uyarlaması bir dizi. kitap nasıldır bilemeyiz.
devamını gör...
ilk başta tam seyretmeden ben de hazal kaya kısmına takılmıştım. ancak 1.sezonu bitirince söylemeliyim ki bence de doğru tercih. kadın dizide 95doğumlu, ailevi kökleri olmayan, sevgiyi pek tatmamış, başına buyruk, söz dinlemez bir gazeteciyi canlandırıyor. daha nasıl bir oyunculuk beklerdiniz? gayet de olmuş.

dizi hakkında yorumuma gelirsek. netflix’te olmasından utanmayacağım, aşk101’den çok daha doğru bir yapım. kostümler ve sahne kurgulamaları güzel, efektler göze batmayacak kadar iyi, oyunculuklar yerinde, senaryo sürükleyici ve akılcı bi şekilde yazılmış. izlediğime kesinlikle pişman olmadığım bi dizi oldu. 2.sezonu iple çekiyorum..
devamını gör...
senaryosunu beğendiğim ama oyuncular arası diyalogların zaman zaman çiğ kaldığını düşündüğüm dizidir. dekorlar, mekanlar, kostümler gerçekten şahane olmuş yani diyebilecek hiçbir şeyim yok. senaryo hem çok güzel hem de çok karışık. böyle karışık bir senaryoyu oynamak da işlemek de kolay olmasa gerek. zamanda yolculuk temalı dizileri filmleri çok severim türkiye'de de yapılması hoşuma gitti açıkçası. maaile oturup izleyebileceğiniz hiç de sıkmayan çok güzel bir dizi bence.

ancak gelelim biraz olumsuz eleştiriye. mustafa kemal'i görmek evet beni de heyecanlandırdı ama daha güzel işlenemez miydi, mesela onun kahramanlıklarından bahsetmek güzel olabilirdi bence. çünkü netflix yalnızca bizim değil tüm dünyanın izlediği bir platform. onun dışında başroldeki esra karakteri bana çok itici geldi dizi boyunca hiç ısınamadım. zamanda yolculuk yapan birinin 1919 yılındaki insanlara sanki 15 yaşında bir ergenmiş gibi konuşmalar yapması gözüme çok battı. dizideki küçük kıza gidip de "sakın sana bağırmalarına izin verme, kendin ol, kendinden ödün verme." tarzındaki konuşmaları dönem açısından komiğime gitti açıkçası. esra karakterinin hikayesi evet güzel fakat karakteri ve replikleri çok çiğ kalmış bana göre.

senaryonun ilerleyişinde tahmin edilemez şeyler vardı ki bu tv dizilerinden de gördüğüm kadarıyla alışık olduğumuz bir durum değil. her şey birbirinin aynısıyken bu dizi beni farklı olmasıyla bile heyecanlandırdı. genel anlamda beğendim ve 2. sezonu merak ediyorum çok heyecanlı bir yerde bitti çünkü bence.
devamını gör...
...spoiler içerir...

hazal kaya'nın dizinin ilk kısımlarında tüm kurtuluş planlarını anlatması dışında film şeridi gibi geçişlerin olmasına hayran kaldım. geçmişten geleceğe yönelik bir şeylerin değiştirilmesi baş rolün kendini de tanıması açısından güzel olmuş.
devamını gör...
dün başladım, bugün yarıladım. 4. bölümdeyim şu an. dram olarak izlerseniz berbat, komedi gibi izlerseniz vasat bir yapım. fakat 1920'lerin giyim kuşamı, eğlence anlayışını görmek için güzel. ki benim arzum da buydu. mutluyum ben açıkçası. çekirdek çitler gibi izliyorum.

yaklaşık 6 saat sonra; bitirdim ve kapattım. bir haftada bir sezon dizi bitirenlere şaşırırdım, bir günde diziyi bitirdim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"pera palas'ta gece yarısı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim