zaman tüneli
posetindagame
poşet solcu bir babanın oğlu. 1980 darbesinde içerde işkence görmüş ama çözülmemiş bir babanın oğlu.
1980 darbesinin dayağını 2000 yılında, 6 yaşındayken banyoda hortumla yemiş. yerken babacım ne olur vurma diye ağlamış. 1 yıl sonra aynı dayağı yerken, sessizce ağlıyormuş. baba ona adam satmama travmasını yüklemiş. baba onu arabanın arkasına bağlamış koşturmuş kara harp okuluna hazırlarken. ele iyi olan bana içeri kötü olmuş.
baba bir akşam gaflete düşmüş, anneye el kaldırmış.
poşet babanın yakasına yapışıp vurmuş kafayı. baba paket olmuş yere yatıp. şimdi mezardan çıksa aynı şeyi yapsa yine aynı cevabı verirmiş poşet. anasına sövmüş babasının bir de üzerine.
bu hikayeyi neden yazdın diye sorarlar adama. ben hayatımda adam satamadım. iş yerinde, arkadaşlık ilişkilerinde vs. beni hep salak bildiler. hikayenin sonunda aaa öyle değilmiş dediler. 1’i 5 gösterdi insanlar. ben de 5 değilim ama 3’ü 1 göstereyim dedim. insanlar 1’e gelsin dedim. gerisini çözeriz allah sağlık verdikten sonra.
şimdi bu gece rahmetli babacığımın bana verdiği travmadan kurtuluyoruz. ben babamdan razıyım. tuttuğunu koparan bir evlat yetiştirdi. yöntemi yanlıştı. ama şu adam okumama travması beni çok kötü hallere soktu.
bu gece tedavi olalım bakalım insanları hasta etmek ve ikili ilişkilerini bozmak adına..
1980 darbesinin dayağını 2000 yılında, 6 yaşındayken banyoda hortumla yemiş. yerken babacım ne olur vurma diye ağlamış. 1 yıl sonra aynı dayağı yerken, sessizce ağlıyormuş. baba ona adam satmama travmasını yüklemiş. baba onu arabanın arkasına bağlamış koşturmuş kara harp okuluna hazırlarken. ele iyi olan bana içeri kötü olmuş.
baba bir akşam gaflete düşmüş, anneye el kaldırmış.
poşet babanın yakasına yapışıp vurmuş kafayı. baba paket olmuş yere yatıp. şimdi mezardan çıksa aynı şeyi yapsa yine aynı cevabı verirmiş poşet. anasına sövmüş babasının bir de üzerine.
bu hikayeyi neden yazdın diye sorarlar adama. ben hayatımda adam satamadım. iş yerinde, arkadaşlık ilişkilerinde vs. beni hep salak bildiler. hikayenin sonunda aaa öyle değilmiş dediler. 1’i 5 gösterdi insanlar. ben de 5 değilim ama 3’ü 1 göstereyim dedim. insanlar 1’e gelsin dedim. gerisini çözeriz allah sağlık verdikten sonra.
şimdi bu gece rahmetli babacığımın bana verdiği travmadan kurtuluyoruz. ben babamdan razıyım. tuttuğunu koparan bir evlat yetiştirdi. yöntemi yanlıştı. ama şu adam okumama travması beni çok kötü hallere soktu.
bu gece tedavi olalım bakalım insanları hasta etmek ve ikili ilişkilerini bozmak adına..
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
belki iyi biridir ama kendisini hiç sevmem.
çok özür dilerim, belki gerçekten iyi birisindir lakin patavatsız biriyim, gönlüm aklım ve dilim birdir.
çok özür dilerim, belki gerçekten iyi birisindir lakin patavatsız biriyim, gönlüm aklım ve dilim birdir.
devamını gör...
normal sözlük'ün adı normal sözlük olmasa olacağı şey
(bkz: su testis-i)
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
komşulara bu gece evde çalışıcam, gürültüyü idare edin dedim, şimdi hep beraber bad omens dinliyoruz
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
devamını gör...
hayatın sıkıcı olmamasını sağlamak
sıkıcı bir hayat seçmemek.
devamını gör...
normal sözlük'ün adı normal sözlük olmasa olacağı şey
(bkz: kafa sözlük)
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
devamını gör...
tanga giyen kadın ile içlik giyen erkek ilişkisi
tanga giyen erkek ile içlik giyen kadın ilişkisinden daha uyumlu olacağını düşündüğüm ilişki türüdür.
ne dertler varmış bee… allah başka dert vermesin.
ne dertler varmış bee… allah başka dert vermesin.
devamını gör...
