sözlük yazarlarının komik fakirlik anıları
başlık "aferinsanamühendiskız" tarafından 06.08.2021 10:23 tarihinde açılmıştır.
1.
üniversite yıllarında izmir-manisa yolunda 3 kişi otostop yapıyorduk. bir tane araç durdu ve eğer 10 lira verirseniz üçünüzü manisaya bırakırım dedi. kabul etmedik adam bastı gitti. hangimiz daha fakir bilemedim.
devamını gör...
2.
artık üni bitti evi dağıttık tabi. paragöz, 2 apartman sahibi(alt katta 3 dükkan bir tanesi şok market), almanya'dan emekli ev sahibemize evden ayrılırken 20 tl borcumuz kaldı. tabi biz ödeyemedik daha doğrusu fırsatımız yoktu. pedagojik formasyon alıyorum onun için ünite gelip gidiyordum. iş bu ya teyzeyle karşılaştım . görünce borcumuzu hatırladım. cebimde de 20-30 anca var 4 saatlik yola gidecem otobüs saatim yaklaştı acele ediyorum. teyze borcunu istedi gözü doyasıca hem de beni lafa tuttu.ben laf anlatırken servisi kaçırdım. parayı da verdim. otobüse ağzım burnumda yetiştim kan ter dehşet içinde
devamını gör...
3.
komik anımız mı kalmış, hepsi trajik.
devamını gör...
4.
üniversitedeyken bir yere oturdugumuzda hep cay icerdim. böyle etrafım milkshakeler karamel mochalarla donatilmisken ısrarla cay gibisi yok diyip çay icerdim. herkes cayı cok sevdigimi zannediyor. ama dupeduz fakirdim arkadaşlar. orda kahveye verecegim +10 ₺ ertesi gün harclıgi filandi yani. ısin trajikomik tarafı artık cok sukur lattler mochalar iciyoruz ama o zmnlardan kalma mıdır nedir hakikaten cay gibisi de yok.
devamını gör...
5.
lise yıllarımdı, lazım olan yirmi beş kuruşu sokaklarda arayıp bulmuş ve istediğimi almış biri olarak (beş tane beş kuruş bularak) sesleniyorum umudunuzu kaybetmeyin bir çıkar yol vardır insanlara boyun eğmek zorunda olmadığımız...
devamını gör...
6.
yıllar önce. cebimde bir kaç bozukluk. başka para yok.
boş boş yürüyorum, tıpkı boş olan ceplerim gibi.
köşedeki kazı kazancı dikkatimi çekti. normalde şans oyunlarını pek sevmem. ama o gün oynamak geldi içimden. o gün bugündür diyip.
3 taneye yetiyordu cebimdekiler.
ve eveeettttt.
ekmek alacak paramda bitmişti.
boş boş yürüyorum, tıpkı boş olan ceplerim gibi.
köşedeki kazı kazancı dikkatimi çekti. normalde şans oyunlarını pek sevmem. ama o gün oynamak geldi içimden. o gün bugündür diyip.
3 taneye yetiyordu cebimdekiler.
ve eveeettttt.
ekmek alacak paramda bitmişti.
devamını gör...
7.
yaşarken komik olmayan fakat şimdi hatırlayınca güldüğümüz anılar.
ekseriyetle trajikomik olurlar.
daha çok vardır ama başlığı okuyunca saniyesinde aklıma gelen ve güldüğüm bir anıyla eşlik edeyim ben de size.
üni. de parasız kalınca, okulda öğlen falan arkadaş grubu yemek yerken ben, rejimdeyim deyip hiçbir şey yemezdim. zaten genel olarak hep bir dikkat etme durumum olduğunu bildikleri için çakmazlardı durumu.
yemeyince zayıflıyorsunuz arkadaşlar, aklınızda bulunsun.
ekseriyetle trajikomik olurlar.
daha çok vardır ama başlığı okuyunca saniyesinde aklıma gelen ve güldüğüm bir anıyla eşlik edeyim ben de size.
üni. de parasız kalınca, okulda öğlen falan arkadaş grubu yemek yerken ben, rejimdeyim deyip hiçbir şey yemezdim. zaten genel olarak hep bir dikkat etme durumum olduğunu bildikleri için çakmazlardı durumu.
yemeyince zayıflıyorsunuz arkadaşlar, aklınızda bulunsun.
devamını gör...
