--- alıntı ---

tam adı şükrü sunay akın olan ,1962 maçka doğumlu şair, yazar, araştırmacı ve gazetecidir. ilk şiirini kendi anlatımıyla; yedi yaşında, anne ve babasının odasında bulunan elbise gardırobundaki boş duran tek askılığa yazar ve "üşümüyor musun?" diye sorar.

--- alıntı ---

bir ara televizyondaki farklı kanallarda sanat programları ve belgeseller hazırlayarak sunmuştu. şu sıralar kafa radyo'da “veşaire veşaire” programını hazırlayıp sunmaktadır. yumuşak ama etkili ses tonuyla anlattıkları, sıradan bir şey bile olsa, masal kıvamında dinlenilesi insandır. 2005 yılından beri dünyanın her yerinden topladığı oyuncaklarla istanbul’da oyuncak müzesini kurarak bir hayalini gerçekleştirmiştir. pandemi zamanında müze online olarak ziyarete açılmıştır. şiir ve hikaye tadında, çoğunlukla istanbul temasını işleyen bir çok eseri bulunmaktadır. ilk okuduğum eseri "ay hırsızı" olup, bir ara herkese aynı kitabı hediye etmiştim. "geyikli park", "bir çift ayakkabı", "tuncay terzihanesi", "kırdığımız oyuncaklar", "istanbul'da bir zürafa", "kız kulesi'ndeki kızılderili" masalsı anlatımıyla bir çırpıda okunabilecek diğer eserlerinden birkaçıdır.

edit: “büyüklerle ben yapamıyorum , çocuklar da almıyor beni oyunlarına , devlet dairesinde yangından kurtarılmayacak sıkışmış bir çekmece gibiyim , açılamıyorum sana“ gibi sosyal medyada da çok sık karşılaştığımız naif sözlerin yazarıdır.
devamını gör...
güzel hikayeler anlatan, yarı kolpacı değişik bir kişilik.
devamını gör...
şiir sevmediğim için şiir kısmıyla ilgili zaten olumlu bir şey söyleyemem fakat hikayelerini yüzde doksanı bence uydurma.
devamını gör...
23 nisan 2005'te "oyuncak müzesi" ni kuran şair, yazar, delişmen bir hikaye anlatıcısıdır.
türkiye'ye dair güzel şeylerden birine imza atmış çağın aydını. röportajlarının birinde kurduğu oyuncak müzesini tanımlarken "müzenin kapısından içeri giren anne-baba içeri girerken çocuğuyla girip, dışarı çıkarken çocukluğuyla çıkıyor." demişti.

buradan..*
devamını gör...
tarihi ve güncel olaylara farklı bakış açıları sunar. görünmeyenleri gösterir, bilinmeyenleri anlatır, unutulmaya yüz tutanları hatırlatır. denemelerine hafif bir giriş yapar, konuları birbirine o kadar güzel bağlar ki, zaman ve mekan kaybolur. denemesinin ortalarinda asıl konuyu iyice gelistirir ve okuyucuya sunar. kitap okurdum ama sunay akının kitapları ile haşır neşir olduktan sonra gerçek bir okur oldum. şiirleri de denemeleri gibi guzeldir. insanın kalbine dokunur. makilerin bodurluğundan, yanan kömürlerin kütürdemesine, dudak payından, vapurlara bakıp da goremediklerimizi sunar bize. sanatımızı, sanatçılarımızı, edebiyatımızı ve kültürümüzü youtube kanalından da bizlere aktarır bir yandan. youtube yayınlarının sanat ve kültürümüzü z kusagina aktarmak icin cok onemli ve elzem oldugunu dusunuyorum.
devamını gör...
insana güven vermeyen, ne olduğu belli olmayan, suya sabuna dokunmayan geveze tip.
devamını gör...
oyuncak müzesi sayesinde vardır. çok başarılı bir araştırmacı, yazar, gazetecidir. bu gün lgbt konusunda, sosyal medyasında paylaştığı şey çok hoşuma gitti. huysuz virjin, bülent ersoy ve zeki müren gibi sanatçılara saygımız var ama sokaktaki eşcinsellere saygımız yok sanırım.
üstte ki yazar suya sabuna dokunmadığı çıkarımını nasıl yaptı anlamadım, gayette gündemi aktif takip edip, gayette tepki gösteren birisi. hatta rusya'nın sınır ötesindeki askerlerimizi vurduğu zaman paylaştığı görsel beni cok duygulandırmıştı, zaman zaman aklıma gelir. bir insan hakkında yeterli bilgimiz yoksa fazladan tanım olsun diye boş yapmasak mı acaba.
geveze buluyorsan dinleme canım, tabi ki de sevmeyebilirsin, güvenmeyebilirsin falan da o adam kimseye kendini zorla dinlettirmiyor.
olaylar, durumlar, kişiler hakkında yaptığımız yorumlar bizim nasıl birisi olduğunuzu da gösterir, herhangi bir konuda yeterli donanımımız yoksa konuşmayalım lütfen kendinizi rezil edersiniz, yazık.
devamını gör...
ilhan şeşen ile sunduğu "aşk şarkıları ve öyküler" dinletisine gittiğim, dinlemesi keyifli şahıs.
devamını gör...
bir çok sunay akın hikayesi okumuş yada dinlemişsinizdir diye tahmin ediyorum ama benim duyduklarımdan en etkileyicisi deniz gezmiş, ahmet say ve fazıl say ile ilgili olanıdır.

