alttaki yazara bir mesaj bırak

paran ve gücün yoksa bir hiçsin.

önce bir sakinleş, sakin ol.niye bu kadar hızlı hareket ediyorsun. daha önünde kocaman bir hayat var, şu anın keyfini çıkar .ne geleceği bilebilirsin , ne de geçmişi değiştirebilirsin. anı kaçırma , sadece yaşa.

hızlı yaşa, genç öl.

üstteki yazara teşekkür ediyorum, takmaya takmaya kafasızkalcaz yakında sanırım, altta ki yazara da diyorum ki "ağlasa ağlasa anam ağlar gerisi yalan ağlar" insanları umursama, git annene sarıl
edit:inşallah annesi yaşıyordur. kötü oldum şu an.

mart kedisi gibisin diyen anneye mi?? keske hep cocukligumda ki anne olarak kalabilseydi yuregim de.. bazilari olmeden mezara girer sevgili yazar.. senin var mi hayatin da olmeden mezara koydugun??

yok, kimseye öyle bir kin, nefret ya da neyse o soğuk duyguyu beslemedim. evet kızdım, ama geçti. insanlar böyledir, kusurlu varlıklarız ne yapalım. mümkün mertebe huzurlu yaşayıp gidelim diyorum şu dünyadan. beni en çok yoran aslında yine benim. kendi huyum. hayır diyememem, yumuşak yüzlü olmam. dışarıda "iyi çocuk"u oynamak beni mutlu etmiyor.
peki senin sevmediğin özelliğin nedir sayın senatör?

en sevmediğim huyum tembellik sanırım. zincirlenmiş gibi hissediyorum, belli başlı alanların dışına çıkamıyorum. gezemiyorum, eğlenemiyorum, dokunamıyorum, sevemiyorum,sevişemiyorum, tadamıyorum... zincirlerimi kırmak istiyorum sanırım artık. çünkü yol devam ediyor, sapaktan önceki terkedilmiş benzinlik olmak istemiyorum.

alttaki yazar’a;peki ya sen sayın yazar, hayalini veya hayallerini gerçekleştirmeyi ne kadar çok istiyorsun?

çok, çok fazla istiyorum sevgili antik arkadaşım. elimden geldiği kadar da çalışıyorum bunun için, geceleri rüyamda gördüğüm melodileri, rüyamdan o anda kalkıp mırıldana mırıldana çalmaya koşuyorum, bazen aklıma gelen bir ritmi unutmamak adına telefonuma "pinky, sakın unutma, dın dın dın dınrırı dın dın" diye ses kaydı alıp evde onu kaydedip şarkıya dönüştürmeyi deniyorum. bir senede 60 şarkı yapıp hepsini elimden geldiği kadar iyileştirmeye çalışıp albümlere ekliyorum. yavaş yavaş hepsini yayınlayacağım ve ileride doğacak minik kızıma "baban bir zamanlar böyle işler ile uğraştı, bak bunu ben yaptım." diyeceğim, en büyük hayalim de bu. öldükten sonra sevgilim kızıma dinlemelik yüzlerce şarkı bırakmak.

edit: ben mesaj bırakmayı unutmuşum yahu! sevgili sözlük yazarı, merak ediyorum, en son ne zaman mutlu oldun? nasıl hissettin? gerçi bu soru oldu ama olsun...

hatırlamıyorum, sanırım uzun zaman önceydi. anlık hazlar her zaman var ama gerçek anlamda mutlu ettiklerini söylemek zor. duygusal davranmaktan bir süre önce vazgeçtim, hayattaki güzel veya kötü şeyleri bir şekilde kabul edip önüme bakıyorum artık.

sıradaki! sence uzaylılar gerçekten var mı? varsa neye benziyorlar? bizim kadar akıllı olabilirler mi?

sabah sabah rüyamızda mı gördük ne işimiz var bizim burada.

bence uzayda biz insanlar gibi zeki bir yaşam formu var. sabah sabah derdini seveyim.

umarım benim gibi bu saatte işe gitmek için yollara düşmemişsindir. eğer öyleyse yat uyu be n’apıyorsun burada?

üstteki yazara teşekkür eder, kolaylıklar dilerim. ben de sabahın 6'sında yollara düşenlerdenim. her sabah lanetler yağdıırrr diye şarkılar söylüyorum ajaksd.

güzel bir gün olsun diye, güzellikler görün diye bu şiiri bırakıyorum size;

“çayın rengi ne kadar güzel,
sabah sabah, açık havada!
hava ne kadar güzel!
oğlan çocuk ne kadar güzel!
çay ne kadar güzel!”
(ne kadar güzel - orhan veli kanık)

güzel uyanırsan en güzeldir çayın rengi, üzmemişlerse sabah da çok güzel olur,
hava da çok güzel olur,
çocuklarsa her daim güzeldir,
onlar da olmasa en üzüldüğümde bile beni kim güldürecek kim mutlu edecek?
orhan veli'ye ve üstteki yazara selam.
peki benden sonraki yazar, seni üzülünce kim mutlu eder, yazar mısın?

teşekkür ederim sevgili yazar. alttaki sayın yazar; lütfen sağlığına dikkat et. gitti mi daha da gelmiyor. düzenli tahlillerini, muayenelerini aman aksatma. mutlu, huzurlu bir hayat senin olsun.

teşekkür ederim @hincime evcil ve evcil olmayan hayvanlarım tarafından ziyadesiyle seviliyorum ve onları seviyorum.

alttaki yazar, ismim garavel beni bul.

öğret bana, nasıl unutulur düşünmek?

deadlift yaparak.

sevgili yazar arkadaşım, sakın boş kağıda bile imza atma, kimseye yatırım tavsiyesi verme ve sağlıklı beslen. saygılarımla.


tanım: alttaki yazara bir mesaj bıraktığımız başlıktır.

geç yatma.
endorfindiz kalırsın allah muhafaza.

üniversite yıllarının ardından zaman daha hızlı akacak. sakın unutma.

yaşamayı bilmediğin için ölmekten korkmayı, sevilmeye değer olmadığını düşündüğün için sevilmekten korkmayı ve kaybetmekten korktuğun için sevmekten korkmayı bırak...