şoför olarak yol verdiğiniz yayanın salına salına yürümesi

yasal düzlemde geçiş hakkının yayada olduğu bir konumda salına salına yürümesinde yine yasal olarak bir engel olmayan, ancak bencilce davranan yayadır.

bir davranışın ayıp olması, illa illegal olmakla paralel olacak diye bir kaide yok. sağduyu gereği geçiş hakkı tanımış araç sürücüsünün, kaybedeceği zamanı minimize etmek gerekir.

şahsen yayalara her fırsatta yol veririm, korna çalanlara da el kol yaparım, hafif dengesizlik var. ama böyle salına salına yürüyen yayaya genelde pek kızmam.

ben şu an geçiyorum diye araç beni bekliyor, yavaş yavaş geçerek onun da zamanından eksiltiyorum diye düşünmek, bazıları için beyninin sınırlarını aşan kompleks bir işlem.
bu kişileri kafada çocuk olarak nitelendirmek lazım. böyle bakınca her şey kolaylaşıyor.

zaten hele istanbul gibi yerde yaya koşarak da geçse, sen yayaya yol vermesen de bir miktar gidip bir noktada trafiğe takılıyorsun. total zamana etkisi gözardı edilebilir boyutta.

var böyle insanlar. bazıları ise "keşke o an ışınlanma icat olsa da beni karşı tarafa atsa" diye düşünür.

"motokuryeler çok centilmen; geçen gün kaldırımda bana yol verdiler."

- tuna kiremitçi

yaya her zaman önceliklidir.

yanından geçerken enseye bir tane patlatmak geliyor böylelerine.insana yol verdiğine pişman ettirirler.

bunu anlamıyorum. acelen varsa zaten vermek zorunda değilsin, yol verdiysen de 2 saniye daha beklemek zül gelmemeli insana.

zaten yaya geçidinde zar zor duruyorsunuz bir de üstüne laf etmeyin, araban var zaten her türlü hızlı gideceksin.
yaya geçidi=yayanın önceliği

300-500 bin nüfuslu avrupa kentlerinden birilerini birkaç kere ziyaret etmiştir, ortalığı gözlemlediğinde "yav ben bunları istanbul'da da yapmalyım, o kadar yol köprü yapıp geliştik, biz de siha ve togg üretiyoruz demek artık avrupalıyız" diye düşünmüştür herhalde.

avrupa'da moskova'yı saymazsan istanbul kadar çok kalabalık metropoller yok. en kalabalığı olan ve sürekli müslüman-afrikalı göçmen alan ve islamcı belediye başkanı tarafından yönetilen londra'nın geldiği nokta da ortada.

sen isviçre, avusturya, hollanda'da nüfusu fazla olmayan bir yerde bulunmuş olabilirsin ki güzel bir şey. ama nüfusu 20 milyona yaklaşmış istanbul'da aynısını yapmaya kalkarsan cesedinin kimliğini tespit edebilmek için dna testi yapmak zorunda kalabilirler. 30-40 tonluk tırların altında kalmak iyi bir şey değil çünkü.

şu başlığı bir gavur asla anlayamaz. hayır, anadiline çevirseniz de anlamaz. neden biliyor musunuz? yayaya yol vermeyi lütuf olarak gören bir de üstüne şikayet eden kafa, bambaşka bir kafa da ondan.

naapsın yaya, arkasına motor mu taksın.

basligi acan kisinin ne demek istedigini anlamak, oncelikle insan olmayi gerektirdigi icin, pek cok varlik tarafindan kavranamayacak durum.

olmayan durumdur. yaya olarak geçiş üstünlüğünü kullanması sizin şişik egolarınıza dokunuyordur. medenileşemeyen zihniyetinizi teşhir etme başlığı gibi olmuş burası.

ciddiyetsizliktir, aymazlıktır.