sevildiğini bilmek

sevildiğini bilmek tehlikelidir. bazen insanı kör eder, şımartır. toy olanlar karşısındakini değersiz görür ve onun bu hissini hiç bitmeyecekmiş gibi kötüye kullanabilir. tabi birde bunu kötü kalpli olduğu için yapanlar da vardır ki onları allah ıslah etsin. bu hata toyluktan dolayı yapılıyorsa sonu kötü biter, sevgisini tükettiği insan çekip gidince şoka uğrar ama son pişmanlık çare değildir.
sevildiğini bilen olgun ve iyi insanlarsa bunun karşılığında daha bi fedakar daha bi anlayışlı olur. karşılıklı sevgi de varsa hayat hiç olmadığı kadar güzel olur.

umarım sadece bir ben, bundan hiçbir zaman emin olamıyor değilimdir

bilmekle emin olmak arasında dağlar kadar fark olduğundan ve bilsek de emin olamayacağımız için faydasız olduğunu düşündüğüm olay.

şüphe benim göbek adım.

bize bilmek yetmiyor, inanmak, hissetmek, emin olmak ve birçok şeyi de beraberinde istiyoruz.*

bu arada; hemen üstteki yazar arkadaşım, yalnız değilsin.

bilmek değil hissetmek dünyadaki en güzel duygu. birinin sizi her halinizle sevmesi. gülerken, ağlarken, hastayken size bakışının hep aynı olması.

karşındaki kişi sana 'seni seviyorum' dediğinde bilirsin. duymuşsundur çünkü. ancak bunu hissetmek ve bundan emin olmak bilmekten çok farklıdır.

sevildiğini bilmek diye bir şey yoktur. bu büyük bir yanılgıdır. bunu duygu olarak hissede bilirsiniz. biri sizin sevdiğiniz şeyleri yapar, söyler, destekler buna sizi sevdiği algısı verir. çoğu sahte davranış burdan gelir. birinin sevdiği şeylere ilgili davranarak onu sevdiğini göstermek zor değildir. bu yüzden sevildiğini hissetmek ve bilmek arasındaki inceliği bilmek gerekir. hepimiz bu duyguyla yaşarız ama eminliğinde olamayız. bu da bir yaşamsal döndü işte. yarın o sevgilerin uçmayacağı meçhul. duygular diriyken onları besleyerek saygı ile sevgi ile yaşar gideriz. aksi bir eminlik yoktur. tek bir eminlik vardır.
insan ancak sevip sevmediğini bilir. yani kendi duyguna hakim olabilirsin, başkasının duygusuna değil.

benim beceremediğim eylem. bunu becerebilen insan garip insandır. nasıl böyle yapar hiç anlamıyorum. bende doğuştan bu özellikler yüklü gelmemiş. standart donanımımda yok

düşün şimdi benimle birlikte sevgili okur. biriyle yeni tanışıyorsun, çok hoş konuşuyor, bilgili, kültürlü, çevresindeki insanlara kendini dinlettirebiliyor. tam bir alfa. tamam, tam alfa olmasa da biraz alfa.

ya da uzun zamandır aynı ortamdasın ve hoşlanıyorsun. seni fark etsin diye türlü gariplikler yapıyorsun. nasıl gariplikler, ne bileyim, mesela sevdiği çikolatadan 2 tane alıp "aa 2 tane almıştım, ben de çok severim, ister misin" deyip birini uzatmak mesela. ya da sırf karşılaşmak için çişin yokken tuvalete gitmek, maksat tuvalet sırasında beraber zaman geçirmek.

ya da mesela aynı yerde oturuyorsunuzdur, ya da aynı sınıftasınızdır, ya da aynı departmandasınızdır. sırf onunla birlikte biraz daha fazla zaman geçirmek için yolunu uzatıp, eve daha uzun yoldan gidersin. aynı sınıftasındır, sürekli dibinde bitiverirsin. aynı sırada oturursun, ya da yakın oturursun mesela. aynı departmanda çalışıyorsundur, öğle yemeğine birlikte gidersin çoğu zaman.

ya da aynı sözlükte yazıyorsunuzdur mesela. yazdıklarından gözüne kestirirsin, biraz stalklarsın, "hmm zeki biri gibi, yazdıkları güzel. etkilendim" dersin, aynı başlıklara yazarsın mesela. ya da yazdığı entryden bir bahaneyle mesaj atarsın. ya da zirvede tanışırsın, hatta sırf onun için zirveye gidersin belki.

