sabah erken kalkmak zorunda olmak

keşke dediğim bir konudur..bir gece insani olarak geceleri çalışıp gündüzleri uyusak... ama insan anatomisi sabah erken kalkmaya uyarlanmış,saglik açısından erken kalkıp erken uyumak gerekiyor ne yazık ki.

yarın yapmak zorunda olduğum eylem. hem de doğum günümde. hem de ders için. hem de çok erken. hem de doğum günümde. hem de bütün gün depresif bir şekilde uyumak isterken. *

e malum çalışıyoruz. ama uyku düzenim bozuldu ve bu saatlere kadar uyuyamaz oldum. ayrıca kim buldu bu sabah erken kalkıp çalışmayı?

iş zorunluluğu olmadığı surece uyumayı tercih ediyorum. uyumak beni gun içerisinde daha cok zinde tutuyor.

isyan sebebi efenim, isyan sebebi.

olumlama yapmak istediğim başlık. her şeyi de zorunda olarak görmesek diyorum o zaman daha keyifli anlamlı hale geliyor yaşamak. sabah erken kalkmanın artılarını düşünün biraz da. ben zorunda olmadığım halde hafta sonları uyanabildiğim kadar erken kalkmaya çabalıyorum. (6.30-7.00 civarı) sokaklarda kimse yokken yürüyüş yapmak, havanın en temiz olduğu saatlerde ciğerlerine bu havayı çekmek, en taze simite ulaşmak gibisi var mı. tüm gün bana kalıyor sonrasında. yapacak o kadar çok şey oluyor ki. iyi ki erken kalkmışım diyorum. böylelikle bir zorunluluk daha hayatımdan çıkmış oluyor. hayatı kendinize zorlaştırmayın gencolar. bira nefes egzersizi, biraz meditasyon. zihninize sahip çıkın.

kalkmak değil, zorunda olmaktır zor olan..

bu zorunluluk bir zaman sonra alışkanlığa dönüşüyor. misal bugün pazar panda gibi yatakta yuvarlanmam gerekirken 07:30 da kalktım. kahrolası biyolojik saat.

en büyük işkence. helede cumartesi.

kimine göre işkence sayılsa da her insanın hayatında bir kez olsun istediği uyku düzenidir.

dert keder müslüm derken sabah mı kaldı? dişimizi sıksak fecr.

saat 9'da randevum var.

dur uyuyim bilascık.

"dokuz altı yollarında bir zincir boğazımdan çeker çeker gevşetemem, ağlayamam....."

efkan şeşen

bütün zorundalıklar gibi bu da sinir bozucudur. zaten erken kalkmak gereken sabahın gecesinde bir şekilde o erken uyuyuş gerçekleştirilemez, sabah hayatın tüm sülalesine söverek kalkılır. bundan daha sinir bozucusu, erken kalkman gerekmezken, vücudun anarşiklik yapıp, kendiliğinden erken uyanmasıdır. mesela bugün sabah 7'de uyanmamın anlamsızlığını hala sorguluyorum.

valla iş güç okul yada olmadı kahvede okeye yetişme halidir.

iğrenç bir durumdur. hele gece uyuyamama sorunu varsa. hayat giderek zorlaşır. haftada bir iki gün istemsiz devrilirsin yatağına filan. yine de iyidir diğer geceler sana kalır. çünkü gece sana ait, gündüzleri iğrenç düzene kiralamış olduğumuz için. yıllar böyle sürecek sonrada öleceksin filan. en azından bir kaç gece yaşamış olmak gerek.

7 yaşından beri dayatılan bir kölelik ritüeli.

her sabah 5:30 da uyanmak zorunda kaldığım durum. hoş gece 2 3 defa kalkıyorum bebeğim sayesinde ama.... olsun.

zorunda değilsin ki? nerden çıkarıyorsunuz bunu? bu bir tercih. mesela her sabah erkenden kalkarım. planlanmış günümün içine dahil olurum. sende yatmayı tercih edebilirsin. seni zorunda bırakan şeyi değiştirmen gerekiyor yada hayatından çıkarman.

biyokimya uzmanı doktor ayşegül hanım var. onun anlattığı bilgiler ışığında bakarak söylemek istiyorum ki aslında hepimiz gün doğumu ile birlikte ilk ışığın gözden içeri girmesi sonucu uyanmak üzere evrimleşmiş canlılarız. bu nedenle zorunda olmasak da erken uyanmak gerektiğini düşünüyorum.

sabah erken kalkmak dünyadaki en güzel şeydir. ama zorunda olmak oldukça boktandır.