bu seçim o seçim değil

ülkedeki tüm muhalifler birleşmişken ortaya çıkıp muhalefete muhalefet yapanlara söylenmesi gereken cümle. ayıptır günahtır şimdi sırası değil. gerçekten değil.

muhalif kesimlere asil muhaliflik yapan bay kemalcilerin son zamanlarda dile getirdigi manipulatif cumlesi.

su iki arkadas sag olsun durumu muhtesem ozetlemis, secim gunune kadar bu iki tanim da gidip gelip okunsun derim.

#2549949

#2550462

katıldığım söylem. bu seçim o seçim değildi yani kazanması neredeyse kesin olan bir aday yerine kılıçdaroğlu aday olmamalıydı.

ama inatla bunda diretti sebebi ne ola ki? yanına pamuk oğlan babacan küçük enişte davutoğlu gibi iki tiksinç akp eskisini bunlar yetmezmiş gibi bir de türk e dair herşeye düşman hdp li bölücüleri ekledi. belki %1 bile oy potansiyeli olmayan kişilere yirmi milletvekilliği hatta bakanlık teklif etti böyle bir saçmalığı hayatımda görmedim ben.
bu da yetmezmiş gibi özerklik sözü verdi.

sırf kendi tabanının sesini kesmek için eko ve mansur yardımcım olacak dedi çocuk kandırıyor ya hesapta.

rte kesinlikle gitsin yerin dibine girsin diyenlerdenim ama ondan kurtulalım diye elinde akp nefretinden başka hiçbir yeterliliği olmayan ve ülkeyi bölmeyi vadeden birisine oy vermeye hiçbir şartta elim varmaz benim.

madem bu seçim o seçim değildi bu rezaletlere imza atmayacaktın şimdi kimseyi suçlamaya gerek yok bu iş güzarlıktır. gidin oyu da yanınıza doldurduğunuz eski akpli, tahliye vereceğiniz fetöcüler ve dağda amerikan uşaklığı yapanlardan isteyin. suçu da biz de değil kendinizde arayın dönün bir bakın biz ne yapmışız diye cevabı kolaylıkla bulacaksınız.

küresel emperyalistler abd, ab ve pkk'dan fetö'ye kadar terör örgütleri kime karşı birleşti?
görüntüde erdoğan ama aslında amaç türkiye.
aynı soruyu tersinden soralım: kandil ve pensilvanya'nın cumhurbaşkanı adayı kim?
hdp, kılıçdaroğlu'na kapalı kapılar arkasında verdiğin sözleri açıkla diyor.(bkz: https://www.ulusal.com.tr/s...)
ab'ye her istediğinizi yapacağım diyen kafa bizden değil.
ab'nin ilk isteği kıbrıs'tan çeklil.

eminim türk milleti her zaman olduğu gibi gerekeni yapacaktır.

kılıçdaroğlu geçen yılın sonuna doğru abd'ye gitti. bayram değil seyran değil eniştem beni neden öptü, değil mi?
kılıçdaroğlu orada abd'nin "encümeni daniş"i ile görüştü ve icazet aldı. erdoğan, çok büyük bir hile ya da zorbalık yapmazsa cumhurbaşkanı olacak. türkiye'de mevcut adaylardan, ya da aday olabilir denilen hiç kimse (ben herkesin üzerinde anlaşacağı kişinin abdüllatif şener olduğunu düşünüyordum) abd'den onay alamaz.
acı ama gerçek: türkiye'de cumhurbaşkanı, başbakan, genelkurmay başkanı vs olabilmek için abd'nin onayını almak zorundasınız. makama geldikten sonra da abd'ye gidip güven mektubunuzu vermeniz gerek. bunu yapmayacak tek kişi var, o da tutuklu.
inanmıyorsanız geçmiş yılların gazetelerini karıştırın. son 75 yıldır bu böyle.
yoksa siz türkiye'nin bağımsız bir ülke olduğunu mu sanıyorsunuz?

maalesef doğru cümle.

kılıçdaroğlu'nun aday olmasından hiç rahatsız olmayan belirli bir kesim dışında kimse bundan memnun değil. ancak ne yazık ki o belirli kesim, yıllardır seçimleri ve dolayısıyla türk siyasetini yönlendiren kemik oy denen kesim. yani her ankette ortaya çıkan ve %20'lerde seyreden kesim. bu insanlar "atadan babadan chp'liyiz" diyen insanlar. tıpkı akp'ye oy vermekten vazgeçmeyecek olan kitle gibi bunları da bir yere kıpırdatamazsınız.

fakat maalesef ki "bunlara oy verip de yapacaklarının vebalini alamam" diye düşünenler (haksız değiller ama) dolaylı yoldan diğer tarafın kazanmasına vesile olarak onların yapacaklarının vebalini alacaklar.

