101.
devamını gör...
102.
ümit özdağ.
senin ümit özdağ ile foton var mı he var mı.dd
senin ümit özdağ ile foton var mı he var mı.dd
devamını gör...
103.
kadikoy acil'in kurucularindan emre baransel,
rapci keişan,
rapci nesternino.
en buyuk hayalim sansar salvo ile tanismak.
evet.
rapci keişan,
rapci nesternino.
en buyuk hayalim sansar salvo ile tanismak.
evet.
devamını gör...
104.
cem karaca ve cüneyt arkın. yazlıktan komşumuz oluyorlardı bizim.
nihayetinde yaşlılık dönemleri ve kafa dinleme olarak gördükleri bir yerde oldukları için çok ilişmiyorduk.
cem baba değişik şapkaları ve eski püskü kıyafetleriyle sürekli halkın arasındaydı. gece pazarına sırf onu görüp konuşmak için giderdik. gündüzleri hiç gördüğümü hatırlamıyorum.
cüneyt bey daha mesafeli biriydi. alabildiğine bilge bir görüntüsü vardı. çocukken değil şimdi görmüş olsam ne yapıp eder sohbet etmeye çalışırdım. merhaba merhabadan öteye geçemedik.
nihayetinde yaşlılık dönemleri ve kafa dinleme olarak gördükleri bir yerde oldukları için çok ilişmiyorduk.
cem baba değişik şapkaları ve eski püskü kıyafetleriyle sürekli halkın arasındaydı. gece pazarına sırf onu görüp konuşmak için giderdik. gündüzleri hiç gördüğümü hatırlamıyorum.
cüneyt bey daha mesafeli biriydi. alabildiğine bilge bir görüntüsü vardı. çocukken değil şimdi görmüş olsam ne yapıp eder sohbet etmeye çalışırdım. merhaba merhabadan öteye geçemedik.
devamını gör...
105.
mikael åkerfeldt, fredrik åkesson, martín méndez
steve vai
uli jon roth
steve vai
uli jon roth
devamını gör...
106.
ben kendim.
devamını gör...
107.
(bkz: müzeyyen senar) annem tuhafiyeciydi, narlıdere'ye ablasına geldiği dönem annemden iç çamaşırı aldı. anıya bak. püh.
devamını gör...
108.
tanışmadık ama çok yaklaşmıştım kendisine: sir ian mckellen
üniversitemin üniversite olduğu zamanlardı tabi.
bu da kanıtı
üniversitemin üniversite olduğu zamanlardı tabi.
bu da kanıtı
devamını gör...
109.
kktc eski cumhurbaşkanı derviş eroğlu,
kktc başbakanı ünal üstel,
kktc sağlık bakanı hakan dinçyürek,
mansur yavaş (bunlar siyasi kimlikler)
seda sayan'dan muazzez eesoy'a uzanan bir şarkıcı tayfası,
nuri alço (gazoz fantazisi yaşanmadı),
teccavüzcü coşkun (eylem dışı tanışıklık),
selçuk yöntem,
rahmetli vatan şaşmaz,
şebnem dönmez,
demet evgar,
.... (tanışıklık gerek iş, gerek sosyal aktiviteler esnasında)
kktc başbakanı ünal üstel,
kktc sağlık bakanı hakan dinçyürek,
mansur yavaş (bunlar siyasi kimlikler)
seda sayan'dan muazzez eesoy'a uzanan bir şarkıcı tayfası,
nuri alço (gazoz fantazisi yaşanmadı),
teccavüzcü coşkun (eylem dışı tanışıklık),
selçuk yöntem,
rahmetli vatan şaşmaz,
şebnem dönmez,
demet evgar,
.... (tanışıklık gerek iş, gerek sosyal aktiviteler esnasında)
devamını gör...
110.
çalıştığım yer dolayısıyla rasim öztekin ve ferhan şensoy.
devamını gör...
111.
şükrü kekevi.
devamını gör...
112.
aslında tanıştım sayılmaz. daha çok anlamsız bir şekilde karşılaştık. ve iki kelam edemedik. zira kendisi bana tek sözcükten oluşan bir uyarı atışı yaptı.
