1.
purosu ve kurt politikacılığı ile tanınan kişi.
devamını gör...
2.
bir siyasetçinin görevi nedir sorusuna “yarın, önümüzdeki ay, önümüzdeki yıl neler olacağını şimdiden söyleyip, zamanı gelince de neden gerçekleşmediklerini açıklamak" diyebilen vecizelerin adamıdır.
devamını gör...
3.
ırkçı, buruşuk, zengin, beyaz üstünlüğüne inanan bir herif. blm protestolarında heykelini kırdıkları diğer sömürgeci parazitlerden de biridir. muhtemelen t.şak kokuyordu yaşarken zaten iyi oldu.
devamını gör...
4.
öz oğlu tarafından verilen "babam her gün, ayna karşısında doğaçlama konuşmalar hazırlamakla uğraşırdı" şeklindeki beyanatla, benim gözümde "tırt adam" olarak şekillenmiştir kendisi.
devamını gör...
5.
bir çok ingiliz netflix dizisinden tanımıştır eski başbakanlarını. ilginç bir adamdır vesselam bize de pek hayrı olmadığı için toprağı bol olmasın amin.
devamını gör...
6.
şüphesiz ingiltereden çıkmış en ikonik karakterlerden biridir.
tam adı sir winston leonard spencer churchill olan ingiliz politikacı.
blenheim sarayında 1874 yılında dünyaya gelmiştir.
biz kendisi en çok gelibolu muharebesi ile tanıyoruz. almanlar sosyalistleri rusyaya akın akın gönderirken rus çarlığı neredeyse düşmek üzereydi. almanların savaşı tek cepheye düşürmek istemsini anlayan ingilizler rusyaya asker ve tehçizat taşımak istedi ama bölgeden geçmeleri için ilk önce osmanlı başkentini ele geçirmeleri gerekiyordu. bu da churchill'in istediğiydi. fakat ingilizler geliboluda başarısız başarısız oldular ve rus çarlığı yıkıldı. neyse konuyu dağıtmayalım. muhalefet bu başarısızlığın en büyük sorumlusu olarak tutuluyordu. bu baskılar sonuç vermişti ve churcill görevden alınmıştı.
sonrasında churchill'e ingiliz doğu afrika valiliği görevi teklif edilmişti. chruchill bu teklifi reddetti. çünkü muhalefet churchill'i britanyadan uzakta tutmaya çalışıyordu. sonrasında milletvekilliği görevinden istifa etti ve orduya katıldı. 1916 yılında belçikada yarbay olarak görev yaptı.
avam kamarası'nda churchill savaş konularında konuştu ve askere almanın irlandalılara genişletilmesi, askerlerin cesaretinin daha fazla tanınması ve askerler için çelik kaskların getirilmesi çağrısında bulundu. bir backbencher olarak ofis dışında olmaktan bıkmıştı, ancak gelibolu için, özellikle muhafazakar yanlısı basın tarafından defalarca suçlandı. churchill, yayınlanan raporunda kampanyanın başarısızlığından kişisel olarak kendisini sorumlu tutan çanakkale komisyonunda davasını savundu.
sonrasında ordudan da istifa eden churchill uzun süre farklı yerlerde görev yaptı.
2. dünya savaşı zamanlarına geldiğimizde ise almanlar avrupada yükseliyordu. dönemin başbakanı neville chamberlein ise faşist dikatatörler olan musollini ve hitlere karşı daha barışçıl politika izliyordu. hatta almanların birçok orta avrupa ülkesini işgal etmesine dahi göz yummuştu. bunların nedeni ise avrupada yeniden 1. dünya savaşı gibi yıkıcı bir savaş yaşanmasını istememesiydi. fakat almanlarla barışçıl geçinme politikası işe yaramamıştı. 1. dünya savaşından yenik çıkmış almanlar toparlanmış yanlarına da 1. dünya savaşında istediklerini alamayan italyayı da almıştı. çekoslovakya ve avusturya işgal edilmişti. avrupada savaş çanları çalıyordu.
ingilizler ve fransızlar sıradaki hedefin iskandinav yarımadası olduğunu anlamıştı. bu yüzden norveçe asker sokmak istiyorlardı. fakat norveç bunu istemiyordu. bu sırada almanya norveçe savaş ilan etti. hemen ardından ingiltere ve fransa almanya ya savaş ilan etti.
