tutankamonun laneti yazar profili

tutankamonun laneti kapak fotoğrafı
tutankamonun laneti profil fotoğrafı
rozet
kendisi dondurmuş
karma: 13837 tanım: 824 başlık: 167 takipçi: 135
.

son tanımları | başucu eserleri


libido ve zeka ilişkisi

söz, fazla uzatmayacağım..*

sigmund freud'un ilk olarak cinsel dürtülerle ilişkilendirdiği ancak sonraki yazılarında insanın tüm içgüdüsel fizyolojik ve ruhsal enerjisini belirtmek için ortaya koyduğu bir kavram olan libido* ile zeka/entelektüellik seviyesinin ilişkisini ortaya koymaya çalıştığım bir tartışma başlığıdır. yeni fikirlere açığım.

yüksek libido ile yüksek zeka arasında pozitif korelasyon bulunduğuna dair veriler mevcutmuş ancak bu durum, bu kişilerin girdikleri ilişki sayıları ile alakalı değil, yanlış anlaşılmasın. bu da aslında zeka seviyesi arttıkça kişinin libidosunu başka işlere kanalize ettiğini düşündürüyor. örneğin; nicola tesla, isaac newton, henry cavendish... bilime yön vermiş bu manyak* insanlar adeta kaçmışlar kadınlardan.. hele leonardo da vinci kaçmış da kaçmış.. şöyle bir sözü var hatta: "üreme eylemi ve onunla alakalı herhangi bir şey çok iğrençtir.."

olay aslında cinsel isteksizlik değil bence. yüksek zeka ve entelektüellik seviyesi* ile meydana gelen kontrol gücündeki artmanın*, libido üzerindeki yönlendirici etkisi. bir de alınan karar sonrası sonunu hesap edebilme yeteneği gibi faktörler de bu karar mekanizmasını etkiliyor. yapılan bir çalışmada üniversite mezunlarının lise mezunlarına göre daha az sayıda partnere sahip oldukları gösterilmiş. çok partnerlilik sağlık ve toplum üzerinde yozlaşma yaratabildiğinden, bu kişiler bunu hesap edebiliyor.. yani; öyle ben çok partnere sahibim, coolum, açık ilişkiye açığım gibi cümleler pek de havalı gibi durmuyor..

neyse bu konu çok uzatılır. ben ana fikri verdiğime göre kaçabilirim.
devamını gör...

kuantum biyoloji

önce kısa bir tanım yapalım ve sonra birlikte yorumlayalım.*

kuantum biyoloji, kuantum mekaniği ve teorik kimyanın biyolojik mekanizmalarda rol oynayıp oynamadığını inceleyen bir uygulama alanıdır.

bir gün ateşin başında oturuyordum.* aklıma bir düşünce geliverdi. sürekli kuantum fiziğini duyuyorduk. kuantum, kuantum.. falcılara kadar inen bir terim olsa da, aslında yaşamın temelini anlamamızda, atom altı parçacıkların davranışlarını incelememizde bize ışık olan bir terimdir kuantum.* yüceltilmesi gerekir. peki biz, yani canlı hücrelerden oluşan bu büyük organizma da aslında atomlardan oluşuyoruz. e o zaman neden kuantum biyolojisi olmasın? hemen araştırdım. zaten araştırılmaya başlanmış bir konu olduğunu gördüm.*

atom altı parçacıklar farklı durumlarda farklı davranışlar sergiliyorsa (bkz: çift yarık deneyi), atomlardan oluşan hücrelerimize ve doğal olarak bize bunun yansıması nasıl olacak? nasıl oluyor? işte bu soruları inceler kuantum biyolojisi...

ben ile etiyopya'da yaşayan biri arasında bir etkileşim olabilir.. aslında 5 duyu ile algıladığımız bu dünyada göremediğimiz farklı şeyler de var ve bunu henüz bilememek ve belki de bilemeden ölmek en acısı olsa gerek..

kuantum biyolojisine kısa bir giriş yaptık.. eşsiz bir konu.. fazla uzatmamak adına burada keselim.. ben söz veriyorum.. daha derinlere ineceğiz burada..
devamını gör...

güne psikolojik bir tespit bırak

bir insan en çok neyden bahsediyorsa onda o eksiktir dediğim tespittir. örneğin; ne kadar adaletli olduğundan bahsediyorsa adaletsizdir, ne kadar inançlı olduğundan bahsediyorsa inançsızdır, ne kadar zeki olduğundan bahsediyorsa aptaldır..
devamını gör...

