singapur'da yaşamak

artık piyasa da olmayan ama ilk izlediğim gezi programı sonrası içimde hayalini kurduğum şey.
bunu yapabilenler aydınlatsa hiç de fena olmaz hani.

sözlük yazarlarından deneyimleyenin olmadığını düşündüğüm eylem. bu ülkede sakız çiğnemenin yasak olduğunu öğrendiğimden beri yaşamak istemişimdir. cakk cakk otobüste sakız çiğneyen teyzelerle karşılaşmayacaksınız düşünsenize. harika olay.

bir hafta kadar kalmis oldugum ufak bir ada ulkesi. ucakta verilen ikazlara gore ustteki yazarin dedigi gibi sokakta ( ulkede degil) sakiz cignemek ve sigara icmek yasak, 1000 singapur dolari gibi bir ceza verilmektedir.

gezmek istediğim ülkelerden biridir ama yaşamak istemem herhalde.

sadece parkta otururken bile terler akıtan nemli bir ülkedir. yemyeşil, çok temizdir. bazen bir yağmur yağar, sanırsınız gök delindi ama biraz sonra birşey kalmaz ve ortalığı bizim burası gibi sel götürmez. nüfusun çoğu çinli sonra malay, hintli ve tayland, endonezya... gibi ülkelerden gelen işçilerdir. kilise, cami, hindu ibadet evleri yanyana görülür. bol para ile gidin, pahalıdır.

singapur monako gibi bir şehir devletidir. şehir devletlerinin pahalı olmak gibi bir huyu vardır. zor iş azizim yozgat'ı geçtiğinde harcarlar adamı.

singapur, uzak doğuda sefer yapan ticaret gemileri için önemli ikmal ve personel değişim noktalarından biri olduğu için iş gereği bulunduğum bir ülkedir. merlion parkı gibi gezilesi çok yer vardır ama bana sorarsanız sadece gezilecek bir ülkedir.yere çöp atmanın ciddi bir yaptırımı olduğu için yerde tek bir çöpe bile rastlayamazsınız. pahalılığından dolayı yaşanması son derece zor bir ülkedir. hatta pahalılığıyla ilgili şöyle bir anımı anlatabilirim.
singapur'da kontrat sürem dolduğu için kontrat süresi dolan diğer personellerle gemiden ayrıldık. uçağın kalkmasına daha 5-6 saat olduğu için biraz dolaşalım dedik. bir hediyelik eşya dükkanına girdim. klasik hediyelik eşya dükkanı. buzdolabı magnetleri, anahtarlıklar, biblolar falan var. bir tane domuz biblosunu gözüme kestirdim. elime alıp incelemeye başladım. böyle altın sarısı, biraz büyükçe bir biblo. sonra merak edip fiyatına baktım. 35 bin singapur doları. bu arada dolar ile singapur doları arasında çok fazla bir fark yok. yanlışlıkla bibloyu düşürüp kırsam hayatım kaymıştı. gemiden 7 ay boyunca kazandığım parayı versem yine yetmiyordu. neyseki başına birşey gelmeden yerine koydum hemen.

geniş yollara, binalar arası geçişlere, gördüğüm en enteresan ağaçlara ve ağaç köklerine sahip güneydoğu asya da yer alan bir ada ülkesidir.sanırım 64 adası vardır.

yasaklar ülkesidir evet ama bir kırgızistan kadar sert degıldır. mesela çizgilerle belirtilen alanlarda sigara içebilirsiniz ki ben yerde izmart yıgını gördüğüm her yerde durup içtim. turistlere daha esnek davranıyorlar sanırım. sigara çok pahalı oldugundan (25 dolar) halk içmeyi tercih etmemektedir. metroda durian yemek yasaktır zira tadı soyuldugunda güzel ve ferahlatıcı olsa da kabuklu hali gerçekten ölü gibi kokar ve rafatsız edıcıdır. sakız mevzusuna gelınce; yere sakız atılmasının önüne geçmeye yöneliktir.

yemek çok ucuz, çok çeşitli ve tertemizdir. yerel tatlara ilaveten asya ülkelerinin tamamından yemek bulabilirsiniz. sokaklar yollar temizdir. binalar bitkilerle bütündür. dünyadaki dikey bahçe apartmanlarına örnektirler. hayranlıktan boynunuz tutulmasın aman dikkat edin. yolların en darı 6 şeritti sayabıldıgım. ne korna ne sıkısıklık muazzam bir nizam örneği ile olayı çözdüklerini söylesem yerıdır.

