yaşadığın ülkenin geri kalmış olduğunu anlama yolları

bir ülkede aynı anda nüfusun yarısı muazzam bir çağ atlama döneminde yaşadığını düşünüyor diğer yarısı da her şeyin çoktan bittiğini ve çöküşün çok yakın olduğuna inanıyorsa o ülke bir hayli geri kalmıştır.

bilim ve sanattan çok din ve siyaset konuşuluyorsa geri kalmıştır.

alım gücü. yoksulluk sınırı altındaki insan sayısı.

bir tanesi de emeklilerinin ne durumda olduğuna bakın. yıllarını harcamış insanların geldikleri durum bir ülkenin acziyetidir.

karnını doyuramayan bir insana bir şey katamazsın. maslow böyle der.

etrafa bakmak. pislik içindeyse her taraf, yeterli bence.

uzun gölgeli adamlar hakkında kurtlar vadisinden bir alıntı.

o ulkenin geri kalmis olmasi. evet.

millet halen "haaaağğ puuu" diye asfaltın ortasına şaaaak diye balgam atıyorsa, bu da bir geri kalmışlık göstergesi sayılmaz mı?

trafiğin açılamayacağını görmesine rağmen ısrarla kornaya basmaya devam eden davarolar görürsen başka bir şeye bakmana gerek yok.

gelir adaletsizliği, fırsat eşitsizliği, ideolojik yuvalanma yerleri olan önüversiteler, fakir ile zangin arasındaki korkunç uçurum, üreticinin değil aracının kazandığı ticaret, tarımın ve köylünün horlanması, yasaların kişilere göre değişmesi, buram buram ideoloji kokan ve bilimde pratik yerine kuru ezber yapan ünüversiteler, nüfusun % 80'inin 100 yıldır kronik bir şekilde yoksul olması, işsizlik, 10 yılda bir gelen muhtıralar veya darbeler, fikir özgürlüğü yasağı, akarsularının ve göllerinin atık su ile zehirlenmdsi, torpil, rüşvet, hilebaz esnaf, sahtekar mütayitler; borsa, fayiz ve döviz üçkağı ile sürdürülmek istenen ekonomi.

genelinde bağırır zaten, anlayabilmek için ek bir çaba gerekmez. tabi gelişmişlik nedir, geri kalmışkık nedir konularına fazla yabancı değilseniz..

hukuksuzluk ve paralel yargı. bunlar varsa, yani sana uygulanan kanun, küçük bir zümreye uygulanmıyorsa, geri kalmış bir sömürge ülkesisiniz. götünüzde don yokken ekonomi şahlanıyor dersiniz.

kaldırım yüksekliği. ne kadar yüksekse, hem oranın kitlesinin kurallara uymama eğilimini, hem de şehircilik uygulamalarındaki acemilikleri görürsünüz.