7 şubat 2021 takvim gazetesi'nin alışveriş tavsiyeleri

kağıt israfı hakkında ne düşündüklerini merak ettiren gazete.

insanlar sanki bolluk içinde yaşıyor, bunlar da kalkmış tavsiye veriyor. devran döndüğünde neler yazacaklar çok merak ediyorum.

millet aç aç!

türk insanını aşağılar nitelikteki haber ekidir.

ne hallere düştük be...
tek kelimeyle rezalet.

eskiden kuponla bişiler verirlerdi, şimdi sadece akıl veriyorlar. oda akıllı olanlara hitap etmiyor gibi.

yahu bu kadar tantanaya ne gerek var, markete gidin ekmek ve makarna alın dönün yazsanız aynı şeydi.

faydalı bulduğum liste. yine de bunları uygulamak zor ben en iyisi cüzdanı evde bırakayım daha kesin çözüm olur.

ülke sanki 2. dünya savaşı yerle bir olmuş alman şehirleri avrupa şehirleri gibi.

türkiye'nin sorunu siyasetçiler değil.
siyasetçileri eleştirmek haksızlık, türkiye'nin en büyük ve tek bir sorunu var; seçmen sorunu.

hatırlayın...
20 yıl önce de aynı, 20 yıl sonra da aynı.
insanlar aç olduğunun farkında değil.
karın doyurmayı sağlıklı dengeli beslenme sanıyor. karnı doymadığının farkında bile değil.
din kimlik ideoloji sarmalında hangi parti rejim inanç kişi arkasından koşarsa koşsun sağcı solcu ateist dinci vb hepsi aynı.
pınar'ın sucuklarını tanıtmak için hazırlattığı reklam filmiyle ilgili reklam özdenetim kurulu (rök) ve üretici firmaya yapılan ‘‘çocuklarımız görüp istiyor ama alamıyoruz’’ başvuruları üzerine pınar, reklamın televizyonda çocukların göremeyeceği saat 22.00'den sonra gece kuşağında yayınlanmasına karar verdi.
www.hurriyet.com.tr/ekonomi...

ülkenin hatırı sayılır gazetesinde yayınlanan trajikomik olay.

türkiye ekonomisinin insan psikolojisini kullanarak, akılları zorlayan tavsiyeleri nelerdir in cevabı.

365 günün 302 günü "emekliye zam müjdesi" veren gazete(!)nin yeni icraatı.

link

bu kadar çok zam alan emekli neden üzülecekmiş ki markete girerken?

takvim, bir gazete değildir, kağıt israfıdır. elin gavuru şarabın yanında hangi peynir daha iyi gider diye tartışırken biz alışverişi nasıl ucuza getiririz diye tartışıyoruz.


tanım: paspasçılığı ile bilinen sözde gazetenin yaptığı osuruktan teyyare haber.

bu haberi hazırlayan,kıyısından köşesinden herhangi bir şekilde katkı sunan kim varsa allahın laneti üzerine olsun.ülkeyi bu duruma getirenlerin allah bin belasını versin.amin.

ben bugün denedim. işe yaramadı.

başıma bir şey gelmeyecekse beğendiğim tavsiyelerdir.

şu tavsiyeler tasarruf ve minimalist yaşam tavsiyeleri veren bir blogda ya da sosyal medyada tanınmış kişi tarafından verilse bu kadar yaygara kopması bir yana destek de görürdü.

market alışverişinde gereksiz harcamalardan kaçınma ve tasarruf etme önerileri bu kapsamda içerikler hazırlayan çok takipçili bir youtuber için de harika konu imkanıdır ve birçoğu da içeriklerinde bu meseleyi mutlaka işlemiştir.

hayatım boyunca hiçbir şekilde desteklemedigim bir siyasi yapıya yanlıyor diye açıkçası bu tavsiyelerin yerindeliğini gözardı etmem. ha işe yararlılığı tartışılır ama benim ciddi ciddi okuduğum, işime yarayabileceğini düşündüğüm bir haber içeriğidir. gerçekten de karnım açken alışveriş sepetimi abur cubur doldurduğum çok olmuştur. fiyat araştırmadan ilk önüme geleni aldığım pek sıktır. sadece gözümü doyurma peşinde olduğum anların sayısı az değil.

benim bu ülkeyle ilgili en büyük şikâyetlerimden ilki seviyenin, saygının azalması diğeri de tüketim çılgınlığı. bunlardan şikayet etmek de azınlıkta kalmak değil eminimin çoğumuz şikayetçiyiz.

bu haberin bu kadar politik malzeme olması elbette yayınlayanın siyasi tutumuyla da alakalı. söylemek istediğim şey söz konusu tavsiyelerle ilgili eleştirilerin biraz fazla abartılması. her şeyi neden bu kadar abartıyoruz?

bu ülkenin çocuklarına bir tane çikolatayı bile çok görüyorsunuz ya

bugün markete giderek tüm tavsiyelere harfiyen uymama rağmen yine de kasada domalmaktan kurtulamadım? işe yaramaz haberdir dolayısıyla.

bir psikologtan görüş alındığı belli olan haber. tepki gösteriliyor ama alanında uzmanlaşan kişilerin dünyaya bakışı böyle.

çocuklarınızı yanınızda götürmeyin. bir şeyler istemesinler diye yazan kalem kendi çocuğu için aynı yöntemi uyguluyor mu. markete giderken çocuğunuzu yanınızda götürmeyin tavsiyesinden ben masum bir çıkarım yapamam. çocuklarınıza her gördüğünü istememeyi öğretin demek ayrıdır, onların bir şeyleri görmeden büyümeleri ayrıdır. reklamları da kapatalım bu mantıkla. bisküvi nedir bilmezlerse sorun da kalmaz. emekçi, gariban çocuk güzellemelerinden de gına geldi. kendi çocuğunuzu görmek istemeyeceğiniz bir konumdaki çocuğa güzellemeler yazmayın.
üstteki entrylere ithafen not: burada minimalist yaşam bilgisi, alışveriş hastalığı önleme rehberi filan verilmiyor. bunu iddia etmek ya safdilliktir ya da düpedüz artniyettir. burada yapılan eve eli kolu dolu giden bir güruhun ve onların yardakçılarının halkı yoksulluğa adapte etme çabasıdır. net.

takvim, alınıp okunacak bir gazete değildir. söz konusu haberi birinci sayfadan vermesi, halkın ‘açız’ demesine bir karşılık, ‘aslında açgözlüsünüz’ imasını yapmaya çalıştığını düşünüyorum çünkü böylesi bir içerik birinci sayfadan verilmez.
ancak, içeriğe bilimsel açıdan bakıldığında, tek bir yanlışı da yoktur. siz vakayı “istediğimi alamıyorum” minvalinde anlarken, bilimsel bakış, gereksiz harcamayı önleme veya parasal tasarrufu olarak anlatır. avrupa’nın aydınlanması da bu iki konuyla doğrudan alakalıdır. batının psikoloji ile ilgili literatürünü tarayabilirsiniz, hatta ben yıllar önce okuduğum bir makalede, insanlar açken alışverişe çıktığında sadece gıda değil örneğin elektronik gibi yemekle alakalı olmayan ürünleri de alma isteği artıyormuş diye bir bölüm geçiyordu.
burada tartışılması gerek husus, alışveriş davranışlarından ziyade türkiye’de insanlar bırakın istediğini alabilmeyi temel ihtiyaçlarını alıp alamadığıdır.

takvimi gazete sayıp para verip alan var mı ki diye düşünmeme sebep olan başlık