yakın arkadaş kazığı

asla beklemediğiniz anda gelendir. 10 yıllık arkadaşlığımın bitmesine sebep olmuştur. asla hayatımdan çıkmayacak dediğim arkadaşımın, sevgilimi benden önce tanıdığını söyleyerek etmemesi gereken bir masada konu etmesiyle son bulmuştur. pişman mıyım? hayır. özlüyor muyum? bazen. ama ilişkinize saygı duymayan size de duymaz ve böyle bir insanı kim olursa olsun bir noktaya kadar affedebiliyorsunuz.

off drama bak.
masada oturuyorsun ve b kişisi çıkıp "ben c kişisini a'dan önce tanıyordum" diyor ...
gözüme 40 gün 40 gece uyku girmez *
arkadaşlar dostlar kazık atar hatta tarafsız bakarsanı öğretmen, polis, marketteki kasiyer falan karşısında siz de dostunuza bi kazık atmışsınızdır ama o gülerek geçmiş, siz geçememişsinizdir.
attığı kazık sana, cevrene maddi manevi zarat vermiyorsa gürültünün anlamı yok. alır 100 bin liranı vermez o zaman dost kazığı dersiniz, hasta düşersiniz hastaneye gelmez ise dost kazığı denmez, hoş görülür ki işte o dostluktur.

en sevdiğiniz, en çok güvendiğiniz kişinin bile zamanı geldiğinde en iyi arkadaşını satabilmesi durumudur.

açma yaram derindedir!..

beş kuruşluk birine üç kuruşluk değer verirseniz kalan iki kuruşla sizi satar.
hiç kimseye ederinden fazla değer vermeyin, ki! attığı kazık canınızı yakmasın aksine ucuz bir değerin kalitesiz malı olduğunu anlasın.

o "arkadaş"ı o kazığa bağlayıp yakın bence. *

aşk acısından daha beterdir.

ne bileyim sevgilinin yalan söylemesi, aldatması kadar koymaz. hadi eski yeni farketmez sevgilinin yerine birini koyabilirsin. bir sürü muadili var. ama yakın arkadaş öyle mi? hayatından çıkardığın an, hayatının büyük bi kısmını çöpe atmış olursun. yerine kimseyi koyamazsın, koca bir boşluk olarak kalır sende.

pandemi zamanında biz de yedik o kazığı. güzel kazık attı. damak coşturur üstünüze afiyet. pişman oldu da, inadından, narsist kişiliğinden ötürü burnundan kıl aldırmadı. bize de senelere sığdırdığımız yenisi gelmeyecek fotoğraflarımız kaldı. attığı kazığı sorarsanız, ilk günkü gibi tazecik.

yine de mutlu olsun ya. kötülüğünü istemem *

başlığı açan arkadaşım, duruşunla gurur duydum. şahsen, bütün yakın sandığı , hesapta arkadaşlarını hayatından temizleyen biri olarak, cesaretinle gurur duydum. bu işler cesaret gerektirir cünkü. bir çok insan hataları görür ama sırf yalnız kalma korkusundan dahi, bu eksik- aksak arkadaşlık ilişkilerini sürdürür. hatayı gördüğün an, yolları ayırmak inanılmaz uçuk bir cesaret örneğidir. seni kutlarım.

hayat, kimsenin kimseye arkadaş olamayacağı öğretti bana. insanlar huzursuz ve kıskanç varlıklar. senin hayatını iyi niyetle diğerine açıyor olman, açtığın kişinin senin yaşamına ve standartlarına kıskançlık geliştirmesine sebep olabiliyor. bir ilişkiye kıskançlık- fesatlık dadanırsa, o iş fena. genelde de olan bu oluyor.

"bireysel erdemleri çöp insanlardan arkadaş olmaz." bak bu yazdığımı unutma. sana yapılan her hatada karşına bu çıkacak. "oluşmamış omurga, var olmayan kişilik". bu insanlar iflah olmaz. en iyi seçim terk etmektir.

off, en sevdiğimdir.
gurme bir lezzettir ve herkesin tatmasını dilerim.
tadın, tattırın.
hayat böyle acılarla/hainliklerle güzel*

köri ile yiyiniz.

hintliler bu kadar hijyenik olmayan ortamlarda yemek yiyip hala yaşayabiliyorlarsa bunu köriye borçlu.