sayısal vs sözel

sayısalım hesap sorarken, sözelim laf sokarken iyi diyerek bu başlığı değerli yazarlarımıza bırakıyorum.

en iyi sözelciler sayısalcılardır. saygılar.

bana göre birinin diğerine üstünlüğü olmayandır. fakat ülkemizde sözel bölümün çok küçümsendiğini düşünüyorum.

kafa sözlük sözelci mekânı izlenimi veriyor.

son dönem genç kardeşlerimizin daha bilinçli şekilde ayrım yaparak ve kendilerini tanıyarak karar verdiklerini dilediğim versus.

benim açımdan; 64 kişilik bir devlet lisesi sınıfında ansızın sınıfa giren ve kim gelecek sene ne olacak şeklinde sorulan sorunun cevabı olmuştu.

baktım sınıfta herkes, mf diyor, yani sayısal seçiyor ben de sayısal deyiverdim.

acı gerçekle lise ikinci sınıfta karşılaştım. ilk dönem bütün fen dersleri ve geometri hariç matematik dersleri ya sıfır ya bir.

ikinci dönem hırs yapıp milleti kendime güldürmemek için çalıştım, çabaladım yükselttim notlarımı. lise hayatım başarısız olmama korkusu ile geçti. üniversite sınavında da doktor olamayacağım için mühendislik fakültesine girdim. okuduğum bölümü ve mesleğimi severek icra ediyorum ancak sözel konularda ve derslerde başarılı olduğum gerçeği hiç değişmedi.

çok kitap okurum, kısa öyküler yazarım, tarihe büyük merakım vardır. okuduğum şeyleri kolay kolay unutmam, takıntı derecesinde düzenlidir kütüphanem. felsefeye ilgi duyarım. aynı şeyleri mühendislik için söylemem abartı olur.

siz siz olun, bu kararı vermeden önce veya hala geri dönebilecek noktadayken, önce kendinizi tanıyın, sonra kimin ne diyeceğini de takmayın.

emmi mode detected. *

eşit ağırlık diyerek tartışmaya noktayı koyuyorum.

bir fark oluşturmak istemem. her telden öğrenmek lazım.

sevgi dolu bölümlerdir.

iyi bir sözelci olarak sayısalsız olmaz derim.

bu arada sözel derslerde de ezberden öte gerçek öğrenme gerçekleşebilir. sayısal derslerdeki formüller de ezberleniyor ve hayatta her zaman karşılığı yoksa, az test çözülüyorsa hemen unutuluyor öğrenilen formüller ki işiyle alakalı değilse aklında kim niye formül tutsun ki? sözelci veya sayısalcı olmak hangisini öncelikli ve önemli gördüğünüze göre değişiyor. ben sözelciyim ve sözel bir dersle ilgili bir şeyi sadece bir kere görsem dinlesem, okusam, görsem hemen aklıma giriyor ama ezberci değilim. cevapları verilen seçmeli derslerde her zaman düşük not aldım. demek ki sözelcilik eşittir ezbercilik değilmiş.

sayısal sayılarla
sözel sözlerle

alakalıdır...

sayısallar zeki, sözeller duygusaldır.

sayısal yapanlar genelde sözel de yapıyor .fakat bence sayısal çünkü sözel dersleri zaten herkes bilmeli ve ortalama genel kültür seviyesinde bir kişi sözel derslerin konusuna hâkimdir.

kafan hangisine basıyorsa.

sayısalı salt formüle indirgeyen yazarları gösteren başlık. formül araçtır arkadaşlar amaç oradaki bilimdir konudur.
eğitim sistemimiz sayısalı da sözeli de ezberleme mantığıyla öğrettiğinden doğal karşılıyorum. ama öğrenme, kavrama, mantığını alma ile edindiğiniz bilgiler sayısal/sözel farketmeksizin sizin oluyorlar.

sayısalcılar her şeyi kuralına uygun biçimde hesaplayan, mantığa uygun olarak sistemin işlemesini sağlayan teknik insanlardır. sözelciler hayali bir evren kuran, bir düşün peşinde bireylere yahut toplumlara yol göstermeye çabalayan biraz uçuk, gerçeklerden kopuk kişilerdir. sayısalcı çalışkanlık hayat felsefem derken sözelci tembellik de güzeldir diyen kişidir. burada ara bir renk olarak eşit ağırlıkçıyı görüyor ve bu iki canlı türüne yahut bakış açısına da ihtiyacımız var deyip bunları akıllıca yönetmeye çalışan kişidir. bir de bunların dilci versiyonu var olup bu tipler de herkesle ve dahi tüm dünya ile iletişim peşinde olan arkadaşlardır. hepsi birbirine bağlı olup bir karenin farklı farklı köşelerini oluşturarak bir şirkete, bir şehre, ülkeye hatta dünyaya güzellik katma peşindedir. kısacası hepiniz bir fidanın güller açan dalısınız.

iki sayıyı yanyana görünce elim ayağım titriyor.bu yüzden sayısalcılara saygı duyarım.

ben dibine kadar sözelci birisi olarak söylüyorum: sayısalcıların işi daha zor. misalen, ben ilerde tarihçi olmayı düşünüyorum. ancak ilerde ne kadar saygın bir konuma ulaşsam da, kendimi bir fizikçi ile eşit göremem. olmaz yani. onun işi daha zor çünkü gerçekten, kabul edelim bunu yani. o yüzden benden daha donanımlı olacaktır.

açık ara sayısal alır agalar. iyi bir sayısalcı büyük ölçüde sözeli de yapar. ama iyi bir sözelci sayısalı yapabilmek için kırk fırın ekmek yemelidir.

her sayısalcı sayısalcı da değildir ha, emek ister sayısal, emekten çok sevgi ister. bakmayın "sözelciler duygusaldır" diyenlere. tanıdığım en duygusal insanlar sayısalcıydı benim. eşit ağırlığa gelecek olursak üzgünüm ama benciller. biraz kaypak ve -linç yiyeceğimi bile bile- rüzgar nereden eserse orada olanlar var ya işte onlar tam olarak eşit ağırlıkçılar. *

sayısalcılar iç açıları bilir. sözelciler ise iç acıları.

bu iki gruptan sözelin bir parçasıyım. bence sayısalcılar sözel niteliği olan felsefe ve edebiyata ilgi göstermeliler. insan niteliğini biraz daha ortaya çıkarır. tabi ki tam tersi de geçerli bir sözelci temel matematik ve fen bilgisi hayatta işine yarar. bu iki grup birbirlerine destek verirse ikisinin de lehine olur ve farklı bakış açıları ile yeni şeyler keşfedilebilir.