ticaret yollarının üzerinde olduklarından zengin bir ülkedir ve yaşamak pahalıdır. ama aklınıza gelebilecek her türlü aktivite, adını duydugunuz tum buyuk fırmalar ve dünya markası ürünler bu ülkede mevcuttur. yine canlı sergileri, sanatla bir olmanızı sağlayan teknoloji müzeleri, uzay müzeleri vardır. şehrin heryerinde açık hava sanat galerisi gezıyor hissi verir ama doğa ile de iç içedir. merkezdeki devasa lotus çiçeği havuzları ile bu denli yüksek estetik değerlere sahip binaların bir arada olması sizi kendine hayran bırakır.

tabi ulaşım her yere metro agı ile baglıdır. metro çocuklara tamamen ücretsizdir. ringleri mevcuttur ve bır ağdan diğerine yıne ucretsız gecebılmektesınızdır. ülkenın tamamı cctv ler ıle 7/24 izlenir. yanı cok guvenlıdır. gecehayatı zengındır. gunduzun bunaltıcı olabılen havasından dolayı gecenın bır vaktı bıle canlılıgını korur.

singapurda unıversal studyolarına ayrı bır ada ayırmıstır. daha gırmeden hayran kalacagınızı garantı ederım. adanın bir kısmı tamamen aquapark ve havuzlara, bir bölümğ hayvanat bahcelerıne ve akvaryumlara kalanı da tabıkı unıversal studyolarına ayrılmıstır. gırıste vıp bılet satılır. bunlardan almazsanız her binmek ıstedıgınız aletın onunde yarım saaatten fazla beklemenız kacınılmaz olacaktır. yınede kapanmasına yakın nıspeten sakınlesır ve en cok bınmek ısteyecegınız seylerı sona saklamanızı tavsıye ederım. bu arada parkı bır gunde bıtırmenızın ımkanı yok ama adamlar bunu bıldıklerı ıcın tek gırıslık ve cok gırıslık bılet ımkanı da sunarlar. bızım parkı bıtırmemız 4 gunumuzu aldı.

ıklım olarak elbette 2 mevsımı vardır. yağıslı sezon ve yagıslı olmayan sezon. birden bastıran yagmur 20 dk sonra gunes acınca hiç yağmamış gibi kurumanıza vesıle olur aslında cok da ferahlatıcıdır ben sevdım şahsen. aralık- hazıran arası gıdıyorsanız çantanıza bır ince yagmurluk iliştirin derim. oradan da alabılırsınız elbette.

genel olarak kesınlıkle yaşanılacak yerdır. turist olarak da gitseniz cok rahat edersınız. hırsızlık, dolandırıcılık, taksımetrenın abartılması gıbı nahoş şeyler ülkenın katı hukuk kuralları sebebi ile inkansızdır. ben gece yarıları acıktıgımda tek basıma inip rahatlıkla bırseyler yemek için takılabılıyordum. öyle çoğu ülke gibi, kenar mahallesi yoksul vs halkı bulunmamaktadır. arap emırlıklerı gibi düşünün ama bunlarda islamın yobazlıgını cıkartın. her mılletten insanı barındırıp bu denli uyumu yakalamıs olması bile benım ıcın kıymetlıdır.

çok hoş bir yerdir,

kötü tarafları ;

1-) pahalıdır, burada kazanıp orada yaşayamazsın, basit işleri de hintliler çok ucuza yapar,
orada yaşamak için iyi bir işinin olması şarttır.

2-) halkı takıntı derecesinde kurallara uyar ve temizdir,
kanunları delersem büyük adam olurum, kaldırıma s*çarsam dünyadan intikamımı alırım
kafasında yaşamaz. bizim asla idrak edemeyeceğimiz bir kafada yaşarlar, kurallara uymak zorundayım
ve kimse de kafama bir polis dikmek zorunda değil, ortalığı pisletmemem lazım illa tepeme bir bekçi lazım değil
kafasında yaşar ki, pek çoğumuz için anlaşılabilir şeyler değildir bunlar. doğal olarak.

3-) sokak da hayvan bakacam, kediler köpekler asfaltlarda başıboş dolaşacak diye tutturan
çatlaklar hiç yoktur, ısrar edeni de kırmızı araba gelip alır. ama çoğu evinde kedi köpek bakar.

