ankara simidi

sert ve fazla pişmiş olmasıyla ünlüdür.

hah şöyle be.. yazın artık şu ankara simidini.. oğluma da eşime de dostlarıma da anlatamadım gitti. giderek beni bile bunu kafamda yarattığıma inandıracakları noktaya gelmiştim.. var ulan var işte ankara simidi diye bir şey.. (ohh be.. nası rahatladım bilemezsiniz..)

çalıştım iş yerine gece 04.30 gibi geliyor . saatin gelmesini dört gözle bekliyorum. orijinal ankara simiti. pastane simidiyle karıştırmamak lazım. neyse az kaldı .

canım çekti şu saatte. en son nisan ya da mayıs'ta mı ne yemiştim, gerçekten çok güzel tadı. olsa da yesem, ayranla, çayla her türlü gider.

özellikle egede ankaranın bir simidi olabileceği inancı çok zayıf. "zaten simit demenizden belli." diye de tiye alıyorlar. mağdurum. (hadi boyozu anladım. ama dışı suntamsı sertlikte halka peksimetle ankara simidinin farkını ne eşime ne oğluma anlatamadım gitti. hayır bir de gevrek demiyorlar mı o peksimetimtrak halkaya..)

esas simittir doyurur tek bile yenilebilir pekmez ile pişmesi ise ayrı bir nirvana yaşatır.

ankara'ya dair özlediğim 2 şeyden biri.

yemeden önce "istanbul simidinden ne kadar farkı olabilir ki yeeea, simit işte arouna kone" demiştim içimden ama bu arkadaş gerçekten çok farklı bir lezzet. artık yediğim hiçbir simidi beğenmiyorum, şekerli katkı maddesi yiyor gibi hissediyorum o kadarını söyleyeyim.

küfür edebilirsiniz ama ankara'da başka bir b*k da yok ayrıca. simidi de olmasa hiç çekilmez.

beypazarı simidi var yanılmıyorsam adı öyleydi harika tadı var.. tavsiyemdir

yanına tulum peyniri,üçgen peynir, bir kaç adet siyah zeytin,salam bir de sıcak ballı çay oooo tam ziyafet.