askerlikte nöbet tutmak

nöbet tutarken pek tatlı olmayan ama ortamlarda tatlı tatlı anlatılan askerlik rutini. 1-3, 3-5, 5-7 hatırladınız mı?

bizde çift sayılardı. en berbat nöbet 4-6 nöbetiydi. adam 4'te bir uyanıyor zaten 6'da kalkılıyor. o yüzden 4'te nöbrt tutana pek ilişilmezdi. adam zaten burnundan soluyor.

askerde gececi biri olarak tek gözü açık nöbete gidenleri görünce üzülürdüm.kalan uykularına nöbet yerinde devam ederlerdi.

12 saat tutardık 7 kişi. gececi olduğun zaman donarsın ama kimse olmazdı. sabahçı olduğun zaman da hava daha iyi olur nispeten fakat bu sefer de mevziye gidene kadar peşine vahşi hayvanlar takılırdı.
yine de güzeldir. canını birbirine emanet edersin, en sağlam muhabbetleri edersin.

erzurum gibi bir yerde yapıyorsanız ve kış ayları soğuğun -40'a ulaştığını düşünürse, epey can sıkıcı olabilen şey.

3-5 nöbeti kötüdür.cephanelikteki iki,garajdaki tek nöbetçi için gün 02.20 de başlar.kalkıp giyinecek, nöbet yerine yürüyecek,işaret ve parola alıp doldur boşalttan sonra nöbet yerine geçecektir.nöbet bitse de tabura yürüyüp yatağına uzanması 05.30 u bulur(05-07 nöbetçileri gecikmedilerse) koğuş kalk için sadece yarım saati kalmıştır.
nöbetçiler gündüz 15-17 saatlerinde yine aynı nöbeti tutar.

her vatan evladı gibi bende vatani görevini layıkıyla yerine getirmenin gururunu yaşıyorum .
bu başlığı ilk gördüğüm an da aklıma gelen bir olayı ve nedenini yazmak istedim .
karakolda görev yaparken çarşı iznine çıkacak olan personel gece nöbetini tutacak ve çarşı izni bitimi olan günün akşam nöbetini de tutmak zorunda idi .
bu durumun sebebi elbette personel eksikliği
her neyse askerlik anımı anlatmak için burada değilim başımdan geçen olayı anlatmak için buradayım .
çarşı dönüşünde gece 22 : 00.00 nöbeti bana aitti dün gecenin uykusuzluğu ve çarşı izni ile üstüme çöken yorgunluk ile gözlerimden resmen uyku akıyordu ( ne böyle çarşı izni olsun ne de böyle bir uykusuzluk hali )
nizamiyenin ikinci nöbet tarafına yerleştik
yanımda olan arkadaş ile aynı tertip ve sıkı dost olmuştuk nöbetinin daha ilk 20 dakikasında
ayakta kalacak mecalim kalmamıştı ve yere oturur oturmaz ilk 30 saniye mışıl mışıl uyumaya başladım lakin arkadaşın tekme uyarısı ile hemen ayağa kalktım
kendisininde uykusu geldiğini ve bir rütbeli bizi yatarken görmesinden korktuğunu anlatınca ayağa diklendim tabi hava kârlı ve buz gibi
ikimiz de rüzgarın sesine dalmışken ve ürpertici soğuk ile sırt sırta vermişken
bir den karşımda bir adam belirdi ,
kâr tipi içinde yüzü seçilmiyordu tabi ilk aklıma gelen
ve bir askerin yapması gereken eylemi yaptım
" dur kimsin " dedim çok ilginç bir şekilde sağa sola sanki denizdeki dalgaların gemiye vurur gibiydi bir sağa bir sola üstüme gelmeye başladı hemen kurma kolunu çektim mermi ağızda ve ona doğrulttum nöbet arkadaşım da hemen döndü ve soğuk soğuk bakmaya başladı
" badi kimse yok lan kendine gel "
onun sesini duyar duymaz kendime geldim ve harbidende hiç bir şey olmadığını farkettim ve bunun sebebini de ancak teskereden sonra öğrendim .
beynimizin rüya görme ihtiyacı olduğunu ve eğer insan bünyesine göre uykusuz kalan bir beyin kendi kendine uyanık olmasına rağmen rüya ürettiğini kanıtlanmıştır pek çok kaynak var lakin hemen hemen hepsinin çok güzel bir videoda toplanmış ve ayrıntılı olarak öğrenmek istiyenler için şuraya girmeleri rica olunur (bkz: https://youtu.be/1DSA0pa0PsU)

askerliği bedelli yaptığım için mahrum kaldığım eylem. ha bizde nöbet tutuyorduk tabi ama koğuş nöbeti. 03.00 nöbetindeyken kimin haberi olacak aluminyum diyerek uyukladığım sırada teftişe gelen uzman çavuş beni sarsarak uyandırmıştı. elinde asa benzeri odun ile gandalf gibi geldiği için o günden beri askerdeyken karşılaşılan en yüksek rütbe başlıklarına hep kendisini yazarım. öyle yüce öyle görkemliydi.

ps: korgeneral gördüm.

askerligin en zorlu uygulamasıdır.gecenin bir yarısı soguk koguşta zar zor ısınıp tam uykuya dalmışken,tatlı uykunuzdan uyandırılırsınız, ki uyandıran insan psikolojisinden en son nasibini almış biridir.büyük birliklerde nöbetçi amiri ,12- 1 arası uyur,yardımcısı nöbetçi subayıdır ki genelde artist küçük rütbeli subay ya da astsubaydır ki bunlar nöbetçilerin en belalılarıdır.uyuyan,müzik dinleyen ya da silahını nizami tutmayanların başını yakar.bana denk gelmedi böyleleri ,ihtiyatımızı alırdık,ancak artist genç bir astsubay karagümrüklü bir askeri uyurken yakalamış,karagümrüklü genç astsubaya küfürler saldırıp yumruklamış,astsubay da silahını çekerken seslere gelen diger askerler olayı önlemişti.gerçekten çok risklidir nöbet kimse kimseye acımaz.

1cok komedi filmine konu olan olay.

her nöbet zor değil tabii.. nöbet saat ve noktasına bağlıdır. ha bir de şanssızlar vardır tabii.. askere nöbetçi başlar nöbetçi bitirirler adeta.. alavere dalavere nöbete gönderilen memetçik memetler.. selam olsun hepsine..