bülent ersoy

"aşktan sabıkalı" şarkısını yeni keşfedip sesine yeniden hayran olduğum sanatçı.

ham meyvayı kopardılar dalından şarkısını seslendirerek benim için "ironi" nin evrensel tanımını yapmış olan sanatçı

kendisinin yediği yemeği, benim diyen obez yiyememektedir.

en son yine haberlerde gördüm; "bülent ersoy 2 kilo et yedi"

lan 2 kilo et nasıl yenir bir oturuşta? leopar mısın abla sen? aslan mısın?

"bülent ersoy ceylan yakaladı" haberini görürsek şaşırmamalıyız bence.

türkiyenin en kaliteli ses sanatçılarından biridir.
kendisi zamanında sürgün edilmiş yurt dışında yaşadığı da olmuştur .

ülkemizde ağır linćler yemiş fakat kendisi asla yılmamıştır. üstüne üstlük linç yediği , sürgün edildiği yerde yükselmiştir. şuan türkiye'nin en iyi seslerinind3n biridir.
*diva* lakabıyla bilinir .
ayrıca daha sonraları kadın olmuştur 'trans '

sesine kurban olayım abla. dinlemesi tehlikeli bir abladır.

anlamadığım bir çok şeyden bir tanesi de bülent ersoya saygı duyulmasıdır. ne adam gibi dillere pelesenk olmuş bir sarkısı var, ne de bestesi yada güftesi. bağıra çağıra şarkı söyleyip şarkının içine sıçması dışında ne özelliği var da bir de diva deniyor buna.

hamile kadın gece görse bebeğini düşürür, töbeestafurullah suratında da meymenet kalmamış. bu kim ki bu ülkede bu kadar saygı görüyor? bütün havası transeksüel olması, bunu insanlara kabul ettirmesi ve bir ev parası değerindeki mücevherleri mi?

hayatını müzeyyen hanımı taklit ederek geçiren, zeki bey'den aşırı rahatsız olan, kendinden sonrası için bir kişiyi bile yetiştirmeye tenezzül etmemiş, ağdalı kelimeler kullanarak kendine aşırı bilgili süsü veren, şarkıları çeke uzata söylerken kulak tırmalayan, bir arkadaşının deyimiyle ne divası, divan olmuş bir türk sanat musikisi solistidir.
sevenlerine selam olsun, ben hiç hoşlanmıyorum kendisinden.

kendi savaşı hariç hiçbir zaman lgbt'nin yanında durmamış, farkındalık yaratmak için çabalamamış, her zaman sağ iktidar yalakası olmuş "kişi".

ağdalı icraları, bağıra bağıra okuması ve takdim tehirleriyle musiki sevenlerin ve musiki bilenlerin canını sıkan sanatçı...
sözde bunları esere imzasını atmak için yapıyor lakin eseri bozuyor...
insanın her ne kadar canını sıksa da sesinin kalitesine laf etmek yanlış olur...
henüz ünlü olmadığı dönemlerde sahne aldığı mekanlarda klasik eserler okurmuş, tabi o zamanlar tam olarak usulüne uygun okurmuş...
kendisinin buyurduğu üzere fevkaladenin fevkinde...
eserleri kusursuz okuduğuna dair bilgileri musikinin önde gelen, sanatı çok iyi bilen isimlerinden dinlemiştim.

zamanında müjdat gezen ve sezen aksu'nun konuk olduğu bir programda sezen aksu şarkıyı okumak için müjdat gezen kadar bile cesaretli davranmamıştır...
konu sanat müziği olunca kedi gibi miyavlamıştır...
ses kalitesini, sesin kabiliyetini ölçmek için insanların sanat müziğinden eserleri icra edip edemediklerine bakmak,
performanslarını görmek gerekir diye düşünüyorum.
videoyu da buraya bırakayım...

gençliğiyle sabahlara kadar tango yapmak isterdim.

bu kadın neden bağırıyor?

olay yine siyasete döndü dolaştı dayandı.

olay yine atatürk sevgisine geldi dayandı.

olay yine atatürk düşmanlığına geldi dayandı.

olay yine kriz boyutunda.

yani yine nurtopu gibi konumuz var ikiye bölündüğümüz

en sevdiğim albümü orkide 1 olan ses sanatçısıdır.

lütfen bir köşeye geçip gözlerinizi kapatın ve zamanın nasıl durabildiğine şahit olun;
buradan

diva lakabını nasıl elde ettiğini anlayamadığım sanatçıdır.
bağırarak şarkı söylemek marifet olmadığından aradaki kalite farkını (bkz: ömrümüzün son demi) eserini bir de rahmetli (bkz: müzeyyen senar)'dan dinleyerek anlayabilirsiniz.
( cinsiyet tercihi kendisini bağlar.)

kendisini diva ilan etmesi, ajda pekkan'ın kendisini süper star ilan etmesiyle yarışır. ajda burun farkıyla yarışı önde bitirir.

yar diline diline, sarılaydım beline
koy kelepçe vursunlar, ayağıma elime

cinsiyet değişikliğini 1981 de londra'da yapmış, 1981-1988 askeri darbe yıllarında sırf bu nedenle yasaklanmıştır.
kendisine yapılmış bu adaletsizliği kınamakla beraber, kürk kullanmaktaki göstermiş olduğu tavırla hafızalarımızda ömür boyu, hatta öldükten sonra bile iyi şeyler hissetmeyeceğimiz biridir.
unutmayın; sadece hayvanlar kürk giyer!

o kadar kilo almış, ağırlaşmış ki, yakında dünya onun etrafında dönmeye başlayacakmış