1.
dış haberlere ağırlık veren ilk türkçe gazetedir.
devamını gör...
2.
1840'tan 1864'e kadar yayın hayatına devam eden ve toplam 1212 sayı yayın hayatına devam etmiş olan osmanlı'nın ilk -türkçe- yarı resmi/yarı özel gazetesidir.
sahibi 1815'te istanbul'a yerleşmiş olan, amerikan büyükelçiliğinde katiplik yapan ve aynı zamanda ticaret ile uğraşan ingiliz william churchill'dir. hükümetten de destek alan gazete bu özelliğiyle yarı resmi/yarı özel olma özelliği taşımaktadır. gazete, yayın hayatına başladığında on günde bir yayınlanmış bir süre sonra ise haftalık olarak yayınlanmıştır.
aslında bu gazetenin en önemli kısmı türk edebiyatı'na da doğrudan yansımış olan çıkış hikayesi:
churchill o dönemde yabancıların yerleşmesine izin verilen semtlerden biri olan kadıköy'de yaşamaktadır. bir gün kadıköy bahçelerinde avlanırken bir türk çocuğunun yaralanmasına sebep olur. bunun üzerine churchill tutuklanır. dönemin şartlarında bir ingiliz'in özellikle de amerikan elçiliğinde katip olan bir ingiliz'in tutuklanması büyük bir sansasyona sebep olur.
bunun üzerine ingiliz büyükelçisi kapütülasyonları kullanarak bu olayı osmanlı hükümeti'ne karşı bir şantaja dönüştürür. olay öyle büyümüştür ki diğer avrupa ülkelerine de yansır. bunun üzerine hükümet çaresiz kalarak churchill'i serbest bırakır ancak olayın üstünü kapatmak ve ortalığı sakinleştirmek için bu da yeterli olmaz.
hükümet olayın üstünü kapatmak için çareyi dönemin dışişleri bakanı olan âkif paşa'yı görevden almakta ve hatta churchill'e birtakım imtiyazlar vermekte bulur. churchill'den özür dilenir, tutukluluk tazminatı olarak pırlanta bir nişan hediye edilir. ticaret ile uğraştığından churchill için ihracat imtiyazı ile alakalı bir ferman yayınlanır ve bir de gazete çıkarma hakkı tanınır.
âkif paşa'nın sürgüne yollanmasının ardından churchill kendisine tanınan gazete çıkarma hakkı ile cerîde-i havadis'i çıkarmaya karar verir. bu sırada dönemin padişahı abdülmecid, osmanlı'nın ilk resmi gazetesi olan takvîm-i vekâyi'nin azınlıkların çıkardıkları diğer gazetelerin seviyesine ulaşılamamasından şikayetçidir, bunun farkında olan churchill amdülmecid'den yardım isteyerek aslında ona bir iş ortaklığı da sunmuş olur. böylece cerîde-i havadis dönemin padişahının desteği ile kurulur. ayrıca bu gazetede çalışan işçilerin çoğu hristiyan vatandaşlardır yani bu gazete ile gayrimüslimlere istihdam sağlanır.
peki bu olay yukarıda bahsettiğim gibi nasıl edebiyatımıza doğrudan yansımıştır?
zavallı âkif paşa, hükümetin olayların üstünü kapatmak istemesi uğruna işinden olduktan ve sürgün edildikten sonra maddi manevi ciddi bir bunalıma girer ve yokluk kasidesi anlamına gelen (bkz: adem kasidesi)'ni kaleme alır.
divan edebiyatı türlerinden olan kasideler bir kişiyi övme/methetme amacıyla yazılan şiirlerdir. adem kasidesi ile kasidede ilk defa soyut bir kavram işlenmiş, övülmüştür. bu, şeklen olmasa da içerik anlamında 19. yüzyıl türk edebiyatı ve türk şiirinde modernleşme için atılmış en büyük adımlardan biri hatta kimi edebiyatçılara göre ilki kabul edilir.
sahibi 1815'te istanbul'a yerleşmiş olan, amerikan büyükelçiliğinde katiplik yapan ve aynı zamanda ticaret ile uğraşan ingiliz william churchill'dir. hükümetten de destek alan gazete bu özelliğiyle yarı resmi/yarı özel olma özelliği taşımaktadır. gazete, yayın hayatına başladığında on günde bir yayınlanmış bir süre sonra ise haftalık olarak yayınlanmıştır.
aslında bu gazetenin en önemli kısmı türk edebiyatı'na da doğrudan yansımış olan çıkış hikayesi:
churchill o dönemde yabancıların yerleşmesine izin verilen semtlerden biri olan kadıköy'de yaşamaktadır. bir gün kadıköy bahçelerinde avlanırken bir türk çocuğunun yaralanmasına sebep olur. bunun üzerine churchill tutuklanır. dönemin şartlarında bir ingiliz'in özellikle de amerikan elçiliğinde katip olan bir ingiliz'in tutuklanması büyük bir sansasyona sebep olur.