örnekler zibilyon kere çoğaltılır. önemli olan örnekler değil zaten, burada sözünü ettiğimiz "sevildiğini anlamayan insan". ben anlamıyorum lan. siz nasıl anlayıp da kendinizden hoşlanan insanı fark ediyorsunuz. yok mu bunun bir işareti, uluslararası göstergesi, yolu yordamı falan.

hayır tam olarak şu vaziyetteyim çünkü

yıllardır saldığım eylem. kazı kazan gibi eylemdir. 10 bildiğin boş çıkar 1 tanesi tutar. sen kendini sev ey kafa sözlük yazarı gerisi cidden kof! sensiz yaşayamam diyenlerin üç güne başkasının koynunda uyandığı çağ bu çağ! tamam tamam klişe kustunuz da lanet olasıca gerçekler bile klişe ben napam be dostlar!(bkz: swh)

ağır sorumluluktur. uçurtmayı uçurmak gibidir sevilmek. bir anlık dalgınlıkla tellere dolayabilirsin seni seveni. o yüzden sevildiğini bil ve mümkünse karşılığını ver.

ımkansız olarak gördüğümdur ne kadar sevdiğini söylese veya öyle hissetsen bile insan tam olarak emin olamaz sevildiğinden

anne babanız sizi dönüşümlü mü seviyor? evlat olsan sevilmez biri misin? eğer öyleyse seni seviyorum diyen kişi seni seviyordur. iki dakikada nasıl çözdüm mevzuyu ama? *

muazzam bir itici güç en azından benim için.
tam kendini bırakacak gibi oluyorsun aklına seni her halinle sevenler geliyor bu sevgiye layık olmalıyım kalk ulan ayağa diyor tekrar düşe kalka yoluma devam ediyorum.
beni sevenler belki ben sizin kadar gösteremiyorum ama bilin ki ben sizleri kendimden bile çok seviyorum.
son nefesime kadar da bu gerçek değişmeyecek.

çok güzel bir his olmalı. keşke bende bilebilseydim.

en azından bir kere sevildiğimi hissetseydim, değer görseydim yaşadıklarımı atlatmam bu kadar zor olmazdı. bunu sevgili özelinde almayın, arkadaşlarım tarafından da hiç hissetmedim bunu o yüzden 3 arkadaşım var sadece. mesela çok imreniyorum zor günlerinde arkadaşları/sevgilileri daima, her an yanında olan insanlara. ama bu yalnızlığa ve sevgiyi hissetmemeye de alıştım. "olur mu hiç? sevmişlerdir seni de." diyecek olanlar için; ne yaşadığımı ben biliyorum ve bunu hissetmeyen ben iken yorum yapmayın lütfen. çünkü insan dağ olamıyor çoğu zaman. tekrar hatırlatmanızı istemem..

hayatımda bi kere bile güzelinden hissedemediğim şey.

bildiğin zaman güzel olur evet ama hissetmek insanı çok daha iyi hissettirir. sevgili yazar dostlarım hayat çok kısa sevdiklerinize sevdiğinizi hissettirin.

sevildiğini bilmek güzeldirde seni seven kişiye hep kibar olmak zorunda kalırsın farklı bir sorumluluk

güvenildiğini bilmek kadar olmasa da çok güzel bir his gerçekten.

insanlar olarak sevilmek, güvenilmek ve takdir edilmek isteriz. gerçek mutluluk satın aldığımız şeylerde değil, insan iletişimindedir. elbette zaman zaman yalnız kalmayı tercih etsek de şahsi fikrim bunun uzun bir süre devam etmesi durumunda gerçekten kötü ve boş hissedeceğimiz yönünde.

bir gün hissedebilmek dileğiyle

en güzel duygudur.
tarifi de yoktur.*