aşırı basit bir senaryo düşünelim. 10 kişilik grup var. 2 kişi liderliğe aday. kalan 8 kişi oy kullanacak. oy kullanmamak serbest. adaylardan birinden çoğunluk hoşlanmıyor çünkü adil ve dürüst değil. diğerini de pek yeterli bulmuyorlar. normalde oylama sonucu 5-3 şeklinde yetersiz aday lehine olsa adam seçimi kazanacak ama o 5 kişi'den 4'ü "ben ikisini de istemiyorum" diyerek oy vermiyor. kalıyor geriye oy verecek 4 kişi. sonuç oluyor 1-3. ne oldu? hiç hoşlanmadıkları adaletsiz kişi yine kazandı. böylece yetersiz dedikleri adamı seçmeyerek adaletsizliğin devamına katkı sağlamış oldular.

siz şimdi bu şekilde düşünüyorsunuz ama bu seçimin bize tek kaybettireceği şey, öncekiler gibi sadece 5 yıl olmayabilir. her gelişmeyi aynı anda değerlendirmemiz gerekiyor. bunca kaçağın ülkeye kamyonlarla boşaltılmasının sadece oy için olduğunu düşünmek ahmaklık olur. önce bunun farkına varmalısınız. bugün insanların kaçmaya çalıştığı ülkelerin kaçılacak duruma gelme süreçlerini iyi inceleyin. bunlar bir gecede böyle olmadılar. hani dışarıdan bakıp da "bu insanlar bu şekilde yönetilecek hâle nasıl geldiler? bu adamları nasıl seçtiler?" diyoruz ya, işte kaynayan suya bizim gibi alıştırıldıkları için bugün o hâldeler. bazı şeyleri görmemekte direttikleri için insan gibi yaşama şanslarını kaybettiler.

başından beri söylenen eşbaşkanlık yahut hedef 2023 söylemlerini de iyi hatırlayın. üstelik sizin "ülkeyi bölecek" dediğiniz adamların lacivert olanı şu an diğer ittifakta ve onların amacı da aynı. "ayağa kalk kürdistan. artık sahibin var" naraları atan bir partiden bahsediyoruz. yani "ben buna sebep olmak istemiyorum" derken, dolaylı olarak tam da o istemediğiniz şeye sebep olacaksınız. yanına belki bonus olarak da adı şeriat olup allah yolu ile zerre alakası olmayan o keyfi idareyi de verirler, kim bilir.

şu anda bir şeylere müdahale etmeye korkar durumda birçok insan çünkü sarı öküzü çoktan verdiler. bir kısmı ise yapılan her şeyi onayladığı için rahatsız değil durumdan. fakat yeni bir hükumet kurulursa ve uygulamaları bizi rahatsız ederse, şu anda olduğu kadar kök salmadan bunları da seçimle gönderme şansımız olacak. zira biz kendi tuttuğumuz tarafın da yanlışlarını gördüğümüz ve bunlara bir yaptırım istediğimiz için diğer seçmen grubundan ayrılıyoruz.

kendi aramızda bölük pörçük olmanın faydası yok, zararı var. bakın müslüman dünyasına; hepsi aynı kitaba inandığını söylüyor ama zamanla mezhep mezhep ayrıldılar. bunların hepsi de birbirini düşman gördüğü için dışarıdan sokulan nifaklara açıklar. bu yüzden de müslüman müslümanı kırıyor yıllardır. siz gidip diğer din mensupları arasına bu nifakı sokamazsınız çünkü bir anda haçlı ordusu gibi birleşiverirler. şu anda muhaliflerin yaptığı da buna benziyor. birbirimizi kırıp birbirimize yem olmamız kimin işine geliyor, düşünmediniz mi hiç?

"o zaman siz ince'ye oğan'a oy verin. orada birleşelim" diyecekler olacaktır. bunun için en başta bahsettiğim o kemik oyu ikna etmeniz gerekirdi ve bunun için artık çok ama çok geç. kalan süre bunun için yetersiz. kaldı ki bu adaylar da tamamen kusursuz değil. siz millet ittifakını beğenmiyorsunuz. onlar da bu iki adayın saçma sapan söylemlerini görüp bunları beğenmiyorlar. muhalefette herkesin beğendiği 4. bir aday çıkmadıkça bir yerde birleşilmesi mutlak surette elzem.

siz yine nasıl istiyorsanız öyle yapın ama emin olun ki kaybedeceğimiz tek şey (ki bu bile önemli bir kayıp olurdu. zamanın geri dönüşü yok) "5 yıl daha" değil.

uzun uzun yazmak gereksiz. şimdi, şu anda şikayet ettiğiniz her şeyin sorumlusu kim?
bu sorunun cevabı sizi vereceğiniz oy için en doğru şekilde yönlendirecek.
sadece bir konu önemli artık:
sandığa gidin arkadaşlar.
sandığa gitmek yeter mi?
yapabiliyorsanız ve imkanınız varsa sandığa sahip çıkın.
hala gönüllü olma şansınız var.
kime oy verirseniz verin ama sandığa gidin, sandığa sahip çıkın.

bu seçim tam da o seçim.

20 yıllık bir iktidar var. herkes yaşına göre 5 yıllık periyotlarla değerlendirsin. ekonomiyi, sağlığı ve özellikle eğitimi bir düşünsün beşer yıllık periyotlarla. gelecek 5 yılı da değerlendirsin ona göre ve o şekilde gitsin sandığa. durumdan memnunsan ve gelecek için umutluysan tartışmaya bile gerek yok. gönül rahatlığıyla akpye ver oyunu.