arkaik insan

carl gustav jung tarafından yazılan keşfedilmemiş benlik kitabında ele alınan bir kavramdır. arkaik kelime anlamıyla en eski olan, ilk olan, orijinal olan anlamına gelir.

arkaik insanlar (ilkel insanlar) olayların gizemli güçler tarafından meydana geldiğine inanırlardı.* olayları mantıksal çerçevede -en azından bize göre- ele almazlardı. olağan dışı her şey onları korkuturdu. örneğin; gecesinde köye yıldırım çarpması ve sabahında bir timsahın bir kadını yemesi uğursuzluk olarak adlandırılırdı. aslında o döneme göre*, ilkel insanlar, bizden daha mantıksız değillerdi. biz de bazı şeyleri normal ve tartışmasız kabul ederiz. örneğin; bilim. modern insana göre bilim sorgulanamaz otorite kabul edilir. aslında bilim de modern insanın kutsalıdır ve arkaik bir insana göre bu mantıksızdır.

aslında, onların iyisi en az bizim iyimiz kadar iyi, kötüsü en az bizim kötümüz kadar kötüdür. onlar bizden ne mantıklı ne de mantıksızdır. doğrunun veya yanlışın görünme biçimleri değişiktir sadece.

yalnızca, yaşama ilişkin temel kabullerimiz farklıdır. bence, kimse kimseden ne alçak ne de üstündür. insanı insan yapan da geniş gönlüdür.
devamını gör...

varoluş sancısı çektiği halde insanın bu dünyadan gitmek istememesinin sebebi

mümkün olan durumdur. şöyle ki;

sigmund freud tarafından ele alınan bir kavram var: tekinsizlik.* freud, bu ruh halini dehşet verici olarak tanımlamış. genel olarak, zihinsel belirsizlik ve yabancılaşma hissi olarak tarif edebiliriz tekinsizliği. aslında ölüm de bu yüzden korku vericidir, düşünebilenler için. sonu belirsizdir, nasıl olacağı belirsizdir gibi gibi..

hatta william sheakspeare, şöyle der*: tüm kötülüklere, belirsizliklere nasıl katlanır insan? ölümden sonraki bir şeyden korkmasa, o bilinmez dünya ürkütmese yüreğini..

bilimsel ve edebi açıdan bu şekilde irdelenebilir. benim açımdan ise, daha görülecek çok yer, keşfedilecek çok şarkı ve yardım edecek çok insan var!
devamını gör...

lou andreas-salome

st petersburg doğumlu, ailesi sefarad yahudilerinden olan ve femme fatale olarak nitelendirebileceğimiz bir psikanalist ve yazar. sigmund freud*, paul rée, rainer maria rilke ve friedrich nietzsche* ile olan ilişkileri ile sürekli gündeme gelse de aslında, bize onu tanıtan bu durum değil, o dönemde bile hayatını kendi ideal durumuna göre yaşama cesaretini göstermesiydi. salome'a göre sevgi, arkadaşlığın alt sıralarındaydı; arkadaşlık, sevgiye ve daha da kötüsü cinselliğe dönüşerek yok olma riskinden korunmalıydı, çünkü bedensel tutkudan ruhsal sempatiye giden yol yoktu, ama ikinciden birinciye gidilebilirdi.

17 yaşındayken kendinden oldukça büyük yaşta olan papaz heinrich gillot ile tanışır. entelektüel bir birliktelik yaşarlar ve ondan felsefe ve edebiyata dair çok şey öğrenir. zaten salome'un ilişkilerinde cinsellik yoktur. nietzsche ile 8 ay süren bir birliktelikleri olur ve birliktelik nietzsche'nin yapacağı evlenme teklifi ile son bulur.* rée ile ayrıldıktan sonra carl andreas ile evlenirler. ancak andreas'ya da sadakat göstermez ve flörtlerine devam eder, evlidir ama hiç kimseyle cinsel ilişki yaşamaz. taa ki rilke'yle karşılaşana kadar.

işte rilke ile aralarında geçen şiirler:

benim işaretim ve habercim ol
ve yaşamımı şenliğe dönüştür.
rilke'den salome'a

kıyamete kadar olmak, düşünmek yaşamak
tut beni sımsıkı kollarında!
verecek başka bir mutluluğun yoksa
acılarını ver bana..
salome'dan rilke'ye

gözlerimi çıkar, seni görebilirim
kulaklarımı tıka, seni duyabilirim
ayaklarım olmadan sana kadar yürüyebilirim
dudaklarım olmadan bile seni çağırabilirim
kollarımı kes, seni tutabilirim
bir el gibi yüreğimle kalbimi çıkar al, beynim çarpar
eğer beynimi ateşe verirsen
seni kanımda taşırım
rilke'den salome'a
devamını gör...