bunun üzerine almanlar çok hızlı bir şekilde norveçteki havaalanlarını ele geçirmişti. denizden çıkarma yapan müttefikler ise almanların hava üstünlüğüne dayanamayıp geri çekilmek zorunda kalmıştı. almanlar müttefiklere ilk golü atmıştı. ve bu savaşın önceki gibi olmayacağı açıkça ortadaydı.
churchill'in almanlarla mücadelesi ise chamberlain'in den farklı olacaktı.
devam edecek...
tam adı sir winston leonard spencer churchill olan ingiliz politikacı.
blenheim sarayında 1874 yılında dünyaya gelmiştir.
biz kendisi en çok gelibolu muharebesi ile tanıyoruz. almanlar sosyalistleri rusyaya akın akın gönderirken rus çarlığı neredeyse düşmek üzereydi. almanların savaşı tek cepheye düşürmek istemsini anlayan ingilizler rusyaya asker ve tehçizat taşımak istedi ama bölgeden geçmeleri için ilk önce osmanlı başkentini ele geçirmeleri gerekiyordu. bu da churchill'in istediğiydi. fakat ingilizler geliboluda başarısız başarısız oldular ve rus çarlığı yıkıldı. neyse konuyu dağıtmayalım. muhalefet bu başarısızlığın en büyük sorumlusu olarak tutuluyordu. bu baskılar sonuç vermişti ve churcill görevden alınmıştı.
sonrasında churchill'e ingiliz doğu afrika valiliği görevi teklif edilmişti. chruchill bu teklifi reddetti. çünkü muhalefet churchill'i britanyadan uzakta tutmaya çalışıyordu. sonrasında milletvekilliği görevinden istifa etti ve orduya katıldı. 1916 yılında belçikada yarbay olarak görev yaptı.
avam kamarası'nda churchill savaş konularında konuştu ve askere almanın irlandalılara genişletilmesi, askerlerin cesaretinin daha fazla tanınması ve askerler için çelik kaskların getirilmesi çağrısında bulundu. bir backbencher olarak ofis dışında olmaktan bıkmıştı, ancak gelibolu için, özellikle muhafazakar yanlısı basın tarafından defalarca suçlandı. churchill, yayınlanan raporunda kampanyanın başarısızlığından kişisel olarak kendisini sorumlu tutan çanakkale komisyonunda davasını savundu.
sonrasında ordudan da istifa eden churchill uzun süre farklı yerlerde görev yaptı.
2. dünya savaşı zamanlarına geldiğimizde ise almanlar avrupada yükseliyordu. dönemin başbakanı neville chamberlein ise faşist dikatatörler olan musollini ve hitlere karşı daha barışçıl politika izliyordu. hatta almanların birçok orta avrupa ülkesini işgal etmesine dahi göz yummuştu. bunların nedeni ise avrupada yeniden 1. dünya savaşı gibi yıkıcı bir savaş yaşanmasını istememesiydi. fakat almanlarla barışçıl geçinme politikası işe yaramamıştı. 1. dünya savaşından yenik çıkmış almanlar toparlanmış yanlarına da 1. dünya savaşında istediklerini alamayan italyayı da almıştı. çekoslovakya ve avusturya işgal edilmişti. avrupada savaş çanları çalıyordu.
ingilizler ve fransızlar sıradaki hedefin iskandinav yarımadası olduğunu anlamıştı. bu yüzden norveçe asker sokmak istiyorlardı. fakat norveç bunu istemiyordu. bu sırada almanya norveçe savaş ilan etti. hemen ardından ingiltere ve fransa almanya ya savaş ilan etti.
bunun üzerine almanlar çok hızlı bir şekilde norveçteki havaalanlarını ele geçirmişti. denizden çıkarma yapan müttefikler ise almanların hava üstünlüğüne dayanamayıp geri çekilmek zorunda kalmıştı. almanlar müttefiklere ilk golü atmıştı. ve bu savaşın önceki gibi olmayacağı açıkça ortadaydı.
churchill'in almanlarla mücadelesi ise chamberlain'in den farklı olacaktı.
devam edecek...
devamını gör...
7.
bu adamı zamanında dinleselerdi ikinci dünya savaşı yaşanmayabilirdi.
devamını gör...
