çinli bilim insanlarının ses dalgalarıyla yağmur yağdırması

şuan dünya pandemi ile boğuşsa da yakın gelecekte dünyayı bekleyen kuraklık tehlikesine karşı olumlu bir haber.


kaynak:buradan okuyabilirsiniz

yağmur duası varken ses dalgası da neymiş? icat çıkarmayın küçük insanlar!

yarasa çorbası işine dönmesin.

ses dalgasıysa sorun yok ama kendi dalgasıyla yağmur yağdırırsa sorun.

önce dünyanın başına açtıkları pisliği bi temizlesinler sonra yağmuruna bakarız dediğim ülkenin xiqimzonik macerası.

yapar bunlar, hiç şaşırmam.
bütün dünyayı salgına mahkûm ettiler, ilk önce tanı kiti, sonra ilaç, şimdide aşı'sini satıyorlar.
ben bunlardan korkuyor um valla.

sosyalizmin başarısıdır, şöyle ki halk için bilim yaptığın zaman yağmur duasına çıkmak yerine bunu bilimsel olarak nasıl yapacağını araştırırsın, söz konusu teori yada kuram gerçekleşirse dincilerin bir kalesi daha gitti demek.

basit şeyler bunlar. istesek biz de yaparız. bizim ülkedeki yağmur duasına çıkan cemaat kadar ilgimi çekmedi.

bilimsel olarak güzel, kullanımı açısından sakıncalı bir gelişmedir. doğa bir denge işidir, bir yere düşmemesi gereken yağış manüplasyonla yağdırılırsa, yağması gereken yere düşmeyecektir. br çöle olması gerekenden fazla yağmur yağması, o bölgeye uyum sağlamış canlıları yaşam alanlarını terk etmeye zorlayabilir ya da soylarının tükenmesine yol açabilir. bir de diğer yüzü var, yağış çöle düştüğü için normalde yağışlı olan bir başka yere düşmeyecek ya da olması gerekenden az yağacaktır. aynı durum oradaki canlılar için de geçerli olacak.
manüplasyonla yağmur yağdırdırarak kendi çöllerini yağmur ormanına çeviren ülkeler ile bu yüzden toprakları çöle dönen ülkelerin önderliğinde, üçüncü dünya savaşının nükleer bir şenliğe dönüştüğü senaryoya girmiyorum bile.

arkadaşlar doğaya müdahele etmezsek nasıl mücadele edeceğiz, yarın iki buçuk milyar sivrisinek ülkeleri istila etse, doğaya müdahale etmeyelim diye bu sineklerle savaşılmayacak mı? bu mantığın anlamı ne, insanlık doğayla savaşmakla mükelleftir ama saygılı olmak koşulu ile.

ilginç ama gereksiz bir deney. (bkz: wilhelm reich) 1950'lerde bu tarz bir deney yapmıştı. elektromanyetik dalgalar yerine ses dalgaları kullanılması gitarla çalınan bir şarkının sazla coverlanması gibi.

''çin olarak topluca bir zıplasak deprem yaratır mıyız?'' deneyine kalkışmadan bu bilim insanlarının üniversitelerine rektör atanmalı.

1950 lerden beri var olan ama kullanımı yasak olan "bulut tohumlama" var mesela. kimse konuyu o günden beri allah'a kitaba bağlamadı.

bugün konuyu nasıl da hemen dine imana getiriyorlar akıl alır gibi değil.
arkadaşım, bulutu iyonları ve tüm içeriğiyle birlikte yoktan var ettiğin zaman evreka çekersin. böyle ahmak avuntusuyla "sosyalizmin gücü" falan yellenmeleri komik oluyor.
yine geçmişte, allahsız bir abiniz "atomu buldum lan, bakın işte burda.. demek ki allah yok" falan demişti.
sonra buna "tamam serbest bırak ve yönet" dediler de yıkıldı primat.

3 tanrılı dini red eden felsefenin* argümanları bu dine uymuyor ve komik kaçıyor. çünkü islam bilimi destekliyor.
başınızı 25-30 derece de olsa çevirip geriye bir bakın.. diyeceğim de
gerçi baksanızda muhtemelen değilen bir şey olmayacak. (bkz: obsesif mantık)

(bkz: yağmur fişeği) bildiğim kadarıyla aynı mantıkla çalışıyor.

bu safsatalara inananlarda, ne bileyim.

t; fantastik film senaryosu.

bir de sistemi tam olarak öğrenerek ileride tersini uygulayıp yağmurlar! durdurma çalışmalarına girerlerse ne olur? hatta bazı ülkelere aşırı yağmurlarla baş başa bırakıp seller oluşturma hayaline kapılınca ne yapılacak?
babacım, çin bu? cin gibi şişede durmazlarsa neler olabilir?

sen mikaili savundun.**

çinli bilim adamları bence şu radyo frekans dalgaları ile fazla oynamasınlar zira bak oynadilar,. dünya ebesini tersten gördü, bir aksiyon daha almayalim.

tartışma yaratabilecek gelişmedir.

-o bulutlar bize geliyodu.
+ee
-tuttunuz bulutları. kendi ülkenize yağdırdınız.
+banane kardeşim. benim hava sahamdan geçmeseymiş.
-al bu nükleeri de tut o zaman.

bilimsel olmasa da teknolojik sayılabilecek bir gelişme.

uzak gelecekte yaşanacak olası terraform teknolojisinin öncülü bir gelişme olabilir ancak şu an için ihtiyaç duyduğumuz bir gelişme değil. tam tersine doğanın dengesini tek taraflı bozabilecek bir değişim. her gün "daha ne kadar aç gözlü davranabiliriz?" diye düşünürken, çıkan haberlerin hiç biri artık beni şaşırtmıyor. biz böyle doğanın dengesiyle oynamaya devam edelim. kantarın ayarını iyice bozalım. yarın yokmuş gibi davranmaya devam edelim. çok değil elli yıl sonra bugünleri hatırlayıp hayıflanacak mıyız acaba.

bulutların olduğu yağmur öncesi vakitte havayı titreştirerek mevsim normallerine kıyasla %17 fazla yağmur yağdırmış olmaktan bahsediyor ve gayet makul bir çalışma ama bulut üretmiyor, bulutları sürmüyor. şimdilik başarılı bir deney olmuş sadece, en azından medyada bilimle anılıyor insanlar.
japon severim.
çinli de severim,
biri minik ayaklarıyla ezsin beni.