81.
saf temiz aşkı yazabilen ve bunu kalpten söyleyebilen nadir insanlardan. öyle önüme çıktı anasım geldi. çok güzel bir yerde olduğuna eminim yani ona dileyebileceğim daha güzel bir yer olma olasılığı yok.
devamını gör...
82.
felsefeyi türkülerine nakış nakış işlemiş bir ozandır. bunu da öyle halk edebiyatının klasik mazmunlarını falan kullanıp yapmamıştır he yanlış olmasın. mesela;
dünyada tükenmez murat var imiş
ne alanı gördüm ne murat gördüm
meşakkatin adın murat koymuşlar
dünyada ne lezzet ne bir tat gördüm
var mıdır dünyaya gelip de kalan
gülüp baştan başa muradın alan
muradı maksudu hepisi yalan
ölümü dünyada hakikat gördüm
dönüyor bir dolap çarkı belirsiz
çağlayan bir su var arkı belirsiz
veysel neler satar narhı belirsiz
ne müşteri gördüm ne hesap gördüm
ilk dörtlük varoluşçuluktan izler taşır. dünyada murat yani mutluluk gibi sabit bir kategori olmadığını, muradın peşinden koşmanın aslında kişinin kendi hayatını anlamlı kılmak için yani varoluşunu öze tahvil etmek için giriştiği meşakkatler olduğunu vurgular. ikinci dörtlükte bu geçici anlamlar dünyasından kurtulmanın tek yolunun belki de bir insanın yaşayacağı en gerçek deneyim olan ölüm olduğundan bahseder. üçüncü dörtlük ise insan varoluşunun yani dasein'ın ve bu varoluşun evi olan dünya 'nın agnostik ve nihilist bir betimlenişidir aslında.
ayrıca, veysel'in diğer türkülerini incelerseniz bir yani tasavvufa diğer yani hümanizme yaslanan oldukça varoluşçu bir panteizm görmeniz mümkündür.
dünyada tükenmez murat var imiş
ne alanı gördüm ne murat gördüm
meşakkatin adın murat koymuşlar
dünyada ne lezzet ne bir tat gördüm
var mıdır dünyaya gelip de kalan
gülüp baştan başa muradın alan
muradı maksudu hepisi yalan
ölümü dünyada hakikat gördüm
dönüyor bir dolap çarkı belirsiz
çağlayan bir su var arkı belirsiz
veysel neler satar narhı belirsiz
ne müşteri gördüm ne hesap gördüm
ilk dörtlük varoluşçuluktan izler taşır. dünyada murat yani mutluluk gibi sabit bir kategori olmadığını, muradın peşinden koşmanın aslında kişinin kendi hayatını anlamlı kılmak için yani varoluşunu öze tahvil etmek için giriştiği meşakkatler olduğunu vurgular. ikinci dörtlükte bu geçici anlamlar dünyasından kurtulmanın tek yolunun belki de bir insanın yaşayacağı en gerçek deneyim olan ölüm olduğundan bahseder. üçüncü dörtlük ise insan varoluşunun yani dasein'ın ve bu varoluşun evi olan dünya 'nın agnostik ve nihilist bir betimlenişidir aslında.
ayrıca, veysel'in diğer türkülerini incelerseniz bir yani tasavvufa diğer yani hümanizme yaslanan oldukça varoluşçu bir panteizm görmeniz mümkündür.
devamını gör...