zaman tüneli

sık olarak erkekler arasında kavga çıkartan tip olarak tanımlanabilir diyelim sevgilisi var ama ondan hoşlanan birine “sevgilim var” demiyor varsa yok diyor yoksa umut verecek davranışlar yapıyor ama “yakın arkadaşız kardeşiz” de demiyor ama çelişkili davranıyor. bir flört sinyali veriyor bir kaçıyor vs. bir başka örnek şöyle yapıyor birisiyle sevgili ama diğeriyle flört ediyor sonra flört edeni sevgilisine şikayet ediyor kavga çıkıyor. kısaca dürüst olmayan art niyetli kızdır

naruto ile gocuk kopsunlar başlıktan. dm'den mi wp'den mi ordan yazışsınlar. mesaj-sohbet dengesi yürümüyor onlarınuzun yazıları yüzünden. biz yayıncılarla anlık dialog kuramazsak yayın anlamsızlaşıyor. kop kop klop

tembellik bence yapman gerektiğini bildiğin şeyi bilinçli olarak askıya almak. yani çalışmamak değil de sorumluluktan kaçmak. dinler de insanı tamamen edilgen bir varlık olarak kurmadığından (işte irade sahibi, yaptığından/yapmadığından mesul) günah sayılıyordur herhalde. yani sorumluluğu kadere paslayıp pasif şekilde durduğun için.
hristiyanlıkta da acedia deniyordu yanlış hatırlamıyorsam. kayıtsızlık, ilgisizlik hali, üşengeçlik değil de.

bari batilfiyd iki bin kırk iki oynayayım.

tembellik nedir.
görevlerini yerine getirmeyen mi?
görevi olmayan birisinin görev edinmemesi mi?

gocuk arkadaşım bence biraz islam tarihi oku ehehe

kendi silahı ile vurayım.

mezheplerin oluşması meselesi veya şeyhülislam meselesi; ahlak ve kültür gibi şeylerin coğrafyadan coğrafyaya değişmesinden dolayı, aslında özünde arap ahlakı ve kültürünü kutsama olan islam dininin çaresizce öbür toplumlara uyarlanma çabasıdır. kuran yetmeyince hadis uydur, uydur uydur ipe diz. bu beni ilgilendirmiyor, müslümanların meselesi. onlar kıvransın. bana ne?

semavi dinlerin imanlıları bile günah kavramını algılamak konusunda aciz zaten. öyle yok mezhebe göre, kişiye göre değişiyormuş. yok ya.

7 günaha gelmeden önce semavi dinlerin günah perspektifini algılamak lazım, o sebeple; olay tamamen elma hikayesinde. aslında günah diye bir şey yok.

cennet neresidir? yasağın olmadığı yer. cehennem neresi? her şeyin yasak olduğu yer. yasağın bilgisini alarak insan kendisi yasaklayıcı olarak, yani kendisini bir nevi tanrı yerine koyarak kendisini yasağa, yani cehenneme mahkum etmiştir. hala da devam ediyorlar.

aslında en doğrusunu tanrı bilebilir diyip geçeceklerine; kendilerini tanrı yerine koyarak, her şeyi tanrıdan iyi bildiklerini sanarak kendi cehennemlerini oluşturuyor salaklar.

artıyor.

bu adam kimi istiyorsa alın. bu adam amatör takımdaki topçuyu bile istiyorsa alın, zira bu adamın bir bildiği vardır.

galatasaray'ın bu sezonki muhteşem kadrosunun mimarıdır.

film, freudyen okumayla türk sineması'ndaki id-ego-süper ego formülasyonunu en net biçimde işleyen alegorilerden birisine sahiptir.

zagor id yani ilkel dürtüyü temsil eder. vicdansız ve saf kötülüğün sembolü olarak görülür. kötülüğü filtresizdir. uğur'a sahiptir ama onu sevdiğine dair bir emare göremeyiz. uğur'u aşağılar. buna rağmen terk etmez. vurup kırdığı hatta cinayet işlediğinde bunu bir nedene dayalı olarak yaptım demez. bu nedenle ahlakla bağı olmayan salt kaba güçtür. kazananların ahlakının egemen olduğu sert bir toplumun yansımasıdır.

bekir-ego: arafta bir karakterdir. kendisini sorgular ve yaptığı hataların farkındadır. üst aşamaya, yani uğur'a ulaşmak ister ama onu elde edemez. asla edemeyeceğini de bilir. buna rağmen pervane misali uğur'u yani süper ego'yu arzular. uğur onun tüm zaaflarının kristalize olduğu bir zirve noktası, ufuk çizgisidir.