filtre kahve

mide problemlerimden dolayı vücudumu mahrum bırakmak zorunda kaldığım orgazmik dünyevi nimetlerden biridir. önceleri her gün birkaç fincan içerken artık ayda bir içiyorum ki yine de sonuçlarına katlanıyorum. gelin sizinle iyi bir filtre kahve nasıl yapılır onu biraz konuşalım.*

bu yazı, kahve makinesi olmayanlar içindir ve ciddi bir yoksunluk anında yazılmaktadır...*

öncelikle, kahve çok kolay bayatlar. hele ki öğütülmüş ise ömrü çok daha kısadır. o yüzden mümkün olduğunca az miktarda almaya özen göstermelisiniz.* mümkün ise, hepimizin bildiği o meşhur kahve zincirinden de almamalısınız. gerçi birçoğu aynı ama "o" cidden çok kötü. eğer butik bir kahveci biliyorsanız oradan alabilirsiniz. bir de kağıt filtreye ihtiyacınız olacak. ilk olarak kahvenin döküleceği cam kabı* sıcak su ile çalkalıyoruz ki sıcak kahve soğuk yüzeyle birden temas etmesin. kağıt filtremizi de sıcak su ile şöyle bir temas ettiriyoruz ki kahvemize kağıt kokusu geçmesin. kahvemizin paketini açıyoruz, şöyle deriiiin bir içimize çekiyoruz.* kahveyi filtreye koyuyoruz. üstüne sıcak su ekleyeceğiz fakat su kaynama noktasında olmasın. kaynadıktan sonra bir miktar bekleyin. kahvenin üzerine çok yavaş dökmeye başlıyoruz. kahve çamur haline geldiğinde hızı biraz daha arttırabiliriz. ama yine de yavaş olacak tabi.* işlem tamamlandığında kahvenizi içeceğiniz kupayı da sıcak sudan geçiriyoruz. ve kahvemizi kupa ile buluşturuyoruz.

keyifli içmeler...

ekleme: su kalitesine değinmemişiz ki çok önemli. musluk suyu değil, içme suyu kullanmalısınız.
devamını gör...

satanas sum et nihil humanum a me alienum puto

fyodor mihayloviç dostoyevski'nin karamazov kardeşler eserinde geçen latince söz. şeytan benim ve insana ait hiçbir şeyi kendime yabancı bulmuyorum veya şeytana ait hiçbir şey insana yabancı değildir şeklinde çevrilebilir.

insana yine bir insan zarar verir. insan kötülüğe meyillidir. bu zarar verici mekanizma bazen başka bir insan olur, bazen de bizzat kendimiz oluruz; kendi kendimizi içten içe yer bitiririz. içimizde hem iyiliği hem de kötülüğü barındırırız. kimi zaman bu iki kutuptan biri baskın çıkar. hangi kutbu beslersek o daha da zapt edilemez bir konuma gelir. içimizde, her zaman iyinin ve kötünün savaşı olacaktır.

işte! insan olmak budur; bu savaşı verebilmek. yaşamanın gayesidir belki de, iyi olanı gün yüzüne çıkarabilmek.
devamını gör...

her şeyi allah’a bağlayan insan

geçmişin, geleceğin ve şimdinin sahibi olarak gördüğü eşi ve benzeri olmayan olarak inandığı bir varlığa her şeyi bağlayan insandır. şöyle düşünebiliriz.

bir dere var. durmadan akıyor.* üstünde taşlar var*, rastgele yerleştirilmişler. hangi taşa basacağın senin iraden dahilindedir.* ama oraya türlü türlü taşlar da önceden koyulmuştur. yaptığımız ve başımıza gelenler aslında bizim seçimlerimizin sonucudur. ne diyor: "başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki allah birçoğunu da bağışlar." (şura 30)
devamını gör...

başparmak

modern insanın en büyük hazinesi. bize kalan eşsiz bir miras.

