sözlük yazarlarının yeni milenyuma giriş anıları
başlık "archie bunker" tarafından 25.10.2025 10:14 tarihinde açılmıştır.
1.
2000 senesine girilirken istanbul'un anadolu yakasında, kenar sayılabilecek bir mahallede, yalnız yaşıyordum. yılbaşına giriş ramazan ayına denk geldi diye hatırlıyorum. arapperest saat uygulamasına geçilmediği için, iftarı erkenden kim bilir ne yiyerek yaptıktan sonra, o vakitler metrobüs olmadığı için dolmuşla önce kadıköy'e, ardından eminönü'ye vapurla geçmiştim. yapmayı o zamanlar çok sevdiğim divan yolu üzerinden beyazıt'a yürüyerek uzanmış ve sultanahmet kitap fuarı'nın cafcaflı ortamına dalmıştım.
islamcılıktan istifa edeli epey olduğu için hala devam edip etmediğini bilmediğim, dini yayınlar fuarı camiinin avlusunda yapılırdı. ben de epey bir gezinip amaçsızca kitaplara baktım. o zamanlar merakımı cezbetmeye başlayan tasavvufa dair birkaç menkıbevi eser almış olabilirim. bir köşede dilenir gibi yazdığı kitapları insanlara uzatarak satan bir amca vardı. yine burnundan kıl aldırmayan elemanların durduğu o zamanların muhterem fethullah gülen hocaefendi'sine ait yayınevlerinin standlarında oyalanıp, yayınlanan videolarda f.g'nin böğürerek ağladığı komik bir enstantane yakalar mıyım diye bekledim ama galiba o kısımları sansürlüyorlardı. etrafında sararmış ve keskin köpek dişleriyle mizah dergisinden fırlamış tiplerin bulunduğu kadir mısıroğlu her zaman olduğu gibi bağıra çağıra 1. cumhurbaşkanına saydırıyordu. yatsı ve teraviyi pas geçip biraz daha takıldıktan sonra eve döndüm.
o zamanın tek eğlencesi olan televizyonda kanal 7'de ahmet hakan'ın sunduğu iskele sancak programı yılbaşına özel bir yayın yaparak, yeni bin yılın dünyaya neler getireceğine dair bir ufuk turu yapıyordu. katılımcılardan bir tanesi toprağı bol olsun kürşat bumin idi. sonra kral tv'ye baktım. yüzü çirkin ama vücudu tam beni azdıran yeşim diye bir vj vardı. meğerse milenyum özel programı yapmışlar. arda kural leonardo di caprio'ya kendisinden daha çok benzeyen haliyle kızların yavşamalarına maruz kalıyordu. vj kızın kıyafeti tam 31 patlatmalıktı ama yayın bitmişti. ulan keşke erken eve dönseydim bir milenyum şampanyası patlatırdım demiş olabilirim. belki de patlattım hatırlamıyorum.
o zamanlar, herkesin şimdilerde yeni yeni uyandığı bir gerçeğe çok önceden uyanmıştım. hiç kimsenin hiç kimsesiydim.
islamcılıktan istifa edeli epey olduğu için hala devam edip etmediğini bilmediğim, dini yayınlar fuarı camiinin avlusunda yapılırdı. ben de epey bir gezinip amaçsızca kitaplara baktım. o zamanlar merakımı cezbetmeye başlayan tasavvufa dair birkaç menkıbevi eser almış olabilirim. bir köşede dilenir gibi yazdığı kitapları insanlara uzatarak satan bir amca vardı. yine burnundan kıl aldırmayan elemanların durduğu o zamanların muhterem fethullah gülen hocaefendi'sine ait yayınevlerinin standlarında oyalanıp, yayınlanan videolarda f.g'nin böğürerek ağladığı komik bir enstantane yakalar mıyım diye bekledim ama galiba o kısımları sansürlüyorlardı. etrafında sararmış ve keskin köpek dişleriyle mizah dergisinden fırlamış tiplerin bulunduğu kadir mısıroğlu her zaman olduğu gibi bağıra çağıra 1. cumhurbaşkanına saydırıyordu. yatsı ve teraviyi pas geçip biraz daha takıldıktan sonra eve döndüm.
o zamanın tek eğlencesi olan televizyonda kanal 7'de ahmet hakan'ın sunduğu iskele sancak programı yılbaşına özel bir yayın yaparak, yeni bin yılın dünyaya neler getireceğine dair bir ufuk turu yapıyordu. katılımcılardan bir tanesi toprağı bol olsun kürşat bumin idi. sonra kral tv'ye baktım. yüzü çirkin ama vücudu tam beni azdıran yeşim diye bir vj vardı. meğerse milenyum özel programı yapmışlar. arda kural leonardo di caprio'ya kendisinden daha çok benzeyen haliyle kızların yavşamalarına maruz kalıyordu. vj kızın kıyafeti tam 31 patlatmalıktı ama yayın bitmişti. ulan keşke erken eve dönseydim bir milenyum şampanyası patlatırdım demiş olabilirim. belki de patlattım hatırlamıyorum.
o zamanlar, herkesin şimdilerde yeni yeni uyandığı bir gerçeğe çok önceden uyanmıştım. hiç kimsenin hiç kimsesiydim.
devamını gör...
