churchill

genellikle yazın tercih edilen malzemelerini sade soda, limon suyu ve tuzun oluşturdugu içecek türü. *

şuan içtiğim en sevdiğim içecektir kim buldu bilmiyorum ama klimadan sonra ikinci mucizevi buluş.

yazın bebek gibi giden içeceklerdendir. ben şöyle yapmaktayım;
öncelikle bir kaç limon dilimi kesiyorum yarım daire şeklinde ve bunları bardağın içerisine yolluyorum. daha sonra üzerine tuz ekleyip pipetle veya kaşıkla birazcık eziyorum. ama gerçekten birazcık olmalıdır. daha sonra biraz limon suyu * ilave ediyorum. bardağa çok fazla buz ekledikten sonra da maden suyunu dolduruyorum.

limonları tuzla ezmek, tuz konusunda elini korkak alıştırmamak ve limon dilimlerini mümkünse kabuğu ile birlikte yemek bence mühim.

yazın mütemadiyen içtiğim ferahlatıcı içecek. ancak şöyle bir konuya değinmek istiyorum. ne zaman churchill içmek istesem hep bardağın altında sıkılmış limon, ayrıca bir soda ve talep etmem halinde tuz geliyor. sanırsın ikea'da sipariş veriyoruz. karıştır getir işte kardeşim. beni ne yoruyorsun? ayrıca tuzu özellikle talep etmem de bambaşka bir mevzu. orijinal tarifte var zaten niye getirmiyorsunuz diye ortalığı birbirine katasım geliyor. baklava isteyince kat kat pişmiş hamur, şerbet ve cevizi ayrı ayrı getirmek gibi. aşırı manasız.

buz gibi sade soda, limon ve tuz ile yapılan sıcak havaların kurtarıcısı içecek.

koca churchill'i yaz aylarının mezesi yapan hayat bize neler yapmaz deyip ayrılıyorum.

bildiğin tuzlu soda milletin adı güzel diye istediği ürün ..

severim

içecek olan churchill'i hiç duymadım ama
laf cambazlığıyla adını tarihe yazdıran winston churchill'den unutulmaz bir anektod var hafızamda.
başbakanlık döneminde kabinedeki kadın bakanlardan biri olan nancy a. ile aralarında şöyle bir atışma geçmiştir: nancy a.: kocam olsaydınız kahvenize zehir koyardım.
w. churchill: kocanız olsaydım o kahveyi içerdim.