yazarların korunma ihtiyacı duyduğu şeyler
başlık "kurbanda billurlar benim diye bağıran enişte" tarafından 23.11.2022 14:48 tarihinde açılmıştır.
1.
yazarların kendilerini korumak zorunda hissettikleri şeylerdir.
devamını gör...
2.
kendim. kendimi çok yıpratıyorum. evet bunun farkındayım sözlük ama ne yapayım ?
kendi bedenimi terk etmeye çalışsam edemem...
bilemiyorum altan.
niye yalnız olduğum ortada.
hoş şikayetçi değilim, çoğu zaman yalnızlık hoşuma bile gidiyor.
belki kafaya çok takıyorumdur.
kendimi görmezden gelsem belki farklılaşır ?
yine bilemiyorum sözlük.
kendi bedenimi terk etmeye çalışsam edemem...
bilemiyorum altan.
niye yalnız olduğum ortada.
hoş şikayetçi değilim, çoğu zaman yalnızlık hoşuma bile gidiyor.
belki kafaya çok takıyorumdur.
kendimi görmezden gelsem belki farklılaşır ?
yine bilemiyorum sözlük.
devamını gör...
3.
direkt kendim korunma ihtiyacı duyuyorum. her şeyden korunmak istiyorum. her şey çok pis, iğrenç. kırıcı.
devamını gör...
4.
kendimle başbaşa kaldığım her yer.
korunmaya ihtiyaç duyuyorum çünkü düşüncelerim çoğu zaman bana çok büyük zararlar veriyor düşüncelerimle başbaşa bırakılmamalıyım.
korunmaya ihtiyaç duyuyorum çünkü düşüncelerim çoğu zaman bana çok büyük zararlar veriyor düşüncelerimle başbaşa bırakılmamalıyım.
devamını gör...
5.
kenafir göz.
devamını gör...
6.
negatif, cinsiyetçi, kaba ,cahil, sabit fikirli , materyalist, altı boş eleştiri delisi insanlar.
devamını gör...
7.
karanlık.
insan, korktuğu şeyden uzak durarak kendini koruyabilir. hem daha özenle bakılırsa aslında korkulan her ne ise insana bir çözüm sunar, içinde barındırır ondan nasıl korunulabileceğini.
karanlık, kör eder gözlerini ilk başta. yeterince uzun kalırsan alışır gözlerin, karanlıkta da görmeye başlarsın kısa bir süre sonra. bir yandan iyidir, bir yandan kötüdür bu aslında ama karanlıkta göremeyen biri korkar karanlıktan ve kaçar çünkü yeterince vakit geçirmemiştir orada. oysaki onun bilmediği, göremediği şeydir onu korkutup kaçıran. sanrılarıdır ürküten.
masum bir bebek sesi bile olsa ürkütür insanı karanlıkta, onu hayal eder zihin ve zihin mutlak suretle kötüyü hayal eder hayatta kalmak uğruna, korumak uğruna bedeni. görmeye başladıkça korkmak yerine, sararsın karanlıktaki her şeyi, kucaklarsın istemsizce ancak kötü yanı da vardır demiştik, o da şudur aslında, hayat karanlıkta da değişmez. hayatın kötülükleri de mevcuttur karanlıkta ve gözlerin alışırsa, kötülüklere de alışır, bir bakarsın kötülükleri de sarıp sarmalamış, benimsemişsin çoktan.
bir diğer kötü yanı ise, biliriz ki aydınlık bize hiç zorlanmadan iyiyi de kötüyü de apaçık görme imkanı sunar ancak karanlığa alışan gözler, aydınlığa kavuştuğu an, bir anda acı içine kalır. böylesi net bir gerçekliği görmek, hazmetmek adeta güneşe çıplak gözle bakmak kadar acıtır gözlerini ve zihnine ulaşır, sen de travma, ben diyeyim inkar...
korksam da karanlıktan, karanlıktaki masumiyete kulak verir, onu sarar sarmalarım ki yitip gitmesin, kavuşsun aydınlığa.
kararında kalırım karanlıkta, isterim ki gözlerim acımasın hiç, çıkabildiğim zaman aydınlığa.
insan, korktuğu şeyden uzak durarak kendini koruyabilir. hem daha özenle bakılırsa aslında korkulan her ne ise insana bir çözüm sunar, içinde barındırır ondan nasıl korunulabileceğini.
karanlık, kör eder gözlerini ilk başta. yeterince uzun kalırsan alışır gözlerin, karanlıkta da görmeye başlarsın kısa bir süre sonra. bir yandan iyidir, bir yandan kötüdür bu aslında ama karanlıkta göremeyen biri korkar karanlıktan ve kaçar çünkü yeterince vakit geçirmemiştir orada. oysaki onun bilmediği, göremediği şeydir onu korkutup kaçıran. sanrılarıdır ürküten.
masum bir bebek sesi bile olsa ürkütür insanı karanlıkta, onu hayal eder zihin ve zihin mutlak suretle kötüyü hayal eder hayatta kalmak uğruna, korumak uğruna bedeni. görmeye başladıkça korkmak yerine, sararsın karanlıktaki her şeyi, kucaklarsın istemsizce ancak kötü yanı da vardır demiştik, o da şudur aslında, hayat karanlıkta da değişmez. hayatın kötülükleri de mevcuttur karanlıkta ve gözlerin alışırsa, kötülüklere de alışır, bir bakarsın kötülükleri de sarıp sarmalamış, benimsemişsin çoktan.
bir diğer kötü yanı ise, biliriz ki aydınlık bize hiç zorlanmadan iyiyi de kötüyü de apaçık görme imkanı sunar ancak karanlığa alışan gözler, aydınlığa kavuştuğu an, bir anda acı içine kalır. böylesi net bir gerçekliği görmek, hazmetmek adeta güneşe çıplak gözle bakmak kadar acıtır gözlerini ve zihnine ulaşır, sen de travma, ben diyeyim inkar...
korksam da karanlıktan, karanlıktaki masumiyete kulak verir, onu sarar sarmalarım ki yitip gitmesin, kavuşsun aydınlığa.
kararında kalırım karanlıkta, isterim ki gözlerim acımasın hiç, çıkabildiğim zaman aydınlığa.
devamını gör...
8.
gizlilik ve saygınlık....tabii ki sözüm burası için.
devamını gör...
9.
yukseklik
devamını gör...
10.
cehalet..
devamını gör...
11.
manipülasyon.
devamını gör...
12.
sinek, böcek ve bilimum zararlı canlı.
devamını gör...