bir kadının kendine yapabileceği en iyi şey

ekonomik özgürlüğünü elde etmek ve kimseye mecbur kalmadan bağımsız bir hayat kurmak.

birine bel bağlamadan kendi ayaklarının üstünde durabilmek, kendine yetebilmek.

saçını kısacık kestirmemesi.*

canınız sıkkınken asla kuaföre gitmeyin hanımlar as-la. ilk an biraz iyi hissediyorsunuz kendinizi ama en geç bir gün sonra başlıyor pişmanlık.

bir yandan iyi oluyor aslında, esas derdinizi unutup saçınızın derdine düşüyorsunuz. sonrası google-saç uzatma yöntemleri-enter.

lakin kendiniz için yapabileceğiniz daha iyi şeyler de var hayatta. mesela evlilik meselesini bir oturup düşünmek. öncelikle evlenmemenin bir eksiklik olmadığının farkına varmak. inanır mısınız evlenmek zorunda değilsiniz. etrafınızda "kız hadi bul birini evlen, evde kalacaksın" diyenler elbet olacak ama unutmayın ki; "tamam>cahile laf anlatmak"

asla evlenmemek değil tabii bahsettiğim, doğru bir evlilik belki de şu fani dünyadaki en güzel şeylerden biri olabilir.

peki doğru evlilik olacağını nasıl anlarız? bundan emin olmak pek mümkün değil ne yazık ki ama dikkat etmemiz gereken çok önemli bazı ipuçları var. mesela aşkından ölüp bittiğiniz adamın şiddet eğilimi var mı? toplumsal cinsiyet rolüne kendini kaptırmış mı? gibi.
the one diye bir dizi var, dna analizi ile ruh eşinizi bulan bir uygulama geliştiren kadının hikayesi. keşke böyle bir şey olsa da baştan anlayabilsek doğru insan olup olmadığını. belki de sıkıcı olurdu öylesi, bilemedim. şu an böyle bir uygulama çıksa evet ama bu uygulamanın olduğu dünyaya doğmak? mesela ben 19 yaşımda yaptırıyorum testi ama ruh eşim biraz daha gezeyim tozayım hayatımı yaşayayım diye diye 40 yaşına geliyor ve daha yeni yaptırıyor. ben 21 sene onu beklemişim ohooo.

neyse efendim bir kadının kendine yapabileceği en büyük iyilik bazen de boşanmaktır. evet. mutsuzluktan solup giden nice kadın var şu memlekette. sırf baba evine geri dönmekten utandığı için. elalem "dul" der diye korktuğu için. dul demek türkçede orospu demektir bir nevi biliyorsunuz. en kötüsü de, boktan evliliğine rağmen kocasına tapan kadınların, boşanma cesareti gösteren kadınları böyle etiketlemesi. yapmayın, kadın kadının düşmanı olmasın ki nefes alabilmek biraz daha rahat olsun şu ülkede artık.

şöyle bir toparlamak gerekirse, sadece evlilik üzerinden değerlendirdim konuyu farkındayım ama, evliliği hayatındaki en büyük başarı olarak gören o kadar çok kadın var ki hâlâ, önce bir ayaklarımız üzerinde duralım, kendimize yapabileceğimiz diğer iyiliklere sonra geçeriz. kıps.

kadın olduğunu fark etmek ve dünyada kadın kimlik rollerinin onun aleyhine işlediğini anlayıp tüm bunlara karşı çıkmak olacaktır. hayatının her alanında mücadeleyi devam ettirmek ve kendi benliğine değer vermeyi öğrenmek olacaktır.

bir erkeğin kendine yapabileceği en iyi şeyle aynıdır yazan mitoz bölünme geldi mi?

değer vermek, sadece kendine birazcık olsun karşısındaki kadar değer verebilmek.

bir kadının değil her insanın da yapması gereken şeylerdir.

kendine başlamak, bir yerden başlamak, nereden olursa artık.

değer görmediği yerde durmamak.

kurtlarla koşan kadınlar'ı okumak.

okuduğunuzda annenize, kızınıza ve bütün kadınlara tavsiye edeceksiniz.

ha bir de değer verdiğiniz erkeklere.

türkiye'den taşınmak.

dövüş kursuna gitmek ve silah kullanmayı öğrenmek. bu coğrafya bunu şart etti bize artık.

kendi değerinin farkında olmak... kadın erkek herkes bu bilinçte yaşamalı ancak kadınlar bunu daha çok es geçiyor, yakın arkadaşlarımı bu konuda sıkça sarsmam gerekiyor. aynı şekilde her insanın da sizinle aynı değerde olduğunu es geçmeyin. ne kendinizi başkalarından aşağı görün ne de yüksekte. kendi değerinizi farkettiğinizde mücadele edecek gücü zaten yakalamış oluyorsunuz, gelişime açılıyorsunuz ve bir şekilde o güçlü kadını inşa ediyorsunuz. bir yerlerde takılıp kaldığını hissettiğim her insana hatırlatırım bunu, kendim dahil. *

kendi ayakları üstünde durmak. hiç kimseye bağımlı kalmamak.

bir erkeğin güdümüne girmemektir..

sevdiceğini sevmesi.

lazer epilasyon yaptırmak ve ekonomik bağımsızlık kazanarak bu ülkeden gitmektir.

varlığının, duruşunun, özgürlüğünün, kahkahasının, gözyaşının, kalbinin, ruhunun bir erkeğe bağlı olmadığını kendine öğretmek ve bunu her daim kendine hatırlatmak

kendi ekonomik özgürlüğünü kazanması
hiç kimseye muhtaç olmaması .

ekonomik özgürlük bir de benden gelsin. kadın erkek fark etmez, herkes için çok önemli.
kadınlara özgü ise baskılara dayanmak. elbette erkekler de baskı görüyor ama türkiyede sıradan bir ailede büyüyen kadınların gördüğü baskılar akıl almaz derecede. o yüzden güçlü olup bunlara karşı gelmek her kadın için çok önemli. tabii mantık çerçevesinde hareket etmek gerekir, sırf karşı gelmek için karşı gelmeye gerek yok.