aşkın bilimsel tanımı

biyolojik, nörolojik, kimyasal vs açıklamalarını merak ettiğimdir.

şimdi hepimiz atomlar ve atom altı parçacıklardan oluşan biyolojik varlıklarız. beynimizdeki elektrik akımlarıyla yaşıyor, yemek yiyor, hissediyor, düşünüyor, plan kuruyor, seviyor ve daha milyonlarca şey yapıyoruz. acaba aşk da bu temel olguyla açıklanabilir mi? şahsen ruha, tanrıya, cine, şeytana inanmıyorum ama aşka inanıyorum.

hadi basitçe açıklayayım desem; "bir grup atomun, (erkek) başka bir grup atomla (kadın) yeni bir grup atom (çocuk) oluşturabilmesine yardımcı olan elektriksel kuvvet." derim. ama ya çok ileri yaşlardaki aşk? ya da eşcinsel aşk? onlar sadece aşkı yaşıyor. üreme gibi bir niyetleri yok.

aşk, bir leopard 2a7+ alman tankından sonraki en güçlü şey ve var. bunu inkar edemeyiz çünkü aşkın gücünü saçımızdan ayak tırnaklarımıza kadar hissedebiliyoruz. peki nedir bu güç? leopard 2a7+ seksenbeş ton ağırlığı ve 120mm topuyla gözlemlenebilir. ya aşk? görünmez bir kuvvetle binlerce yıldır şiir yazdırır, savaşlar çıkartır.

aşk doktoru olmadığımdan sorunun cevabı bende yok. olan beri gelsin.

okuduklarımdan ve dinlediklerimden özetle, sex yapmak, üreme ve hedoni için, bilinçaltında genetiğinin düzgün olduğu düşünülen karşı cinsle etkileşime girmek amacıyla, beynimizde ki 3-5 hormonun bize oynadığı küçük bir oyundur.

hedonik adaptasyon gerçekleştiği zaman yerini hiçliğe bırakacaktır.

(bkz: hormonal manipülasyon)

pi sayısında virgülden sonrasındaki rakamlar aslında dünyadaki sayı ile ilgili tüm şifreleri verir diye bir sahnesi vardı person of interest dizisinde.

aşkın matematiği tam olarak bu bence. aslında içinde her şeyi barındıran bir duygu ve pi sayısı kadar özel..

kalbin ex oluşu.

(bkz: aşk bir sudur iç iç kudur) formülü vardı bir zamanlar. bilmiyorum sağlamasını yapma teşebbüsünde bulunan oldu mu?

kardiyovasküler mucize.