çarşı grubu'nun 40 tl'ye bisküvi satan işletmeyi ziyareti

twitter'da videosunu gördüğüm olay. birilerinin bu insanlara haddini bildirmesi gerekiyodu.
video

oradakiler asgari ücretin bir tık üstünde, belki de sigortası bile olmayan garibanlar. bulun sahiplerini onların anasını belleyin; yiyorsa tabi. bu ne ya. adamlar nefsi müdafa deyip üstünüze ateş açsa buyur sana bela.

sponsored by boş işler bakanlığı

mecbur kalıp alanın ne suçu var anlamadım. ağır abi racon koyun eyvallah da sokak kekosu ve vandal gibi duruyorsunuz

doğuştan denir ya bizimki de o hesap beşiktaş taraftarıyım. yıllarca maçlara gittik, tezahürat yaptık, mevzulara girdik, maçlardan sonra iki gün konuşamadığımız oldu.
o zamanlar çarşı dendiğinde herkes kendine bir çeki düzen verirdi. tribün abileri ile çarşı'nın girdiği yerde efendilik olurdu.
ne zaman ki bu güzel mirasa konan çoluk çocuk her şey gibi çarşı'nın da adını kirletti ben ve benim gibilerin ayağı kesildi, gitmez olduk.
şu olaydan örnekle anlatayım; çarşı bir mekana, mekanın yaptığı ve kanıtlı bir terbiyesizliğin hesabını sormaya zaten gitmezdi ama diyelim ki gitti.
oradakiler değil, çalışanlar değil mekanın sahipleri muhatap alınır, rahatsızlık dile getirilir "insanlara sorun yaşatmayın" diyerek uyarılırdı.
eğer ayak diretirse o mekan bir daha ayak diretemez hale itina ile getirilirdi.
birkaç çapulcu gerzek üzerine beşiktaşımın şanlı formasını geçirdi diye onlar çarşı olmuyor.
olmaya kalkan da böyle madara oluyor.

gri bir alan. depremden beri devlet eksik, bazen yok. denetim yavaş ve bu yüzden milletin zaten çıkmış olan canı iyice yanıyor.

bu koşullarda "hak var hukuk var, zaptiye var" diyemezsin. yok çünkü. ilkel yöntemlerle, ibretle, zalimi korkutmayla canı yananları korumak zorundasın.

ha bu noktada, hır çıkaranın enine boyuna düşünememesi dengesizliği arttırabiliyor. bu yüzden devlet lazım, hukuk lazım, denetim lazım. yeterli hızda etkide.

şuan ortacağın karanlığından daha büyük bir karanlık yaşıyoruz. evet bende bu insanları böyle görmek istemezdim şiddete karşıyım fakat devleti yönetenler dalalet ve hıyanet içindeler ve depremin üçüncü gününde polis ve askeri gönderdiler belli bir koordinasyon yok bize yansıtılmayan çok şey var bu yüzden insanları ve onların hakkını korumaları beni zerre rahatsız etmiyor hatta ellerine sağlık.

enflasyonun suçunu bim/a101 kasiyerine atan bakan bozuntularınınkinden farksız saçmalıkta bir ziyaret.

burada suç yalnızca enflasyon değil, o işletmenin yöneticilerinin belirlediği vicdansız strateji ama muhatap alınan kişi yine yanlış.