yusuf atılgan

"yaşamanın güç olduğu bu dünyadan uzağa, çocuklukta tadılmış bir huzura kaçmak gerekti ; hiç olmazsa bir güncük..."
yusuf atılgan | aylak adam

atılgan olmamakla beraber aylaklığın kitabını yazan adam.

türk yazar. canistan kitabını tamamlayamadan hayatını kaybeden yazar.

genellikle cinsellik, yalnızlık, yabancılaşma gibi konuları işlemiştir. en ünlü eserleri aylak adam ve anayurt oteli romanlarıdır. aylak adam romanında genç bir aydının toplum içindeki yalnızlık duygusunu, anayurt oteli romanında da tatmin edilmemiş bir cinselliğin sebep olduğu bunalımlar sonucu cinayete sürüklenen bir kişiyi konu edinmiştir.

hiçbir şey anlatmasa bile kesinlikle bir şeyler anlatan adam.

"saatçinin üzerindeki tabelada 'a. yayladan' yazılı. ali ya da ahmet'tir diyorum içimden. birine sorsam? sormam, abdülkerim deyiverir de üzülürüm. "

-saatlerin tıkırtısı.

yoksa siz hala oğuz atay?

anayurt oteli kitabıyla tanıdığım ve çok sevdiğim yazarlardan biri. kitabı o kadar sıradan fakat bir o kadar da farklı biçimde yazarak temel eserler arasına giren kitabı ve karakteri zebercet..

anayurt otelini ilk okuduğumda neden bu kadar büyütüldüğünü hiç anlamamış ve incelemelerini okumuştum ondan sonra öyle bir sosyolojik aydınlanma yaşadım ki yazara hayran kaldım.

“huzurunu yaşadığı günde bulamayan insana kurtuluş yoktu.”

işte bu cümlesiyle hayatımı aydınlatmış yazardır.

zebercet diye bir karakteri vardır anayurt oteli'nde. hafızaya işleyen, senelerce etkisi sürecek karanlık bir karakterdir.

çok değişik adam .

"1839'da konak olarak inşa edildi.1923'te otele çevrildi.sahibi akrabadır.istanbul'da oturur."

türk yazar.

yıllar önce doğan hızlan'ın trt'de yapmış olduğu programa katıldığı video görüntüsünde, romanından uyarlanan anayurt oteli filmiyle ilgili, filmde zebercet karakterinin romandaki geçmişinin filmde yer almadığından, konunun muallakta kaldığından ve tamamen romanı yansıtmadığı konusunda ufak bir eleştiride bulunmuş yazardır. nihayetinde, yazarlar eserlerini yönetmenlere devrettiklerinde artık o eser ve kahramanlar yönetmenin nüfusuna geçmiş , edebiyatçının nüfusundan çıkmış sayılırlar . zira artık romanda okunan değil, sinemada seyredilen zebercet karakteri geçerli sayılmaktadır.

aylak adam da kendimi bulduğum. tam olarak karmaşadan oluşan yazarlarımızdan.

aylak adam için konuşacak olursak kendisi müthiş bir eser. bir çok insan okurken karakterler ve mekan konusu takip edemedikleri için yarım bırakmış veya zor bitirmişler.
okurken kendimi gördüğüm için benim açımdan zor olmadı açıkçası.

anayurt oteliyse bambaşka bir eser. anlatımı sayesinde sonda ipte sallanan kişinin arkasından yaklaşıp yüzünü -anlatımın gücünden kaynaklanan karakterle bütünleşme dediğimiz hadise - kendime çevirdiğimde kendimi görmüşcesine irkildim. konudan bağımsız bu adamın hissettirdikleri benim için çok önemli. her okuduğum parçada kendimi anlamaya çalışırım.

tüm eserlerin hissiyatı benzer şeyler uyandırır bende o yüzden daha fazla uzatmak istemiyorum.

ruhuma çok yakın görürüm kendisini. çok daha fazla cümlesini ve anlatısını okumak isterdim.
şimdi karşımda görsem başımı omzuna yaslarım öylesine sevgi beslerim kendisine. toprağı bol ruhu şad olsun.

syf. 53
anayurt oteli

yeni açılan istanbul-izmir otobanında izmir'e gelmeden gördüğüm hacırahmanlı yazan tabelayla kendisini andığım yazar. iki büyük eseri var. ikisi de birbirinden değerli. 50'lerin ikinci yarısı türk sineması için olduğu kadar edebiyatı için de çok verimli bir dönemdi. atılgan'ın aylak adam'ı bu döneme aitti. anayurt oteli ise 1973 senesinde yayınlanmasına rağmen, 60 ihtilali sonrasında pençesine düşülen ideolojik sanat yapıcılığından azade, 50'lerin ikinci yarısı ve 27 mayıs'ın hemen sonrası özgürlük döneminin devamı sayılabilecek, bireysel bir romandı.