2.
gram hatırlamıyorum yemin ederim. abi ne hafızaya varmış sende ya.
olmayan anilardir. düzeltiyorum; kayda değer olmayan anilardir. bir yerlerde iki bira icmisimdir ama.
olmayan anilardir. düzeltiyorum; kayda değer olmayan anilardir. bir yerlerde iki bira icmisimdir ama.
devamını gör...
3.
ben geri sayımı kaçırmıştım giremedim. kaldım 90 larda.
devamını gör...
4.
yeni milenyuma 2001 ocak ayında girilmiştir bu arada. 1999'dan 2000'e geçiş, 2000'li yıllara giriş olsa da yeni milenyum 2001'de başladı.
benim 3. milenyuma girişim korkunçtu. ciddi bir ölüm veya en azından alkol koması tehlikesi atlattığımı düşünüyorum o gece. abimin yakın bir arkadaşı ve benim de bir arkadaşım olan birinin ankara - konutkent'teki evindeydik. hayatımda ilk kez tekila içecektim. standart shot bardaklarından yoktu evde. biraz büyük bardaklarla shot'lara başladık. işte limona tuz dökme, yalama ve fondipler filan... bu arada büyük 2 şişeye yakın tekilamız vardı. ben olayı abarttım ve üst üste büyük shot'lar içmekteydim. bir yandan da "bu muymuş ya tekila? hani çok güçlü bir içkiydi?.." falan diyorum. neyse... böyle hayvan gibi içtim cidden ve bir tuvalete gideyim artık diye ayağa kalkmamla birlikte yere yapışmam bir oldu. geometrik algım bozuldu. bayağı duvarları yamuk falan görüyorum. sürüne sürüne koridora kadar gittim ve orada da ayağa kalkmaya çalıştım. duvarlara tutuna tutuna gidiyorum ama bir yandan da tam kalkamıyorum hiçbir şekilde ve yere kapaklanıp duruyorum. ev büyüktü ve koridor uzundu. böyle işte cidden anormal çarptı alkol. sonunda tuvalete ulaşabildim ve bolca kustum. sonra en yakındaki odaya attım kendimi ve yatağa yığıldım. sabaha kadar kafamı yataktan aşağı çevire çevire kustum. cidden böyle bir çarpılma yok. yani ölmediğime dua ediyorum. kafam sanki 2 ton idi ve ben de hiçbir şekilde düzelemiyordum.
neyse, o geceyi atlattım ama sabahın köründe ev sahibi arkadaşın anne-babası sürpriz ziyarete geldi. yani bir de rezil oldum, her yer kusmuk falan...
gönül isterdi ki milenyuma daha iyi girebileyim. *
benim 3. milenyuma girişim korkunçtu. ciddi bir ölüm veya en azından alkol koması tehlikesi atlattığımı düşünüyorum o gece. abimin yakın bir arkadaşı ve benim de bir arkadaşım olan birinin ankara - konutkent'teki evindeydik. hayatımda ilk kez tekila içecektim. standart shot bardaklarından yoktu evde. biraz büyük bardaklarla shot'lara başladık. işte limona tuz dökme, yalama ve fondipler filan... bu arada büyük 2 şişeye yakın tekilamız vardı. ben olayı abarttım ve üst üste büyük shot'lar içmekteydim. bir yandan da "bu muymuş ya tekila? hani çok güçlü bir içkiydi?.." falan diyorum. neyse... böyle hayvan gibi içtim cidden ve bir tuvalete gideyim artık diye ayağa kalkmamla birlikte yere yapışmam bir oldu. geometrik algım bozuldu. bayağı duvarları yamuk falan görüyorum. sürüne sürüne koridora kadar gittim ve orada da ayağa kalkmaya çalıştım. duvarlara tutuna tutuna gidiyorum ama bir yandan da tam kalkamıyorum hiçbir şekilde ve yere kapaklanıp duruyorum. ev büyüktü ve koridor uzundu. böyle işte cidden anormal çarptı alkol. sonunda tuvalete ulaşabildim ve bolca kustum. sonra en yakındaki odaya attım kendimi ve yatağa yığıldım. sabaha kadar kafamı yataktan aşağı çevire çevire kustum. cidden böyle bir çarpılma yok. yani ölmediğime dua ediyorum. kafam sanki 2 ton idi ve ben de hiçbir şekilde düzelemiyordum.
neyse, o geceyi atlattım ama sabahın köründe ev sahibi arkadaşın anne-babası sürpriz ziyarete geldi. yani bir de rezil oldum, her yer kusmuk falan...
gönül isterdi ki milenyuma daha iyi girebileyim. *
devamını gör...