sevmek vs sevilmek

sevdiğin tarafından sevilmek. muhtemelen en iyisi.

sevilmeyi tercih ederim.

sevip de ebesinin nikahını görenler bir müddet sonra sadece sevilmek isterler

hangi durumda sevişiyorum? o önemli.

madem saat 3'ü geçti leş gibi edebiyat yapayım size dedirtir. üzerinden yıllar geçtiğinde en çok sevdiğinizi değil sizi en çok seveni ararsınız. tecrübeyle sabittir.

artık kimsenin umursamadığı duygu yoğunluğu.

sevildiğimden hiçbir zaman emin olamam sanıyordum onunla tanışana kadar. sevdiğinden emin olursun da sevildiğinden belki. zor bir ikilem.

her türlü iliskide olduğu gibi tum duyguların dengede olması.

her başlığı düzelten yönetimin düzenlemediği gudubet kıyaslama. film ismini orijinaline sadık kalarak ingilizce yazarsın düzeltirler ama sevmek mi sevilmek mi yazmak yerine, mmorpg oynuyormuşsun gibi araya vs yazılmasına laf etmezler. başlığın uzun hali sevmek vesaire sevilmek mi acep?

vs

bu şarkı açıklıyor her şeyi.






yalnız ne şarkı he. hiç arabesk marabesk dinlemeyen ben bile seviyorum.

devir sevip sevilme devri değil.

eli yüzü düzgün birisi tarafından sevilmek.*

sevmek ve sevilmek bu iki cümle içinde aslında bütün hayatımız ama o kadar basitleştirilmiş ki yazık

sevmek tabiiki.
sevin, sevilme kaygısı olmadan,
hatta öyle sevin ki,
sevmeyi beceremeyen utansın,
bir gün anlar, ama iş işten geçmiş olur.
o gün de siz tebessüm edersiniz.
ya işte, seni sevmiştim,
ama işte şimdi bitti.
çünkü her şey biter.
sen, sonsuza kadar seni severim mi sandın,
öyle olmuyor canım.
hatta bu duruma uyan bir şarkı koyayım
*
üzgünüm vuramadım yüzüne yüzüne
open.spotify.com/track/7nPl...

sevilmek veya sevildiğini sanmak.

sevmek acı verir dostlar hiç yoktan yıpratırsınız kendinizi. siz yıpranacağınıza sizi seven yıpransın.

sevildiginizi bilmek (yalan da olsa) iyi hissettirir o an için.

sevilmek yani onu hissetmek sevmek için bir bahanedir. birini seversen sevildiğini de görmek istersin eğer sevilirsen minnet diyede sevgi verebilirsin .

ikiside mazide kalmış artık ne hissediyorum ne anlayabiliyorum

aynı anda aynı kişiye ve karşılıklıysa tadından yenmez. zaten sevgiliyi ya da sevgiyi neden yiyeyim. he derse bana gel yemek yiyelim büyük bir zevkle giderim çünkü yemek yemek dünyadaki ikinci en güzel şey.
böyle işte. biraz uykum var. şimdi sevilen ve seven kişi beraber olsa, sarılır uyurlar mesela ama değiller işte.
ama uyumak dünyadaki en güzel üçüncü şey.
akşam için bira alsam mı acaba? aslında sevilen ve seven kişi beraber olsa içerlerdi mesela. ilk buluşmada 8 bira içen kadın kadar içerler beraber.
ama işte hep olmuyor öyle buluşmalar.
ama içmek dünyanın en güzel dördüncü şeyi.

sevmek emek ve sabır gerektirir. insanın içini kıpır kıpır yapar. karşılığı alınırsa mükemmeldir. sevmenin fazlası karaktersizi şımartır, hak edene ise aşkın bir ödülüdür.

sevilmek güzeldir, insana özel olduğunu hissettirir. durum ne olursa olsun sizi seveni üzmemek gibi bir sorumluluğu vardır sevilmenin. fazlası sevilen kişinin bünyesinde ego tatmini yapar. her karakter kaldıramaz.

genellikle gençliğin ilk zamanları severiz. düşünmeden yarınlar yokmuş gibi severiz. aşk hayatımızın hatalar zinciri oluşur, travmalar ve kalp kırıklıkları zincirin pası olur. yaş ilerledikçe üşengeçlik başlar. travmaların etkisiyle sevmek ve sevilmek yer değiştirir. önce sevilmek sonra sevmek daha mantıklı gelir. sevilmek kapar ilk önceliği ama ikisininde varacağı sonuç aynıdır. sonuçta insan sevdiği tarafından sevilmek ister.

sevmek ve sevilmek iç içedir. biri olmazsa diğerinin bir anlamı kalmaz. aynı amaca hizmet ederler ve bu yüzden bu vs'nin bir galibi olmaz. soyut kavramlar, somut halde ortaya konduğu zaman anlam kazanır. ancak o zaman karşılaştırma yapılabilir. sevmek ve sevilmeye güzel anlamlar yüklemek lazım. sevin, sevilin, üzülün, hayal kırıklığı yaşayın ama bu ikisini birbirinden ayırmamaya çalışın. sevmek ya da sevilmek olarak ayrıldığı zaman her şey birbirine karışıyor.