ilkel yaşamdan bu yana, bizi diğer hayvanlardan ayıran en önemli şeyimiz olan aklımızın bize sunduğu buluşları baş parmak sayesinde yaptık. soruyorsunuz şimdi baş parmak sadece bizde yok ki diye. evet haklsınız, baş parmak sadece bizde yok. diğer primatlarda da var. örneğin; maymunlar da baş parmağa sahip fakat onların baş parmak dışındaki diğer parmakları daha uzun ve daha işlevsel*. ancak insanın sahip olduğu baş parmak hareket kabiliyeti ile eşsiz bir anatomik yapı. nesneleri daha etkili tutmamızı, daha iyi manipule etmemizi sağlarak hem ince hem de kaba motor becerilerimizi etkilemiştir.
devamını gör...

olası bir nükleer savaştan sağ çıkma rehberi

işbu tanım, olası bir nükleer saldırıdan muhtemel korunma yollarını içeren tanımdır. ara ara yıldızlara eğlenceli olsun diye kendi yorumlarımı katmaya çalıştım. hadi gelin göz atalım..*

nükleer savaş başlığı ya bir füzenin ucuna takılarak ya da uçaktan bomba olarak atılır. nükleer başlığın bir füzenin ucuna takıldığını varsayalım. füzenin rampadan ayrılıp hedefe varma süresi yaklaşık 16 dakika. füze yola çıkar çıkmaz, nato'nun radarları tarafından tipi, yönü ve olası hedefi ilk 4 dakikada belirlenmiş olacak. türkiye olarak biz de nato'da olduğumuzdan bunu bilebileceğiz. ama devlet bilecek değil mi? peki biz, yani sıradan halk.. biz ne yapacağız? işbu tanım bunun için girilmektedir.*

füze yola çıktıktan 4 dk sonra devletin haberi oluyor dedik. geriye kaldı 12 dk. bu 12 dk içerisinde acil durum otomasyon sistemi devreye giriyor ve tüm televizyon ve radyo sistemleri halka haber veriyor. sığınaklara gidin.! ve sirenler çalmaya başlıyor.* tabi eğer tüm bu yayınları gördüysek, hiç görmeyenlere göre biraz daha şanslı sayıldığımızı söyleyebiliriz.*

bu durumda ne yapacağız, çok kısaca bahsedelim.

1. gidecek yerinizi şimdiden kafanızda belirleyin. bir sığınak* belirleyin kendinize. bu sizi patlamadan, ısıdan ve radyasyondan kısmen de olsa koruyacak bir yer olmalı.*

2. aileniz ya da dostlarınız sığınağa inerken siz de evde yemek ve içmek niyetine ne varsa bir poşete doldurmaya başlıyorsunuz. çünkü muhtemelen o sığınakta haftalarca kalacaksınız. burada önemli nokta size enerji verecek besinlerin olması. snickers öneriliyor bu konuda. küçüktür ama işlevi büyüktür.* özellikle konserve ve kapalı yiyecekler olması, radyoaktif tozdan korunmak için önemli.

3. iletişim şebekeleri patlayacağından bir radyonuz olsa fena olmaz. ayrıca ışık sağlayan bir el lambası oldukça önemli. eh biraz da pil doğal olarak.

4. evde değilseniz ne yapacaksınız? bulabildiğimiz su kanalı, kanalizasyon gibi koruyucu kapalı alan bulup sığınacağız artık. açık alanda kalmamaya çalışmalıyız.

5. saklandık. 12 dk sonra önce gözleri kör eden beyaz bir ışık gelecek. gama ışığı bombardımanına maruz kaldık. hadi hayırlısı. bu bomba patladı anlamına geliyor. gözlerimizi kapatıyoruz ve ışığa bakmıyoruz. *

6. peki bomba sizin ne kadar uzağınızda patladı? sayıyoruz efendim. örneğin; ışığın başlamasından sonra patlamanın sesi 24 saniyede geldiyse bombanın düştüğü yere 8km uzakta oluyoruz. sonrası şu şekilde hesaplanmış: her 24 saniyede bir 8 km uzakta patlamış oluyor bomba. 47 saniye sürdüyse 16 km uzakta yani.

eğer ölmediysek, patlama yerini de kafamızda az buçuk belirledik. muhtemelen önemli bir askeri üsse atıldı bomba.

7. patlama yerine 8 km'den uzaksak eh bir miktar hayatta kalma şansımız var. ışık ve blast dalgaları saklandığımız yerden bile üzerimizden geçecek. ortam radyasyon kaynamaya başladı.* ağmızı, yüzümüzü, açıkta kalan tüm vücudumuzu kapamamız gerek. etraf radyoaktif toz ve toprak kaynıyor. bunları solumamız, bunların cildimize yapışması büyük tehdit. su ve sabunun radyoaktif maddeleri temizleme gibi bir özelliği varmış. her yerimizi yıkıyoruz. ayrıca sığınağa hava girişlerini kapadık, ne dedik radyoaktif tozdan kaçmamız lazım.