uğur-süper ego : tercihleri bilinçlidir ve sonuçlarına katlanır. kendisini cezalandıran, acıyı yaşayan bir figürdür. iyiymiş gibi gözüken bekir'i reddeder. çünkü bekir, onun sahip olunma arzusunu tatmin edecek, itaat etme hissini doyuracak bir karakter değildir. uğur, bekir'den çok daha güçlü ve mantıklıdır. bağlanacağı korku ve arzu figürünü, zagor'da bulmuştur. zagor'a ait olmak için yıktığı ahlaki bariyerlerden ötürü, toplumun saygı duyduğu, cemiyetin bir parçası olma rolünü de dışlar. ne düzgün bir anne, ne de iyi bir eş olabilmiştir. bu konudaki umutsuz girişimleri de işe yaramamış, bir jiroskobun mili gibi hep aynı noktaya yani zagor'a rücu etmiştir.

devre arası gs bu adamla yola çıksa süper olur yoksa topuğuna sıkmak olur çünkü adam süper kadro kuruyor

#3827210

"hah anladı" aahahahaha
:d
buna da kahkaha attım.
çok kibirlisin be reyiz.

ben olsam okumam.

oyundan çıktım ya.

oyun zevkimi baltalamayazsınız aksine oyun zevkini arttırıyorsunuz.
iyi ki varsınız.

zaten saveler gidince canım sıkıldı.
siz olmasanız daha çok sinirlenirdim. ehehe.

s..kerler söylemini severler diye okuyunca güldüm bu arada.
_____________________
#3827210
"günah semavi dinlerin kavramıdır ve kişiden kişiye değişmez."

eh yuh.
günah kavramı semavi dinler haricinde de öncesinde de var.
"semavi dinleri öğrende gel"
salla semavi dinleri şöyle islam tarihine baktığında çıkan o kadar mezhebin farklı açısı ne olacak.
:d
sünni mezheplere göre namaz kılmayanların konumu bile çelişkili.
hayır değil deme şimdi bak! zaten savelerim gitti!

ahaha tamam kendimi hazır hissettiğimde okuyacağım tanımı coup

kaliteli bir yayın oldu, iyi geceler diliyorum

hah. bak. biraz anladı; evet, günah başka şey, suç başka şey. içki içmek günah ama suç değil.

suç toplumdan topluma değişebilir ama günah dinden dine değişebilir mesela. ama bir dinin günahı asla kişiden kişiye değişmez. çünkü o semavi tanrıdan geliyordur.

iman edenlerin günahları işlemek için kitapları kafalarına göre yorumlamaları beni ilgilendirmiyor. kitapta yazan belli.

günah semavi dinlerin kavramıdır ve kişiden kişiye değişmez.

ahlakın toplumdan topluma değişmesi de arap dininin türk toplumunun ahlak standartlarına uyumsuz olması sebebiyle günah, suç, ahlak, her şey bu şekilde birbirine karışıyor. kafa karışıklığı bundan işte. onu anlatıyorum.

yarım yamalak yazmamın sebebi cyberpunk 2077'dir
bir yerde saklanma yeri var, çıktım
saveler gitmiş.

s...rler günah bu!
haram ulan o kadar emeğe!
zaten senin yüzünden doğru düzgün yazamadım allahsız sayberpank!
ulan saklanma mekaniği oynayacaksam gider amnesia oynarım.
bu tarz oyunları sevmiyorum zorluyorsun sonra! sıkıldım sıkıldım ulan şerf...siz!
alllahından bul!
savelerim de gitti haram bu haram!

özellikle son beş günde balıkesir ve kocaeli’nde kendi kendine düşen insansız hava araçları gösteriyor ki türkiye bu konuda önce allah’a sonra da yerçekimine güvenmekte. elimizde yerçekimi gibi muazzam bir güç bulunduruyoruz. üstelik bu tamamen akp döneminde gerçekleşti. akp’den önce türkiye’de yer çekimi yoktu.

benim
ama çok özür dilerim
bana bunu siz yaptınız
beni aranıza alsaydınız zorba olmazdım
okulda erkeklerle top oynuyorum diye erkek fatma dediler
büyüdüm şimdi de kimse yanımda kalmadı
zorba olmaya sürüklenen çocuk...

tabanlarını vurarak koşarlar. kimse de dur evladım koşma, altımızdaki insanları rahatsız ediyorsun.. demez. çünkü çocuğun koşmasını engellemek çocuğun psikolojisini bozar onlara göre.
varsın alttakinin canı çıksın.