8.
t:iki ayrı dönem biri dört biri beş yıl olmakla birlikte ingiltere'nin başbakanlığını yapmış kişi.
isminde bir sigara markası ve içecek barındırıyor.*
eğer karşımda olsaydı: winston, churchill yapsana. derdim.**
isminde bir sigara markası ve içecek barındırıyor.*
eğer karşımda olsaydı: winston, churchill yapsana. derdim.**
devamını gör...
9.
demokrasi karşıtı en iyi argüman ortalama bir seçmenle 5 dakika muhabbet etmektir sözünün sahibidir.
devamını gör...
10.
nobel edebiyat ödülü ressam. boş vakitlerinde hitler'i yenmiştir.
devamını gör...
11.
pek kimsenin dikkatini çekmez ama, birinci (aslında kimbilir kaçıncı) dünya savaşı'nda ingiliz donanma bakanı'dır ve kendileri için sonradan 'çanakkale hezimeti'ne dönüşecek olan çıkartmanın planlayıcısıdır.
devamını gör...
12.
“ben alkolün benden aldıklarından daha fazlasını ondan aldım, bunu her zaman hatırlayın.” demiş olan adam gibi adam.
devamını gör...
13.
30 kasım 1874'te oxfordshire'daki blenheim palace'ta dünyaya gelmiş politikacı.
-genç churchill-
ailesinin ataları olan marlborough dükleri ingiliz aristokrasisinin en üst düzeylerindendi. churchill ülkenin yönetici elitleri arasında doğdu.
babasının dedesi olan john spencer churchill, 7. marlborough düküydü. churchill'in babası lord randolph churchill, 1873 yılında woodstock milletvekili seçilmişti. sebastian haffner'e göre, churchill'in ailesi, normal standartlara göre zengin, zenginlerin arasında da fakirdir.
churchill'in ebeveynleriyle ilişkisi zayıftı, babasıyla neredeyse hiçbir ilişkisi yoktu, annesi için yıllar sonra şöyle demiştir; "onu çok sevdim ama uzaktan."
7 yaşında st. george's school'a yatılı olarak kaldı. 1884'te hove'daki brunswick school'a geçti. 1888'de harrow school'a giriş sınavını ucu ucuna geçerek, okulda öğrenim görmeye hak kazandı. tarih dersinde başarılıydı. fakat genel olarak yaramaz ve dikkatsiz bir öğrenciydi, sınavları zar zor geçerdi.
royal military academy sandhurst'e girmeyi, üçüncü denemesinde başarmıştır. 1893 yılında, 15 ay boyunca sürecek süvari öğrenci olarak eğitim görmüştür.
genç churchill'den kareler;
1881.
harrow çağı, 1889.
harrow, 1891.
sandhurst, 1893.
1895.
bangalore, hindistani 1897.
1900.
1904.
-genç churchill-
ailesinin ataları olan marlborough dükleri ingiliz aristokrasisinin en üst düzeylerindendi. churchill ülkenin yönetici elitleri arasında doğdu.
babasının dedesi olan john spencer churchill, 7. marlborough düküydü. churchill'in babası lord randolph churchill, 1873 yılında woodstock milletvekili seçilmişti. sebastian haffner'e göre, churchill'in ailesi, normal standartlara göre zengin, zenginlerin arasında da fakirdir.
churchill'in ebeveynleriyle ilişkisi zayıftı, babasıyla neredeyse hiçbir ilişkisi yoktu, annesi için yıllar sonra şöyle demiştir; "onu çok sevdim ama uzaktan."
7 yaşında st. george's school'a yatılı olarak kaldı. 1884'te hove'daki brunswick school'a geçti. 1888'de harrow school'a giriş sınavını ucu ucuna geçerek, okulda öğrenim görmeye hak kazandı. tarih dersinde başarılıydı. fakat genel olarak yaramaz ve dikkatsiz bir öğrenciydi, sınavları zar zor geçerdi.
royal military academy sandhurst'e girmeyi, üçüncü denemesinde başarmıştır. 1893 yılında, 15 ay boyunca sürecek süvari öğrenci olarak eğitim görmüştür.
genç churchill'den kareler;
1881.
harrow çağı, 1889.
harrow, 1891.
sandhurst, 1893.
1895.
bangalore, hindistani 1897.
1900.
1904.
devamını gör...