8. su ve yiyecek malumunuz sınırlı. etrafımızda güvenilir insanlar olması çok önemli. çünkü ileride kan çıkabilir. ortamı bozan ortamdan uzaklaştırılır.* hayatta kalmaya çalışıyoruz sonuçta. su için hayatta kalma minimum miktarı 10 günlük 3 litre'dir.

9. arabamız varsa çalıştığını kontrol etmemiz lazım, ivedilikle. ölene kadar sığınakta kalamayız. ülkenin güvenli yerlerine bir şekilde kaçmamız gerekecek. bombanın ağırlığına göre güvenlik mesafesi değişiyor. örneğin; 1 megatonluk bir bombanın tam güvenlik çapı 450-500 km kadar. ona göre. ama her yer trafik, her yer cehennem gibi olmuş. yapacak bir şey yok. hayatta kalmak için ne gerekiyorsa yapacağız. muhtemelen devlet, bu durumda halkı bir şekilde yönlendirecek personeli belirlemiştir.

10. araba yok diyelim. 2 hafta sığınakta kalmamız lazım. rasyasyondan korunmak en önemlisi. zaten onunda enerjisi zaman geçtikçe azalacak. ama azalan başka şeyler de var. su, yiyecek, sabır.. ha bir de nereye tuvalet yapacağız?* tabi ki tavalete gidemiyoruz. çöp torbası çok önemli bu yüzden. torbaya yapıp ağzını sıkıca kapatıp en köşede bir yerde onu tutmamız lazım.

11. evimize çıkıp kalan yiyecekleri almamız gerekebilir. elektrik olmadığı için dolaptaki şeyler muhtemelen bozuldu. o yüzden konserve falan ne bulursak almamız gerekiyor. belki muz olabilir. kalın kabuklu yiyecekler yani. yukarı çıkarken iyice kapanıp çıkacağız ve süremiz sadece 1 dk.*

sonrası sabırla beklemek. akıl sağlığını korumak da önemli. güçlü olmak bizim elimizde. umarım böyle bir şey hiçbir zaman yaşamayız ama jeopolitik olarak ilginç bir ülkede yaşıyoruz. bazı hayatta kalma durumlarına biraz aşina olmamız gerekiyor.

işbu tanım, buradan esinlenerek ve kaynakça olarak kullanılarak, olabildiğince özetlenerek yazılmıştır.
devamını gör...

kirpi kuramı

sigmund freud'un, arthur schopenhauer’den ilhamla oluşturduğu kuramdır. gelin biraz ayrıntılarına göz atalım. insan ilişkilerinin bir haritasını çıkaran freud’a göre, ilişki kurma kabiliyetleri açısından insanlar 4'e ayrılıyormuş. bu insanlar 4 çeşit kirpi ve 4 çeşit aşık olarak nitelendirilebilir.

(1) başka insanlara, onların vereceği acıları hissetmediği bir noktaya kadar yaklaşabilenler, (2) yüreği kanasa da ilişkilerini sürdüren ve acılara aldırmayanlar, (3) acılara dayanma gücü olmadığı için kendilerini geri çeken aşırı temkinliler ve son olarak (4) kendi kendine yetebilenler ve kimseye sıkıntı vermemek/çekmemek için yalnız yaşamayı tercih edenler.

psikanalizin babası sayılan freud'un bir kirpi takıntısı olduğu da söylenmekte. çalışma masasında bir kirpi biblosu bulunurmuş ve gözünü ondan hiç ayırmazmış. *

bu konudaki rivayet de şu şekildeymiş: seminer vermek üzere abd’ye giden freud yolculuk öncesinde şöyle bir espri yapmış: “amerika’ya giderken en büyük umudum, yolda su katılmamış vahşi bir kirpiye rastlamak ve ona ilişki kurmanın sırlarını öğretmek…” *

ayrıntılı edebi örneklerle zenginleştirmek için kaynak
devamını gör...

