reklamlardaki klişeler

diş macunu reklamlarındaki o muntazam sıkılmış diş macunu. ne kadar uğraşırsan uğraş öyle sıkamazsın. ultra dikkatle sıkmaya çalışıp her seferinde hüsrana uğrarsın.

herşeyin harika, kusursuz olması.

ısırılan magnum sesi.

şampuan reklamındaki saçlar,yıkayıp çıkınca asla öyle olmayacak herkes çok iyi biliyor.

insanı bunaltan, sürekli tekrar eden sahneler.

- yiyecek, içecek yenilip içildiğinde oluşan parti ortamı, zıplayan, dans eden saçma sapan bir arkadaş grubu
- dondurmayı ısırırken çıkan sesten çenesi kırıldı sandığımız kadın
- "benzersiz lezzet" iddiası
- "nefis çikolata kreması" ve benzeri tamlamalar
- hızlı hızlı konuşup tüm kampanyaları 10 saniye içerisinde sıralamaya çalışan erkek sesi
- melodisi aşırı derecede sinir bozan reklam müzikleri
- çikolatayı, dondurmayı yiyor mu yoksa onunla sevişiyor mu belli olmayan kadınlar ve bunları tarif ederken kullanılan, sinir bozucu "haz" kelimesi. insanın aklına dondurma yiyen değil, çubuğuyla cima eyleyen biri geliyor.

aslında o kadar çok ki, saymakla bitmez bu berbat sahneler. kim yapıyor bu reklam filmlerini, hangi zekâsız beğenip kabul ediyor bilmiyorum ama bize de yazık be!

reklam dediğiniz böyle olur:

tam da hayal ettiğim gibi.

insanların sokakta bir araya gelip senkron halinde dans etmesidir.

regl olan kadınlar* hep mutlu.

ağda reklamlarındaki muhteşem tek bir batığı bile olmayan pürüzsüz bacaklar

gereksiz, anlamsız ve yapmacık bir neşe var.olmayacak şeylere aşırı heyecanlanılması, kıçıkırık bir çikolatanın hayatımı değiştirebileceğinin falan iddia edilmesi mesela.reklamlarla ilgili her şey çok sinir bozucu...

aptalca sözleri olan uyuz edici bir tarzda söylenen sloganlar-şarkılar
baskısız markasız başka bir ambalajı rakip göstererek kıyaslama-sıradan karbon piller, sıradan deterjanlar, sıradan diş macunu vs-
kendi ürününü ittirmek için şahıs adı, söylediğinin kanıtı vs olmayan anonim bir güruhun - diş hekimlerinin tavsiyesi, uzmanların tavsiyesi, dermatologların tavsiyesi, norveçli bilim adamlarının tavsiyesi vs - ağzından övme

bir tek ramazanlarda ve bayramlarda güzel reklam yapabiliyoruz galiba. onu da coca cola, kent falan yapıyor. el oğlu öyle mi, şuraya aklıma gelen iki yaratıcı, kısa ve öz reklam bırakıyorum.

buradan
buradan

pantene reklamlarındaki taş gibi hatunlar.

mutlu aile reklamlarında çocukların biri kız biri erkektir. iki çocuğun da aynı cinsiyette olduğu diş macunu reklamı yoktur!
reklamdaki kadınlar mutlaka uzun kollu giyer, etek giymez pantolon giyer.
mis gibi kuru fasulye pilav varken atıştırmalık kinder pingu yer mutlu olur!
ped reklamlarında hep beyaz renk giyilir. pembe veya mavi saçlı birini asla reklamda oynatmazlar. genelde siyah veya kumral. reklamlarda her şey tanrı kadar pürüzsüzdür,mükemmeldir. kameralar hep bembeyaz çeker.

leke çıkarıcıların anında etki etmesi.

beyaz eşya markalarının yeni ürettiği ürünü satmak için geri dönüşümle kandırması. satın almak ve geri dönüşüm. *

üç ayda bir yenilenen güçlü formül.

sıradanlaşmışlardır.

şampuan reklamlarında bir anda kameraya doğru yürümeler ve eliyle saçını düzeltmeler ha bı de ortadan ayırmışlar saçları aşırı komik sjssj

sabah mutlulukla uyanan, ille de 1 kız 1 erkek çocuğa sahip '' modern'' bir aile, sofrada herkesin tek yediği şey nutella!

içecek reklamlarında kurulan devasa sofralar.