bunun üzerine ingiliz büyükelçisi kapütülasyonları kullanarak bu olayı osmanlı hükümeti'ne karşı bir şantaja dönüştürür. olay öyle büyümüştür ki diğer avrupa ülkelerine de yansır. bunun üzerine hükümet çaresiz kalarak churchill'i serbest bırakır ancak olayın üstünü kapatmak ve ortalığı sakinleştirmek için bu da yeterli olmaz.
hükümet olayın üstünü kapatmak için çareyi dönemin dışişleri bakanı olan âkif paşa'yı görevden almakta ve hatta churchill'e birtakım imtiyazlar vermekte bulur. churchill'den özür dilenir, tutukluluk tazminatı olarak pırlanta bir nişan hediye edilir. ticaret ile uğraştığından churchill için ihracat imtiyazı ile alakalı bir ferman yayınlanır ve bir de gazete çıkarma hakkı tanınır.
âkif paşa'nın sürgüne yollanmasının ardından churchill kendisine tanınan gazete çıkarma hakkı ile cerîde-i havadis'i çıkarmaya karar verir. bu sırada dönemin padişahı abdülmecid, osmanlı'nın ilk resmi gazetesi olan takvîm-i vekâyi'nin azınlıkların çıkardıkları diğer gazetelerin seviyesine ulaşılamamasından şikayetçidir, bunun farkında olan churchill amdülmecid'den yardım isteyerek aslında ona bir iş ortaklığı da sunmuş olur. böylece cerîde-i havadis dönemin padişahının desteği ile kurulur. ayrıca bu gazetede çalışan işçilerin çoğu hristiyan vatandaşlardır yani bu gazete ile gayrimüslimlere istihdam sağlanır.
peki bu olay yukarıda bahsettiğim gibi nasıl edebiyatımıza doğrudan yansımıştır?
zavallı âkif paşa, hükümetin olayların üstünü kapatmak istemesi uğruna işinden olduktan ve sürgün edildikten sonra maddi manevi ciddi bir bunalıma girer ve yokluk kasidesi anlamına gelen (bkz: adem kasidesi)'ni kaleme alır.
divan edebiyatı türlerinden olan kasideler bir kişiyi övme/methetme amacıyla yazılan şiirlerdir. adem kasidesi ile kasidede ilk defa soyut bir kavram işlenmiş, övülmüştür. bu, şeklen olmasa da içerik anlamında 19. yüzyıl türk edebiyatı ve türk şiirinde modernleşme için atılmış en büyük adımlardan biri hatta kimi edebiyatçılara göre ilki kabul edilir.
devamını gör...
3.
ingiliz diplomat ve gazeteci william churchill tarafından çıkarılan 1840/1864 yılları arasında yayınlanmış türk basın tarihinin yarı resmî olan ilk türkçe gazetesidir.
ilk sayılarında sadece haber içerikli olan gazete, yayınlanmaya başladığı günlerde hiç ilgi görmemiş hatta ilk üç sayı bedava dağıtılmıştır.
ilk sayılarında sadece haber içerikli olan gazete, yayınlanmaya başladığı günlerde hiç ilgi görmemiş hatta ilk üç sayı bedava dağıtılmıştır.
devamını gör...
4.
osmanlı devletinde basın ve yayın hareketlerini çalışırken şöyle bir bilgiyle karşılaştım.
cerîde-i havâdis, osmanlı'da ilk yarı resmi gazete olarak ingiliz misyonundan william churchill * tarafından 1840'ta çıkartılmıştır. bu konuda ahmet hamdi tanpınar hayıflanarak şöyle bahseder: "ilk yıllarda iktidar mevkiinde bulunanların hiçbiri memleket içinde matbuatın kuvvetinden istifadeyi ciddi surette düşünmemiş."
william churcill, winston churchill değil. akrabalık bağı da yok. soyadı benzerliği yalnızca
cerîde-i havâdis, osmanlı'da ilk yarı resmi gazete olarak ingiliz misyonundan william churchill * tarafından 1840'ta çıkartılmıştır. bu konuda ahmet hamdi tanpınar hayıflanarak şöyle bahseder: "ilk yıllarda iktidar mevkiinde bulunanların hiçbiri memleket içinde matbuatın kuvvetinden istifadeyi ciddi surette düşünmemiş."
william churcill, winston churchill değil. akrabalık bağı da yok. soyadı benzerliği yalnızca
devamını gör...