[[alıntı]]

nasıl oldu senin oğlan ?

yıl 1972...ankara mamak askeri cezaevi.ahmet de 12 mart rejiminin antiemperyalist insanlara indirdiği tırpandan, nasibini almıştır." türk solu " dergisini hazırlayanlardandır ne de olsa.hapishanenin koridoruna, mahkûmların oynaması için bir ping pong masası konulmuştur.
bir arkadaşıyla maç yapan ahmet, yere düşen topu ararken, karşısına bir mahkûm dikilir. top, hamamdan dönmekte olan ve her yerinden su damlamakta olan bu mahkûmun iki parmağı arasındadır.ve deniz gezmiş topu göstererek şunu söyler ahmet'e;
- öp beni vereyim.
deniz gezmiş, ahmet'le öpüşürken, kulağına fısıldar;
- nasıl oldu, senin oğlan ?
ahmet'in 2 yaşındaki oğlu bir ameliyat geçirmiştir o günlerde.deniz gezmiş'in sözünü ettiği, bu olaydır. ve ahmet " ağaçlar çiçekteydi " kitabında şöyle anımsar o anı.

" onca olayın yanında, çok önemsiz sayılacak bu olayı, idamlık deniz gezmiş nereden duymuş, nasıl olup da hatırında tutmuştu ? onun, en zor günlerinde bile incelikleri süzerek öne çıkan belleği beni çok etkilemişti "
deniz gezmiş'in çocuk yüreğinde unutmadığı, asılmasına birkaç hafta kalsa da sağlığıyla ilgilendiği çocuk " dudak yarığı " tedavisi için ameliyat edilmiştir.ve doktorlar iyileşebilmesi için, üflemeli çalgı önerirler çocuğa.
ahmet'in melodika çalmaya başlayan oğlundaki olağanüstü müzik yeteneğini farketmesi uzun sürmez.böylelikle evlerine bir piyano girer.
deniz gezmiş'in sağlığını merak ettiği çocuk, o piyanonun tuşlarından yola koyularak, dünyanın en büyük müzisyenlerinden biri olarak çıkacaktır karşımıza.
o çocuğu, fazıl say'ı, deniz gezmiş'in asılmadan önce dinlemek istediği rodrigo'nun konçertosunu çalarken görüp dinlemeyi hayal etmişimdir
devamını gör...
kültür bakanı olduğunda ülkeme döneceğim insandır.
devamını gör...
fena şair değildir ancak son dönemde popüler kültüre kaymışlığı vardır. dergilerde de görünmez pek. radyo yayınlarında nargile kafe şairi gibi davranması zamanla rahatsızlık verici düzeye gelmiştir.
devamını gör...
türk şair.
veşaire veşaire iyidir.
fizik okumuştur.
karadenizlidir.
iyi insan.
devamını gör...
güldür güldür'da
bakın bakın ne anlatacağım diye tiye alınan,
oyuncak müzesi kuran,
kelime dağarcığı deryalar kadar olan,
tatlı dilli trabzonlu yazar.
devamını gör...
çok itici ve kafa ütüleyen bir abimiz.

(bkz: pek yakında) filminde benim söylediğimi destekleyen bir sahne bile var.
bu adamı 1 saat dinleyebilen insanlara kesinlikle kültür bakanlığı tarafından bir plaket verilmelidir.
devamını gör...
çok sevdiğim yazadır. imzalı kitaplarını hal saklarım.
devamını gör...
tamam iyi yazar iyi adam içerikli falan mükemmel bir kafa
ama bu kadar bilgi beni sıkıyor arkadaşlar.
kitabını zor bitirdiğim kişi yani abi o kadar gerek yok bence tamam hikayeleştirerek anlatımların falan çok hoş ama yani cümleninde bir sonu gelsin dimi ama.
devamını gör...
dinlemeyi sevdiğim bir insandır, anlattığı hikayeler gerçek hayat içinde kullanılacak birçok anekdot barındırır. ikisini izlenmesini umarak bırakıyorum.
kitabın önemine dair şahane bir anekdot olan şu hikaye:

ve bedel ödemeye dair muhteşem bir örnek:
devamını gör...
devrim
temiz kalan tek yerdir devrim
bütün yıl
kirlenen duvarda
ama görebilmek için
astığı çividen indirilmelidir

yaprakları biten takvim
zorbalara direnmektir devrim
bir çocuğun
annesinin çantasından aldığı paraları
altına gizlediği
söylememiştir dövülen
hiç bir hali

içinde yaşamaktır devrim
dikiş kutusunun
ve toplu iğneler gibi
bir arada olmayı gerektirir
karşı koyabilmek için zulüme
makas denen patronun

gece ışıklar arasında koşmaktır devrim
ateş böceklerini
yakalamak isteyen çocukların
peşine takılır gün gelir
yanıp sönen mavi ışıkları
polis arabaları

bir kağıt gemidir devrim
bütün gemiler
hurdaya çıksada sonunda
taşıdığı özgürlük şiiriyle
batmadan yüzer nicedir
dünya sularında

kimbilir kaç yunus görmüş
kaç deniz gezmiş.dize'lerinin sahibidir.
devamını gör...
şemsiye şiirinin şairidir.

devamını gör...
"saçak altına sığınmış
göçmen kuşun
kar tanecikleri arasında
düşen beyaz tüyünü de görebilmek
ışte sevmek. "
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sunay akın" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim