15 eylül 2021 beşiktaş borussia dortmund maçı

ben de maça hazırım.

hazır mıyız kartallar? ulan fena heyecanlandım 20 dakika kala!

vurduğun gol, yediğin ofsayt olsun kartalım!

bu şekilde beklediğim maçtır. en az bir puan kaparız buradan.

bir galatasaraylı olarak beşiktaş saflarında olacağım müsabakadır.

sırtımdan kanatlarım çıktı tam anlamıyla bir kartala dönüştüm. o sarı pipiyi evine göndereceğiz. nasıl tutacağız bilmiyorum ama yapacağız.

beşiktaşın maçı kazanması için önce orta sahayı kazanması lazım.

dönen topları toplaması lazım. geçiş hücumunu bir şekilde kesmesi lazım. sergen hocanın en çok kafa patlattığı konular bunlardır.

hayırlısı.. ne zaman bi maçta teslim olmayız, mücadele ederiz, kolay olmaz gibi laflar duysam maçı hep şöyle izlerken kendimi buluyorum:

beşiktaş iyi başladı. umarım güzel bir sonuçla kartal 3 puanı kapar.

not: musleraspor

beklediğimden çok daha iyi oynadığımız maç oluyor,nazar değmesin!
bir de pjanic sen nesin olm?!
zeka küpü,safi yetenek adam!
not : an itibariyle oynadığımız oyuna yakışmayan basit bir gol yedik, moral bozmak yook.

borussia dortmund un ilk atakta golü attığı maç.

garibanın yüzü gülür mü a**.

patates tarlasında oynanan maç.

en azından gol attık ve bir fark yedik bu beni umutlandırdı.

canın sağolsun kartalım .bu seviyede avrupa ile mücadele etmek çok zor artık. en azından ezilmedik , taş gibi top oynadık.

enseyi karartmayın! tecrübe kazanıyoruz!

canın sağ olsun beşiktaşım!

en azından 1 golümüz var demiştim... canımız sağ olsun, o 1 golü hediye ettiğin için teşekkürler montero...

bu beşiktaşın gruptan çıkma ihtimali var abi. en azından hırsla oynadılar ama çok top kaybı yapıldı. onun dışında başa baş bile denebilir.

kaybetmiş olsakta rakibe ezilmedik. züğürt tesellisi bu biliyorum ama kötü oynamadık.

posizyon bulduğumuz gibi posizyon da verdik.
atiba çok aksadı artık bu seviye için yetersiz.

welinton çok sakar nskala olmasa daha iyi.
salih oyunu toparladı, batshuayi 3 posizyonu gol yapamadı.

haland hayvan , hem defans hem hücum gerçekten çok ekstra oynadı.

yenilmek değil de şu seviyede fıkra gibi goller yedik ona yanarım.

üniversite durumundan ötürü dortmund taraftarı olduğum karşılaşma. ama yine de bjk kaybettiyse (genelde kaybediyo diye tümevarım yaptım, futboldan anlamam) isterseniz gidip kampuste maske altından sessizce küfredebilirim.

borussia dortmund bilerek gol atmadı herhalde kale dibine kadar gelip pas yaptı adamlar.

beşiktaş açısından çok da ensenin karartılmasına lüzum olmayan bir maç oldu. tabi bunu söylerken bazı noktaların da altını çizmek lazım. örneğin ben sergen hoca'nın maça başlama şeklini fazla cüretkar buldum. beşiktaş tabiri caizse tüm kurşunlarını ilk 20 dakika içerisinde boşalttı. tabi o ilk 20 dakika içerisinde batman yakaladığı pozisyonu gol yapsa şu an bambaşka şeyler konuşuyor olabilirdik lakin olmadı. tam da bu eforun üzerine acemice bir gol yiyince takım mental anlamda çöktü. ondan sonra ilk yarının sonuna kadar başı kesilmiş tavuk gibi koşturdu bizimkiler. ilk yarının uzatma dakikalarında ise dortmund ent melezi viking ile fişi çekti. evvela bu maçta vidanın olmaması çok büyük dezavantajdı. devler ligi arenasında savunma lideriniz olmadığında uygulayacak bir b planınız da yoksa, başınıza neler gelebileceği bu maçla ortaya çıkmış oldu. savunmanın vidaları resmen gevşemişti.

zaten sergen hocanın cüretkar ilk 20 dakikasını bu yüzden algılayamadım. sahada vida olsa bu başlangıcı bir nebze anlarım ama sizin savunma sertliğinizin ve savunma aklınızın bir numarası sahada yokken, böyle bir başlangıca kendi adıma anlam veremiyorum. artı larin'in bu seviyelerin adamı olmadığını da net görmüş olduk. türkiye ligi gibi düşük tempolu bir ligde iş yapmaya devam eder ama bu seviyelerde gölge adam modunda takılır. n'koudu'yu da gözlerim aramadı dersem yalan olur zira en azından adam eksiltebilen ve ekstra işler yapabilen bir oyuncu. bu iki oyuncunun yeniden takıma dönmesi ve şapkadan tavşan çıkarma potansiyeli olan alex'in de bunlara eklenmesi ile birlikte daha derli toplu bir beşiktaş izleriz diye düşünüyorum. tabi bunu şampiyonlar ligi için söylüyorum. yoksa türkiye liginde beşiktaş'ın temposuna yaklaşabilecek takım an itibarıyla yok. zaten türk futbolunun temel dramı da bu noktada saklı. ülkenin en tempolu takımı rakiple kora kor oynayabilmek için resmen kendini parçalamak zorunda kaldı. bakın yarın dortmund'un 5 attığı frankfurt'u fenerbahçe karşısında izleyeceğiz. dilerim ki, fenerbahçe o maçtan başarıyla çıkar ama onların temposunun bile fenerbahçe'yi bir hayli zorlaması kuvvetle muhtemel.

tüm bunlar özelinde hakeme bir parantez açmak lazım. adam resmen tempo yükseltici özelliklerle bezenmiş. bizim hakemler gibi zart zurt oyunu kesmiyor. bizim takımlarımızın ciddi anlamda en büyük düşmanlarından birisi hakemlerimizin maç yönetme şekli. zart düdük, zurt düdük olmadı yere yatan oyuncuya özel mangal piknik derken biz bu tempoları rüyamızda bile göremiyoruz. kendi liginde temposuz oynayınca da ciğerleri açmak biraz zaman alıyor *

hülasa; beşiktaş bu maçta puan alsa sürpriz olmazdı. ezilmeden bildiğini oynamaya çalıştı ama futbol aklı ve tempo noktasında her türlü eksik kaldı. ki bunu beşiktaş'ın %58 topla oynadığı 632 pas yaptığı bir maç için söylüyorum. bu seviyeler başka seviyeler ve en ufak hatayı kaldırmıyor. batman bunu aklının bir köşesine not etsin. sonraki maçlarda lazım olacak * sergen hoca da rakibe özel oyun planı işini bir düşünsün derim. belki iyi olur. kah o bizden daha iyi bilir bu işleri, vardır elbet bir bildiği ama bizde söylenmezsek olmaz. taraftarlık bunu gerektirir.

beşiktaş bu maçtaki oynayışıyla ümit verdi. zaten görmek istediğimiz tablo da bu. nitelikli bir takım. mücadeleci bir takım. bu oynayışının üstüne koyarsa gruptan bile çıkma şansı var.