8.
yaş 15-16, gayet şımarık ve ergenliğin dibini yaşadığım bir hayat; 2 seneye ehliyet alırım diye araba bakıyorum.
dedim baba bunu alalım bu iyi. aldı adam çekti garaja. gidiyorum canım sıkıldıkça kontak açıp kapatıyorum, babam kendi arabasını yakın park edince kapıyı çizecek diye sinirleniyorum, annem arabasını garaja park etmesin diye dua ediyorum; babam evde yoksa çalıştırıp olduğu yerde gaza basıyorum, motor şenlendiriyorum falan; 1-2 ay geçti sıkıldım arabadan.
dedim baba ben bir araba daha beğendim, bunu alalım.
o an dedi ki, e oğlum daha yeni aldık ya, bu ne acele?
işte o an tüm dünyam yıkıldı. hırçın bir şekilde koşturarak odama çıktım, attım kendimi yatağa, hemen arkadaşlarıma mesaj attım. yazdım bir güzel ''ailem beni istemiyor, ölmek istiyorum, evden kaçıyorum, kim müsait, araba bile değiştiremiyorum, ben bu fakirlikle yaşayamam, size geleyim mi?'' diye.
dünyanın en fakir günüydü, evet.
dedim baba bunu alalım bu iyi. aldı adam çekti garaja. gidiyorum canım sıkıldıkça kontak açıp kapatıyorum, babam kendi arabasını yakın park edince kapıyı çizecek diye sinirleniyorum, annem arabasını garaja park etmesin diye dua ediyorum; babam evde yoksa çalıştırıp olduğu yerde gaza basıyorum, motor şenlendiriyorum falan; 1-2 ay geçti sıkıldım arabadan.
dedim baba ben bir araba daha beğendim, bunu alalım.
o an dedi ki, e oğlum daha yeni aldık ya, bu ne acele?
işte o an tüm dünyam yıkıldı. hırçın bir şekilde koşturarak odama çıktım, attım kendimi yatağa, hemen arkadaşlarıma mesaj attım. yazdım bir güzel ''ailem beni istemiyor, ölmek istiyorum, evden kaçıyorum, kim müsait, araba bile değiştiremiyorum, ben bu fakirlikle yaşayamam, size geleyim mi?'' diye.
dünyanın en fakir günüydü, evet.
devamını gör...
9.
üniversite yılları. istanbul. mecidiyeköy de aslında olmayan bir katta 5 kişi kalıyoruz. bu beslinin 3 u akraba 1 i marasli biri de bendeniz. marasli otel gibi kullanıyor evi. akrabalar hafta sonu akraba ziyareti yapıyorlar. ben de evdeyim geziyorum müzik dinleyip falan filan. neyse bunlar gittiler yine ben evde tekim saatle isim yok. acıkınca yiyorum sonra ne yapıyorsam devam ediyorum. acıktım mutfakta yiyecek bir şeyler arıyorum. dolap boş makarna var sadece. neyse koydum tencereyi ocağa tüp bitmiş. ulan ne yiyeceğim? vcd furyası yeni patlamış sabah akşam (bkz: the pianist) izliyorum. orada izleyenler bilir bir patates sahnesi var. aklıma geldi. tribe girdim oturdum başladım ağlamaya. neyse sonra tost makinesini soktum elektrik akımı geçip ısıtan yere kadar koydum tencereyi üzerine saatlerce kaynamasıni bekledim. makarnalar biraz yumuşayınca yedim zaten. ilk günü kurtardım ama ertesi akşam daha vahim o kadar uyudum ki saat gün zaman kavramı yok. ama açım! maraslinin odaya daldım. marasa özgü tarhana var odasında biliyorum. saklardı it. patlattım tarhanalari kuru kuru yedim üzerine su içtim bi de oh. bunları okurken tabi akıllarda tek soru neden çıkıp yemedin? e fakirim param yok. bu da böyle bir anımdır.
devamını gör...
10.
hiçbir fukaralık anısı komik değildir.
sizi için için yakar o an, yıllar sonra komikmiş gibi anlatsanız dahi, bu da yaşadığınız naçarlığın bir dışa vurumu...
sizi için için yakar o an, yıllar sonra komikmiş gibi anlatsanız dahi, bu da yaşadığınız naçarlığın bir dışa vurumu...
devamını gör...