2020'de çin'den sonra en çok büyüyen ülke olduk hani ölüp bitecektik

büyüme olayını tavşan gibi üreme anladı sanırım nebati. hayır en azından çinliler ürüyor, biz yokluktan onu da beceremediğimizden; dışardan takviye adam getiriyoruz.

liseliler bilmez, hatta artık üniversite mezunları dahi bilmez,
zamanının anavatan partisi ekonomi bakanları ekrem pakdemirli ve güneş taner trt'de ayrı ayrı çıkıp "uygulamaya çalıştığımız ekonomik hamleler tamamen başarısız oldu, milletimizden özür diliyorum" içerikli açıklamaları vardı.
trt arşivlerini iyi bir tarama imkanımız olsa bulunur emin olun.
tabii o zamanlar batanlar, tefeci fahişe evlatlarına borçlanıp iliği kemiği emilenler, banker kastelli modeli faiz vaadiyle parayı toplayıp kaçan hırsızlar yüzünden intihar edenler, bu ara gene kahraman ilan edilen cem uzan denen herifin ettikleri, demirel'in yeğeninin hortumladığı bankalar yüzünden hayatları bitenler de dahil olmak üzere günümüzdeki kadar olmasa bile büyük vurgunlar ve travmalar gördü bu güzel ülke.
tabii o zamanlar bu duruma izin veren ve benim memurum işini bilir ve halamın taşakları olsa amcam olurdu gibi güzide lafları literatüre kazandırmaktan başka bir başarısı olmayan tonton lakaplı turgut özal bunlara izin vermeseydi hiç olabilir miydi böyle bir şey?
elbette hayır.
yukarıda kısa bir özet halinde geçtiğim durumu günümüze uyarlayın bakalım ne çıkacak?...
bu ülkeyi, bu güzel coğrafyadaki bu muhteşem potansiyeli kurtaracak tek bir model vardır.
atatürk'ün kurduğu model.
yok ekonomik model değil, ülkenin kurulduğu yıllardaki anlayışı oturttuğumuz anda ekonomi zaten düzelecek.
yapabilecek babayiğit var mı???

hacı bir kilo beyaz peynir olmuş 150 tl si..... böyle büyümeyi afedersiniz

biraz önce depo doldurdum. fişini çerçeveletip asmayı düşünüyorum. altına da bu halk kahramanının açıklamasını yapıştırayım da sanat olsun.

yıkılmadık ama ayakta da değiliz. sürünüyoruz.

bu da yalandır:
statisticstimes.com/economy....

- binlerce küçük ve orta ölçekli işletme battı!

- sadece benim bulunduğum sektörde bile beş fabrika battı, diğer sektörleri de hesaba katarsak sanırım onlarca ve hatta yüzlerce fabrika ve üretim tesisleri kapandı!

- milyonlarca insan işsiz kaldı.

- ülkede çoğu insan asgari ücretle çalışıyor ve yine büyük çoğunluğu açlık sınırının altında yaşıyor!

türkiye’de durum bu nebati! peki sen hangi memleketten bahsediyorsun? yok büyümüş, yok uçmuş bla bla diye?

sanırım sen sadece akpli yancılara, yalakalara, torpillilere, hırsızlara, soytarılara bakarak “her şey çok güzel” sandın. onlar halk değil ki ulan onlar bildiğin parazit. yanlış yere bakıyorsun!

biri şuna olayın büyüme meselesi olmadığını anlatsın. ulan inşaat sektöründeki rantı sonsuza dek sürdürmek için din ayağına, faiz sebep enflasyon sonuç ayağına faizi düşük tutuyorsunuz. sırf rant devam etsin diye bu yüzden kur sürekli değer kaybediyor, hammadde maliyetleri iyice artıyor, bu yüzden önlenilemez bir enflasyon sürecini sürekli tetikliyorsunuz. en sonunda büyüme rakamı geldi mi bak büyüdük. e büyürsün tabii dahi çocuk, ürettiğin mal kuş yemi fiyatına düşünce ihracatın artar tabii. bunun karşılığında nelerden vazgeçtin sen onu bir zahmet açık açık anlatsana. neyse ki abimiz baya bir boşboğaz, geçen gün itiraf etti bu sistem sayesinde patronların daha zenginleşip, halkın daha fakirleştiğini. işte arkadaşlar ekonomi her gün düdükleniyor abimiz böyle açıklamalar yapıyor.

can havliyle başardığımızdır. fakirler ''ben göremedim gününü hayatın, genlerimi aktarayım da belki onlar görür gününü.'' diye nüfus olarak büyüdü. zenginler de fırsat bu fırsat diye paralarını büyüttü. kocuman olduk.

atilla yeşilada ve erdal sağlam isimli ekonomistler, ilk çeyrekte %7 büyüme olacak gibi dursa da son çeyrekte bunun %2 oranına kadar düşeceğini ve döviz ile enflasyonun artacağını söylüyor.

bizim gibi az gelişmiş ülkeler için büyüme her zaman iyi bir olay değildir. büyümenin kardeşi olan verilere bakmak gerekir. istihdam bu kadar düşmüş ve enflasyon bu kadar yüksekken can çekişerek ölen bir toplumun resmi görülür. şu soru sorulmalı. işsizlik bu denli büyümüş ve alım gücü düşmüşken büyümeden kimler faydalanıyor?

anlayacağınız öldüğümüz doğrudur. lakin henüz çoğumuz can çekişiyoruz. bizim de canımıza kirli salyalarıyla göz dikmişler. nasıl ölmedik diye şaşkınlar. öldürürken bir de üzerine küfür ediyorlar.

akp'liler için yaşamak = ölmemek

tribünlere oynamak mı bu yoksa gerçekten aptal bir güruh olarak mı görülüyoruz...
çin üreten ve üretimiyle büyüyen bir ülke biz neyi üretiyoruz bu aslında sorulması gereken bir soru
büyüyen bir ülke bu kadar dar boğaza mı girer kendi para birimi döviz karşısında bu kadar mı haysiyetini yitirir
garip bir deli ahmet ala

hangi ülke bu? galiba ben başka ülkede yaşıyorum yada bu beyanda bulunanlar hayal aleminde yaşıyor karar veremedim.

büyüme kavramı üzerinden yapılan manipülatif açıklama. hala sanılıyor ki kağıt üstünde büyümenin reel olarak bir anlamı var.

çin gibi yüksek teknoloji ürünleri satan bir ülkenin büyümesi ile bizim gibi bankadan aldığı kredi kartı ile temel gıda alarak toplam harcamayı borçla patlatan bir ülkenin aynı sayı ile büyümesinin değeri kıyaslanamaz.