dingo'nun ahırı

istanbul'da atlı tramvayların kullanıldığı yıllar... normalde iki at ile çekilen tramvaylara, oldukça dik olan şişhane yokuşunu çıkabilmesi için bir at daha koşulurmuş.

takviye atlar azapkapı'da tramvaya eklenir, taksim'de dingo isimli bir rum vatandaşın işlettiği ahırda dinlendirilir daha sonra tekrar azapkapı'ya götürülürmüş.

gün içinde sürekli atların girip çıktığı bu ahırın durumundan dolayı; her önüne gelenin girip çıkabildiği yerler için "dingo'nun ahırı" deyimi kullanılmaya başlanmıştır.

evim

işi olan olmayan herkesin selamsız sabahsız haberli habersiz damladığı yere verilen argo tabir.

üniversitenin bana kazandırdığı tanımlardan birisi.

argo bir deyimdir. kimin girip çıktığını bilmediğiniz dağınık ve kalabalık yerler için kullanılır. dingo nedir diye de soracak olursanız; efenim dingo bir yabani köpek türüdür(fakat burada bahse konu olan bu değildir). tabii bu deyimin oluşumunda yer alan çeşitli hikayeler de bulunmaktadır.

istenbul'da atlı tramvaylar düz güzergahta 2 atla çekilirken, dik şişhane yokuşunu çıkabilmek için 2 at daha bağlanırmış. tramvay bu haliyle taksim'e kadar gelir, yokuş için eklenen 2 at burada çıkartılır, bugünkü fransız kültür merkezi’nin yanına denk gelen dingo isimli rum bir vatandaşa ait ahırda dinlendirilirmiş. sonra tramvaya bağlanmadan boş olarak geri götürülürlermiş. tramvayın sıklığından dolayı pek çok kez atlar girer çıkarmış. bu at sirkülasyonundan ve bu atları getiren dinlenenleri götüren seyislerin de giriş çıkışının yoğunluğundan dolayı gireni çıkanı belli olmayan yer anlamında “dingo’nun ahırı” deyimiyle kullanılmış.

bir başka (benzer) rivayete göre ise de.
ahırın sahibi dingo isimli vatandaş genelde ahırda değil yakınlardaki meyhanede olduğundan, yorulan atları dinlendirmek için vagonlara at ekleyip çıkartan görevliler ahıra kendileri girip çıkar, dinlendirilecek yorgun atların bakımını yapar ve yokuş tırmanacak atları vagonlara bağlamak için ahırdan alırmış. bu kafasına göre giren çıkanların olduğu ahırdan sebep istanbullular gireni çıkanı belli olmayan yer anlamında “dingo’nun ahırı” deyimiyle kullanılmış.

edit: başlıklar birleşince başlık sahibinin açıklamasını yinelemiş gibi olmuşum. kendisinin şukusunu verdim.

1800'lü yıllarda taksim'de dingo isimli bir rum'a ait olan ahıra verilen isimdir. tramvayların at ile çekildiği dönemlerde, atların azapkapı'dan taksim'e giden dik şişhane yokuşunu çıkabilmeleri bir hayli zor ve yorucu olurmuş. taksim'e geldiklerinde ise atların bir süre dinlenmesi gerekirmiş. taksim’de sular idaresi maksemi ile fransız konsolosluğu arasında olan dingo'nun mekanı atlı tramvaylar için durak mekanı haline gelmiş. burada bir süre dinlenen atlar azapkapı'ya dinlenmiş bir şekilde geri götürülürmüş.

dingo ise, işlettiği bu ahırı sık sık boş bırakıp meyhaneye gidermiş. ahırda kimse olmayınca da diğer seyisler ve atları istediği gibi mekana girip çıkar olmuş. bu sebeple, girip çıkanın belli olmadığı yerler için "dingo'nun ahırı" tabiri kullanılmaya başlanmıştır.

aklina estigi yada istedigin gibi takildigin yer. ' dingonun ahiri mi burasi? agzindan cikan laflara biraz dikkat etsene kardesim' diye cumle icinde kullanilir.

şu sıralar kafa sözlük.