4-) yobazlık mobazlık yasaktır, vay benim dinime kufrettileeee, var benim imanıma sövdüleeeee,
vay beni aşşaladılaaaa diye cızıklık yapanı öttürürler aslında direk deport ederler
ve pek çok din inanç vs vd de bir arada hiç kavgasız dövüşsüz yaşar, yobaz arkadaşlar sizin için üzgünüm
ama en başta devletleri o işlere karşı ve direk g*tünüzü keser. nefes aldırmaz.

5-) (bence en fenası) bazen inanılmaz sıcak olur, öyle böyle değil, acımasız kavurur.
adana sıcağı halt etmiş öyle birşey.

6-) kiralar, benzin ve arabalar çok pahalıdır. devlet ortada fazla araba dolaşmasını istemez,
motor hiç yok gibidir ama toplu taşıması mükemmeldir. bu tip şeyleri burasıyla mukayese etmeyin.

olum eğer oraya giderseniz, kimseye rüşvet falan teklif etmeyin,
olmayacak şeyleri de talep etmeyin, polisleri çok sert arkadaşlardır
hapisaneden senelerce gökteki yıldızları sayarsınız.

iyi tarafları ;

1-) çok temizdir

2-) çok düzenlidir

3-) insanları yardımseverdir

4-) pahalı olsa da yiyecek içecek, alış veriş sınırsızdır.
tarım olmadığı için herşey ithal ama bol ve en kalitedir.

5-) elektronik genel de (ve bizim için) ucuz değildir, sultan mustafa center denen yer hintlilerin istila ettiği bir yerdir, dandik taklit maklit mal çakmaları da muhtemeldir, vakit harcanmasını tavsiye etmem ama yeni çıkan teknolojileri görmek için gidilebilir vs ama fiyatlar cacıktır.

güzel yerdir severiz.
eğer bir mesleğin varsa, hiç durma.

ya şimdi tabi herkesin hiç gerçekleşmeyecek hayali kendine olduğundan. maksatta biraz sallamaktan geçiyorken.. hemen yazalım.

çok süper yer.

çok süper dediğimiz yeri netflix'te görüyoruz hadi youtube. bu yani.

hayal satmak böyle bir şey işte. kimse singapurun dağ eteğinde böcek hüpleten yamyamları göstermez çok güzel yaşam kültürü diye. gerçi göstereni de var. ama görmek istediğimiz bunlar değil baştaki doğayla iç içe bungadov yapının verandasında şelaleye manzarasına karşı vodka içiyor oluyoruz çünkü.

bana göre singapur değil mesela, jeju adası. allahın kore'sinde bir yerlerde. hayalim bu. geçen sevişmeden tam olarak 5 saat önce taksim'de bir kadınla içerken anlatıyordum bu konuyu.

hayalim 'jeju' birgün mutlaka oradayım... üç nokta mühim.

ee tabi karşımızdaki de nerden bilsin jeju'yu, doğal olarak hooop 'cool adam'

vereceksem bile cool adama vereyim derler hep, yerim onları. ısırırırım şapşikler.

nick değiştirdikten sonra hayalim olan şeydir.*

nezih 1 ortama sahip. fakat ben suudi arabistan'i tercih ederim

istemezdim.
aga neden bana türkiye ya da singapur sunuluyor?
yok mu hollanda mollanda anasını.

evet,pahalılıdır nedeni ise malların hemen hemen tamamı dışarıdan gelir.singapur bir hub ekonomisidir,lojistik hubdır,teknolojik hubdır,singapur bir hong kong asla degildir,singapurda tekstil,agır sanayii,metalurji,aklınıza gelecek çok sayıda sanayii yoktur,sokaklarda binlerce bisiklet gezer,sadece birkaç pasajda tamir edilir.ancak yabancı uluslararası bir firmada çalışır iseniz belki asya merkezleri büyük bir olasılıkla singapurdur,yaşayabilirsiniz.abd ya da almanyaya giden bir mavi yakalı örnegi burada olmaz olamaz.türk mavi yakalıların yerleşebilecegi bir yer degil.bir sanatınız varsa bile iş bulmanız çok zor olur,bulsanız bile oldugu gibi kiraya gider.iklimine alışmak da cabası.

son singapur vapuru ile gidecektik. kaçtı o fırsat dayıoğlu...

seriat devleti degilmiydi la singapur. seriat devletinde yasamaktir herhalde.

kranji'deki o büyülü atmosferi yaşamaktır.