tıp

semptom savaşçısı defansif bir alan olup bu aralar dsö denen mafyatik yapılanmanın boyunduruğunda insanları manipüle etmekle meşguldür.

bir kez içine girdim mi bir daha çıkılmayan, insanın kimliğine en derinlere kadar işleyen meslek dalı.
fakültenin ilk gününde önlük giyme töreninde omuzlarınıza yüklenen sorumluluk ancak ölünce bitiyor. bu sorumluluk bilmenin sorumluluğudur. tatilde de olsanız, gece uyuyor olsanız ya da kendi yakınınıza bir şey olsa da asla bırakamadığınız, arkanızı dönemediğiniz bir iş. işten öte bir şey. seçmeden önce bir doktorun bir gününü bilmekte yarar var. körü körüne seçmemek gerek.

cips kola kilit 1,2,3 diye başlayan sessizlik oyunu.

kazanması ayrı, okuması ayrı zor olandır.

(bkz: tabâbet)

temelini radyoloji dalının oluşturduğunu düşünüyorum. nerdeyse bütün alanlar kesin tanı için mutlaka radyolojiye ihtiyaç duyuyor.

eskiden tababet olarak adlandırılan fakülte/ hastalık bilimidir.

bir hastaya bakma, teşhis, prognoz, önleme, tedavi, yaralanma veya hastalıklarının palyasyonunu yönetme ve sağlığını geliştirme bilimi olarak tanımlanır.
maaşı iyidir, bu yüzden tıp kazanması da çok zordur.

tıbbın yapabildiği ölümsüzlüğü bulmak olamasa da ölümü olabildiğince ertelemeye çalışmaktır. insanın doğumuna da ölümüne de şahit olan meslektir doktorluk.

uzun zamandır bir endüstridir. karlılığı hesaplar. reklam yapan hastaneler vardır mesela reklam bedelini de her reklam bedeli gibi giderleri arasına koyar ve müşterilerine ödetir. 80 yaşında birinin evinde kur'an dinlerken ölmesine mani olarak hastanede saçma sapan dijital sesler ve kablolar arasında sisteme para kazandırır halde ölmesi için elinden geleni yapar. tek çetesi yeni doğan çetesi de değildir. yoğun bakım çetesi kemoterapi çetesi aşılama çetesi çocuk hastalıkları çetesi vardır.