türk erkeklerinin aldatmaya meyilli olması

aldatmak dediğimiz şey başkası ile seks yapmak değil bana göre. bizim insanımız birine yalan söylemeyi, onu kandırmayı marifet sanıyor.

karda yürüyüp izini belli etmemek, sağ elin yaptığını sol elin bilmemesi ve bunun gibi deyimler / atasözleri var.

bir kadına gidip, seni çekici buluyorum sen de beni beğendiysen birlikte olalım demek batı medeniyetinde olduğu kadar normal bir durum değil bizde.

erkekler de bu nedenle alenen yalan söylüyorlar. kadınların bir kısmı da bu yalanları bile istiye kabul ediyor.

adamla tanışalı 5 dakika olmuş, adam sana nasıl büyük bir aşk ile bağlandığını anlatıp seni tanımadan önce meğer nefes almadığını farkettiğini falan anlatıyor kadın da yalan olduğunu bile bile inanıyor.

sonra aradan bir süre geçince adam önündeki maçlara bakıyor kız da biten büyük (!) aşkına ağlıyor falan. sonra da erkeklerin aldatması üzerine doktora tezi yazıyorlar dedikodu bilimi üzerinden.

bizim insanımız yalancı ve düzenbaz. ülke de bugün olduğu yerde ise sebebi bu. kendi gibi olduğunu bildiği insanları iktidara taşıyor.

bizde geçer akçe laf cambazı olup esnaf gibi yapıp müşteriyi kandırmak, ticari zekadan sayılıyor ama bir allahın kulu da yeni bir üretim tekniği icat edeyim demiyor.

büyük ihtimalle hakettiğinden daha iyi bir kadınla birliktedir ama farkında değildir, kendisi çapsız olduğundan, beraber olduğu kadının da çapını hesaplamaya, matematiği yetmiyordur, aynı yetersiz matematikten sebep, kendi değerini ve hakettiklerinide yanlış hesaplıyordur..
esas kadına ayıracağı vakit ve emeği vermediğinden vaktide vardır..
ikinci kadının kendisini beğenmesine de ihtiyacı olduğundan, kendini birşey zannetmesi için meyilli değil "muhtaç" tır garibim..

neticede aldatmak tek başına yapılan bir şey değil. karşıda bir de kadın var. her iki cinste de aldatan sayısı aynıyken nasıl bir cins daha meyilli oluyor?

yazacağım entry için, cinsiyet belirtmeden ''yarası olan gocunur'' diyip başlıyorum:

zamanında aşılanan ''aslan oğlum'', ''göster oğlum pipini teyzelere'', maşallahlı sünnet düğünleri, eller havaya modlu ''erkek oldum, adam oldum'' egolu cümlelerle geçen çocukluk.. hele ki en zararlısı ''erkek adam ağlamaz..!'' ve üzerine yapışan güçlü sanılan karakterdeki kocaman ego... en iyi yönlendiricisi o egonun sahibi dick..! ve onun canı ne çekerse düşünemeyenler(!) malum kan akışı orada..

sevgilisi, nişanlı veya eşini aldatan ''bazı'' erkek cinsi... kimi diyor ki şuan kadınlar da aldatıyor... kimseyi savunamam ama eskisi gibi değil düzen kimi kısasa kısas intikamı kimi de karakterinden... yani cinsiyet değil, karakter meselesi...

empati kurun, aldatmak hoşa giden bir şeyse devam.. ama ayrıl, bırak ne halt edersen et diyenlerdenim...

karma felsefesi bu evrende işler, acı çektiren elbet aynısını yaşar, o kadar.!

kişiden kişiye değisendir. genelleme yapmamak gerekir. ayrıca erkek değil kadınlar da gayet fazla aldatıyor.

başlıkta erkeklere yönelik bir itham var .
eskiden bu yazılan doğruydu erkekler aldatmayı eğlence zannederek geldi bu zamana fakat şuan durum hiç erkek daha çok kadın daha çok diye ayrılacak bir konumda değil .
ne kadınlar ne erkekler var
genel olarak ülkece aldatmaya meyilli olduk diyebiliriz buna.
öncesine dair aradığım tek şey sadakat , günümüze ulaşmış olsa daha en aza indirgenmiş olurdu bu olaylar .
tabi önceden de sadakat zirve değildi . hayla günümüzde devem eden korku , mecburiyet , zulüm gibi şeylerin sadık olmaya zorlaması gibi durumlarda evde tavşan besliyor muamelesi görülüyor du
ne yazıyordum ya unuttum
galiba birşey anlatırken temayı unutuyorum . son zamanlarda arttı bu olay

ataerkil kültürünün getirdiği sonuçtur

genelleme yapmak doğru değil. çok sadık olanını gördüm.

genelleme yapmayın..

doğru önerme değildir. fransız erkekleri aldatmaya daha meyillidir.

bana denk gelmedi aldatmayani..
bu bir genelleme elbette değildir..
ama geneli aldatır..
uçkur derdine ne hayatların/hayallerin yıkıldığını gördü bu gözler..
evet bu genellemedir..

yine birileri kartları yeniden dağıtıyor.

bütün erkekler için geçerli bir durum.
çünkü bu insanlar çoğu şeyi bilmeden, çoğu şeye aç olarak yaşıyorlar.
ve her fırsatta da bunun acısını çıkarmaya çalışıyorlar kanımca. *

#60184 burada çok doğru bir tanım girilerek durum özetlenmiş.
öncelikle bu tanıma katılıyorum. bir yerde yarattığınız boşluk mutlaka başkaları tarafından doldurulacaktır. işte, arkadaşlarda, ailede, sevgilide.

ayrıca kadınların daha çok aldattığı ancak ustaca saklayabilmeleri nedeniyle erkeklerin sadakatsiz göründüğünü nedense bir çok kadın bilirken ve yakın erkek arkadaşlarına söyleyebilirken bu tarz yerlerde ifade edemiyorlar. neyse bana ne kim kiminle düzüşürse düzüşsün.

edit : ayrıca aldatılmayı kadınların kendisi meşrulaştırıyor. bunu da bir düşünün isterseniz. evli olduğunu bile bile bir adamın metresi olmakta behis görmeyip o adamdan evliliğinin nasıl mutlu olduğunu dinleyen kadınlar gördüm ben.
evrim sürecinden kalma fosiller incelendiğinde erkeklerin %20’si kadınların %80 ile cinsel ilişki kuruyor ve ürüyormuş. buradan şu anlaşılır. kadınlar güçsüz bir adamla birlikte olmaktansa güçlü bir adamı paylaşma eğilimindedir.
tabi ki genelleme yapamayız. ama bilinçaltında yatan budur, doğaldır.
siz meşrulaştırmazsanız, aldatılmazsınız.

herhalde "erkek" deyince bazı insanların aklına akasya durağındaki sinan gibi tiplemeler geliyor ki bunun ne kadar yanlış olduğunu anlatmaya gerek yoktur. böyle genelleyici başlıklar sık sık çıkar oldu cidden tat kaçırıyor.

bütün erkekler için geçerli bir durummuş. e gidip aldatayım bari. napalım.

erkekler kadar kadınlar da meyilli. bunu belli bir cinsiyete yüklemek saçmalık. aldatacağı şartları oluşturursanız aldatırlar.

bu duruma dusmemek icin ciddi bir iliskiden kacindim hep. dogrusu tum insanlarin aldatmaya meyilli olmasidir.

genelleme yapmanın doğru olmadığını düşündüğüm konudur.