14.
churchill ölüm döşeğindedir ve kızının evinde kalmaktadır. yatalaktır, bilinci zaman zaman gidip gelmektedir. günlerden bir gün kapıya bir gazeteci dayanır, churchill'le röportaj yapmak istemektedir. churchill o sırada salondaki yatağında yatmaktadır. kapıyı damadı açar. gazeteci churchill'le görüşmek istediğini söyler. damadı alçak sesle gazeteciye durumu izah eder:
- kendisiyle görüşebileceğinizi sanmam, zira son günlerde iyice kötüleşti, bilinci yerinde değil, bizimle dahi konuşmuyor, konuşunca da saçmalıyor.
gazeteci ısrar eder. damat da adamı churchill'in yanına alır. churchill'in gözleri açıktır, ama kendinde olup olmadığı belli değildir. gazeteci sorar:
- sayın churchill, siz bütün dünyanın takdirini kazanmış bir politikacısınız, peki, sizin özellikle beğendiğiniz, hayran olduğunuz biri var mı?
churchill'den cevap gelmez. gazeteci uzunca bir süre bekler. damat yanlarına yanaşır, yine alçak sesle:
- bakın, size demiştim, kendinde değil, eminim ne sorduğunuzu dahi anlamamıştır, boşuna çabalıyorsunuz, sizinle konuşacağını sanmam.
gazeteci biraz daha bekler, tam vazgeçip gitmek için toparlanırken churchill'den cevap gelir:
- mussolini'yi çok takdir ediyorum.
gazeteci bir an şaşkınlığa uğrar, sonra devam eder:
- ama nasıl olur? siz mussolini ile savaşta düşmandınız. dahası mussolini'den nefret ettiğinizi de biliyoruz, şimdi neden kendisini takdir ediyorsunuz?
churchill yine sessizliğe gömülür. damat fısıltıyla devam eder:
- işte, demedim mi, ne söylediğinin dahi farkında değil, iyice çıldırdı artık, saçma sapan konuşuyor, bence boşuna çaba harcıyorsunuz.
gazeteci yine bekler, tam kalkmak üzereyken churchill ses verir:
- damadını astırmıştı da ondan..
- kendisiyle görüşebileceğinizi sanmam, zira son günlerde iyice kötüleşti, bilinci yerinde değil, bizimle dahi konuşmuyor, konuşunca da saçmalıyor.
gazeteci ısrar eder. damat da adamı churchill'in yanına alır. churchill'in gözleri açıktır, ama kendinde olup olmadığı belli değildir. gazeteci sorar:
- sayın churchill, siz bütün dünyanın takdirini kazanmış bir politikacısınız, peki, sizin özellikle beğendiğiniz, hayran olduğunuz biri var mı?
churchill'den cevap gelmez. gazeteci uzunca bir süre bekler. damat yanlarına yanaşır, yine alçak sesle:
- bakın, size demiştim, kendinde değil, eminim ne sorduğunuzu dahi anlamamıştır, boşuna çabalıyorsunuz, sizinle konuşacağını sanmam.
gazeteci biraz daha bekler, tam vazgeçip gitmek için toparlanırken churchill'den cevap gelir:
- mussolini'yi çok takdir ediyorum.
gazeteci bir an şaşkınlığa uğrar, sonra devam eder:
- ama nasıl olur? siz mussolini ile savaşta düşmandınız. dahası mussolini'den nefret ettiğinizi de biliyoruz, şimdi neden kendisini takdir ediyorsunuz?
churchill yine sessizliğe gömülür. damat fısıltıyla devam eder:
- işte, demedim mi, ne söylediğinin dahi farkında değil, iyice çıldırdı artık, saçma sapan konuşuyor, bence boşuna çaba harcıyorsunuz.
gazeteci yine bekler, tam kalkmak üzereyken churchill ses verir:
- damadını astırmıştı da ondan..
devamını gör...
15.
semiramis pekkan'ın köpeklerinin ismleri de winston ve churchill idi.
hadi yine iyisiniz gençler. bu bilgi ile alır yürürsünüz...
hadi yine iyisiniz gençler. bu bilgi ile alır yürürsünüz...
devamını gör...
16.
17.
ikinci dünya savaşının yaptığı akıl oyunlarıyla kazanılmasında büyük rol oynayan lider
devamını gör...
18.
sigara markası ve tuzlu limonlu sodadır.
devamını gör...
19.
devamını gör...
20.
(bkz: puro) türüdür. keyiflidir.
devamını gör...