çalıştığım pansiyonlu okul rize'nin içinde bulunan kutsal topraklar üzerinde idi. henüz okul çok yeni idi ve ben pansiyon nöbeti tutuyordum. okulda hala belli yerlerde inşaat çalışmaları da devam ediyordu ama okul eğitim öğretime hazırdı.
bir nöbet esnasında sabahın köründe uyandım. bari sigara içeyim diyerek pansiyon bahçesine çıktım. okul ve pansiyon aynı alanda olduğu için okul bahçesine de çıkmış oldum. seviyorum böyle double dragon hareketleri.
sigara içerken okukun bahçesine birinin girmiş dolaştığını fark ettim. uzun boylu bir adamdı. kendi talimatıyla açılan okulu gezen bir adam. ama ben hemen tanımadım. zaten nerden bilecektim ki bu adamı on beş sene daha sürekli göreceğimi.
nöbetçi öğretmen ciddiyeti ile bu uzun adama doğru yürüdüm. ama yaklaştıkça hobbit serisinin smaug'un çorak toprakları bölümünde gandalf'ın sauron ile ilk karşılşmasındaki haline bürünmüye başladım.
ama yürümeye devam ettim. ve o uzun boylu adam tek elini bana doğru uzattı. ayası yere bakar durumda. güçlü hitabeti ile bana şöyle dedi:
- gelme.
zınk diye kaldım yerimde. dönsem mi, yerin dibine mi girsem, kuş olup göğe mi yükselsem bilemedim. sonunda dönmeye karar verdim. bir yandan da arkamı döndüğüm için bir korku oluştu içimde.
kendisini öyle bir saatte, yalnız başına gören tek kişi ben olabilirim. eşi hanımefendiden sonra. ama gelme dediğinde gitmedim. zaten o öyle kovmasa ben böyle gitmezdim.
çalıştığım pansiyonlu okul rize'nin içinde bulunan kutsal topraklar üzerinde idi. henüz okul çok yeni idi ve ben pansiyon nöbeti tutuyordum. okulda hala belli yerlerde inşaat çalışmaları da devam ediyordu ama okul eğitim öğretime hazırdı.
bir nöbet esnasında sabahın köründe uyandım. bari sigara içeyim diyerek pansiyon bahçesine çıktım. okul ve pansiyon aynı alanda olduğu için okul bahçesine de çıkmış oldum. seviyorum böyle double dragon hareketleri.
sigara içerken okukun bahçesine birinin girmiş dolaştığını fark ettim. uzun boylu bir adamdı. kendi talimatıyla açılan okulu gezen bir adam. ama ben hemen tanımadım. zaten nerden bilecektim ki bu adamı on beş sene daha sürekli göreceğimi.
nöbetçi öğretmen ciddiyeti ile bu uzun adama doğru yürüdüm. ama yaklaştıkça hobbit serisinin smaug'un çorak toprakları bölümünde gandalf'ın sauron ile ilk karşılşmasındaki haline bürünmüye başladım.
ama yürümeye devam ettim. ve o uzun boylu adam tek elini bana doğru uzattı. ayası yere bakar durumda. güçlü hitabeti ile bana şöyle dedi:
- gelme.
zınk diye kaldım yerimde. dönsem mi, yerin dibine mi girsem, kuş olup göğe mi yükselsem bilemedim. sonunda dönmeye karar verdim. bir yandan da arkamı döndüğüm için bir korku oluştu içimde.
kendisini öyle bir saatte, yalnız başına gören tek kişi ben olabilirim. eşi hanımefendiden sonra. ama gelme dediğinde gitmedim. zaten o öyle kovmasa ben böyle gitmezdim.
devamını gör...
113.
ünlü mü bilmem ama oldukça saygın biri ile yazrışıyoruz. çok güzel işlere imza atmış. herkese karsi iyi ama benim düğmelerime basıyor. uzak da kalamıyorum. mıknatıs gibi beni kendine çekiyor.
devamını gör...