çok pis torpil döndüğü düşünülen yerler
herhangi bir okulda, herhangi bir yetenek sınavı
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
devamını gör...
hayatın sıkıcı olmamasını sağlamak
insan ölülere özenirmi tövbe estağfurullah özeniyor o kadar sıkıcı geliyor hayat. ahir zaman alameti. ben hepsinin bedelini ödedim. sevginin bile bedeli var bu dünyada. yusuf'u babası sevmiş kuyuya atmışlar, züleyha sevmiş zindana atmışlar. hayatta insanın borcuda alacağıda kalmadı mı ne yaparsan yap hayatın sıkıcılığından kurtulamazsın. yoruyor insanı abi inanın yüzyıl öncesi onca çağdışılığın geriliğin içinde insanın daha mutlu olduğuna eminim. çünkü kralın sarayında hergün bayram ama sen ben gibiler küçük dünyalarda mutlu mesut yaşıyordu. daha çok uzak değil çocukluğumda bir nebze öyle. son çeyrek asır iyice b.ka sardı. ne bileyim standartların dışına çıkmakta o kadar cazip değilmiş. bir kere yarına olmazsa olmaz bir işin olacak. bitirdiğinde rahatladığın mutlu olduğun. ama her şey tamamsa parada dahil buna yeminle oturur ağlarsın. o yüzden yeri geldiğinde derdinide sev. kaygılarını yapman gerekenleri. zamanında ne hayaller kurardık şimdi ona bile zaman yok. zenginin parasını yiyemediği çağdayız. daha dur neler göreceğiz. onun için sıkmayın canınızı hayatınızın ve o hayatınızı güzelleştiren şeylerin kıymetini bilin.
devamını gör...
synecdoche new york
yapacağın filmi silkeyim charlie kaufman, ne beyin bıraktın ne de his bünyede. çok farklı bir deneyimdi bu film benim için. rahibin konuştuğu meşhur sahneden sonra bişiler anladığımı, anlayabildiğimi hissettim. 2 saatlik filmi teori kasıp, şöyle mi oluyo lan diyip anlamaya çalışmaktan dolayı 4 saatte falan bitirdik. 8 sezon got izlemiş adamım, 8 sezonda kasmadığım teorinin, noldu lan orda, noluyo lan şu an düşüncesinin 3 katını bu filmin 1.5 saatinde kastım, düşündüm.
yorucu, boğucu çarpıcı bi filmdi. kafamda filmle ve son yarım saati ile ilgili zibilyon tane düşünce var ama toparlamam çok zor. bu filmi bi kaç kez daha izleyip üzerine bir çok okuma yapmam lazım. başka bir pencere açtı zihnimde. ama yine de yapacağın filme sokayım kaufman.
edit: hoş vakit geçirmelik, komik ama düşündüren, being malkovich gibi kara mizah bi film öner dediğimizde bunu önerip, izledikten sonra duvara bön bön bakmamızı sağlayan chatgpt. senin de ağzına sıçayım, yargılanacaksın.
edit2: yeşil kaka nerde, noldu ona?
yorucu, boğucu çarpıcı bi filmdi. kafamda filmle ve son yarım saati ile ilgili zibilyon tane düşünce var ama toparlamam çok zor. bu filmi bi kaç kez daha izleyip üzerine bir çok okuma yapmam lazım. başka bir pencere açtı zihnimde. ama yine de yapacağın filme sokayım kaufman.
edit: hoş vakit geçirmelik, komik ama düşündüren, being malkovich gibi kara mizah bi film öner dediğimizde bunu önerip, izledikten sonra duvara bön bön bakmamızı sağlayan chatgpt. senin de ağzına sıçayım, yargılanacaksın.
edit2: yeşil kaka nerde, noldu ona?
devamını gör...
stanley
stanley'in, thermos'un, starbucks'ın ve bilumum markanın termosları çin'deki bir firmanın aynı fabrikasında ve aynı malzemelerle üretiliyor. ödediğiniz her fazla kuruşu kişisrl tatmin için ödüyorsunuz.
devamını gör...
çok pis torpil döndüğü düşünülen yerler
tüm kamu kurumları
kamu ihalelerine katılan firmalar
nielsen araştırma şirketi
kamu ihalelerine katılan firmalar
nielsen araştırma şirketi
devamını gör...
albüm kapakları elemanları tarafından kotarılan gruplar
çok sevdiğim prog metal, spesifik olaraksa progressive power metal gruplarından biri olan pagan's mind'ın albüm kapaklarını da şahane vokalistleri nils k. rue yapıyor. en sevdiğim prog metal albümlerinden biri olan celestial entrance (2002) albümlerinin kapağı da kendisinin elinden çıkma mesela. logo mogo, booklet dizaynı falan... bu işleri komple kendisi yapmış hatta. etkilenmemek mümkün değil. grubun ve albümün başlığını açmamışım henüz ancak bu albümden through osiris' eyes parçasının başlığını açmıştım galiba.

sıra dışı ve harika grup voivod'un kapaklarını davulcuları michel "away" langevin kotarıyor ve nefis işler çıkartıyor ortaya. işte favorilerimden bir tanesi [synchro anarchy]:

sıra dışı ve harika grup voivod'un kapaklarını davulcuları michel "away" langevin kotarıyor ve nefis işler çıkartıyor ortaya. işte favorilerimden bir tanesi [synchro anarchy]:
devamını gör...
bunu asla yapmam dediğin şey
asla asla demem.
devamını gör...