orgazm bağımlılığı

alkol ve uyuşturucu gibi bir bağımlılıktır. esir aldığı kişiyi hem psikolojik hem de fiziksel olarak zarara uğratabilir. bu bağlamda kurulan çeşitli topluluklar var. nofap bunlardan biri. nofap, erkekler adına reddit'te oluşturulmuş bir platform, bir harekettir. tebrik edilmesi gerekir. kaliteli gelecek kuşaklar ve ruhsal / fiziksel sağlıklı toplum oluşturmak için önemli olduğunu düşündüğüm bir harekettir. genel mantığı nopmo'dur. yani, no porno masturbation and orgasm'dır. bu terimler ile meydana gelen minimum efor ve kolayca zafere ulaşma hissiyatına rest çekmektir. nopmo, hem kadınlar hem de erkekler tarafından uygulanabilir. fakat, bu bağımlılık fizyolojik olarak da bakıldığında erkekler için daha ciddi bir problemdir.

gerçek hayatımızda "başarmak", belli bir çabalama ve hak edilmiş bir tatmin hissi ile birlikte meydana gelen bir kavramdır. yeni bir dil öğrenmeye çalıştığınızı düşünün. ilk başlar zor olacak, ciddi çabalamanız gerekecek. belki de tüm utangaçlığınızı bir kenara -zor da olsa- itmeniz ve o dili konuşan yeni insanlar ile tanışmanız gerekecek ki "başarıya" ulaşasınız. yine benzer bir şekilde bir kişiden hoşlandığınızı düşünüyorsunuz. onu elde edebilmek için türlü türlü yollar bulmanız; insani iletişim becerilerinizi bir şekilde geliştirmeniz gerekecek ki yine aynı şekilde "başarıya" ulaşasınız. tüm bunlar belli bir "çabalama" süreci gerektirir. süreç boyunca ve sürecin sonunda "gerçek" bir tatmin hissi belirecek ve "başarılı" olmanız dahilinde beyin bunu gerçek bir "mutluluk" olarak algılayacaktır.*

tüm bu zorlu başarı süreçlerini alt üst eden ve beyinde saniyelik "tatmin" hissi oluşturan ve bağımlılık boyutunda olursa eğer hayatınızı siz anlamadan cehenneme çeviren bir olgu var: orgazm.

orgazm ile gelen tatmin ve sadece dakikalar sürecek olan mutluluk hissi, beyinde kolay elde edilen başarı olarak algılanır ve salgılanan dopamin ile birlikte "bağımlılık" yolunda ciddi bir tehdit oluşturur. burada özellikle bağımlılığı tırnak içinde yazıyorum. oturun ve kendinizi dinleyin. yapmadığınızda kendinizi kötü hissediyor musunuz? aklınız sürekli onda mı? karşıt cinsleriniz ile tanışmaktan pek de keyif almıyor musunuz? ya da onlar sizden uzak mı duruyor?

bilimsel olarak kısaca irdeleyebiliriz. bir, beyin fazla ve gereksiz bulduğu glikoz kullanımından her zaman uzak durur ve evrimsel açıdan her zaman en kısa yoldan minimum enerji ve maksimum fayda prensibi ile çalışır. porno ve mastürbasyon yoluyla gelen minimum efor / zaman kullanımı sayesinde kadınlara yaklaşmıyor ya da gereksiz buluyor olabilirsiniz veya hayalinizdeki "ideal" olacağınız kişiye kadar bunu sürekli erteliyor olabilirsiniz. ikincisi, vücudumuzda fazla hormonlar ter yoluyla da atılır. bunu testosteron bağlamında ele alırsak, gereksiz yollar ile vücuttan uzaklaştırılmayan testosteron, ter bezleriyle birlikte havaya salınır ve bu, karşıt cinsinizi size çeker. insanız ama hayvanlarınız en nihayetinde.

kısaca, bu bağlamlardan baktığımızda, bağımlı olduğunuzu düşünüyor iseniz eğer, önce biraz irade kontrolü ve bu konuda açılmış çeşitli topluluklara katılabilir ve siz de bunu başaran herkes gibi yaşam kalitenizi arttırabilirsiniz. artan libido, faydalı işlere kanalize edildiği an işte o gerçek tatmin hissi oluşur ve iyi ki! dersiniz.

beyninizin ve dolayısıyla vücudunuzun kontrolü sizin elinizde. bunu hiçbir zaman unutmayın.

ben bu konuda yazmak istedim. bir kişiye bile faydası olursa bu iyi bir şeydir çünkü. sağlıklı nesiller ve kaliteli genler önemli.

reddit nofap community
reddit'te yorumlar
testosteron mekanizması ve atılımı
porno bağımlılığı hk türkçe bir yazı
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim