evli çiftlerin itici davranışları

birbirlerine hitap şekillerini tek geçerim.

ne zaman evleniyorsun mesajları veren davranışları ve hatta direkt sormaları falan.

"kocişkoyla kahve keyfi" storysi.*

evlendikten sonra eşleriyle birlikte arkadaş ortamına girmemek. yedik karını/ kocanı! özgüvensiz loserlar !

deli bir değil ki bağlayasın... çok efkarlıyım sözlük çok.
yine bir “hangi birini anlatayım” moduna girmiş bulunduğum hede.
çok efkarlıyım allah topunun..neyse

yaşlanmışız bi de laf da anlatamıyoruz şu hale bak...

başkalarının yanında laubali hayatım’lar, aşkım’lar

aynı kıyafetleri giymeleri*,
yılışık hitaplar,
birbirlerini abartılı biçimde övmeleri.

yanlarındaki şımarık veletlerini "hiperaktif bizim yavrumuz" diye kakalamaya çalışmaları.

lan çocuk ağzından akan salyaya hakim olamıyor, ne zekası, ne aklı, ne hiperaktifliği.
çocuğunuz mal bak bunu aklınıza sokun, şimdi mal, büyüyünce de mal olacak..

oh, rahatladım şerefsizim.

çocukları varsa sürekli çocuklarını övmeleri; anladık aq hepinizin çocuğu bir dahi, bir tony stark...

eşi diğer odaya geçer geçmez eşi ya da eşinin ailesi ile alakalı olumsuz durumlardan söz etmesi.
toplum içinde eşi ile sürekli bir atışma veya tartışma halinde olması.
çocuğunda ebeveyni ile alakalı olumsuz intiba oluşturma çabasına girmesi.
özellikle de tüm bunlar yaşanmışken sosyal medyada en büyük aşk bizimkisi tadında paylaşımlar yapılması.
evli olması şart değil ikili ilişkilerde olmaması gereken davranışlardır.

-dondurucudaki kurbanlık ete kurdele bağlayıp süslemek.
-kocişkomla kahve keyfi diye hikaye atmak.
-tek koca onda varmış gibi konuşmak
-özelini ulu orta anlatmak

genelde yeni evlilerdeki yapış yapış vıcık vıcık kocişko aşkito durumları ümüklerini sıkma isteği uyandırır bende.

kalabalık bir ortamda "aşkım" , "kocam" ya da "gocam" gibi hitap şekilleri. tüylerim ürperiyor. ruhum yerlere seriliyor.
üstelik bunu yakınımda bulunan insanların yapması durumunda ağlayasım geliyor. kendimi düşünüyorum; sevdiğim adam, ailemin yanında olsa ya da sevdiğim adamın ailesinin yanında olsam adama yabancı gibi davranırım * oldukça sıradan davranırım.

hitap şekilleri orijinal olmalı. mesela; çimen gözlüm vs. orijinallik yoksa balım olur, canım olur. canım güzel. canım olsun.

son olarak sunum çılgınlıkları var...

vıcık vıcık aşkımlar cicimler.
abi inanın gerçekten insanları böyle böyle evlilikten soğutuyorlar..

onları itici bulanlar gerçekte kiskandiklari için korkmayın sizinde olur birgün

çekilinnnn ben evliyim *
önce ciddi ciddi yazdım, yazdım; sonra bir şarkı ile cevap vermek istedim bu başlığa...

beni kategorize etme

şaka bir yana iticiliğin evli olmakla alakalı olduğunu düşünmüyorum ben, kendi başına da zaten itici olan insanlardır onlar.

ciddiye alırsak yazacak gerçekten çok şey var, bunun temeli insanların çocuk yetiştirme tarzına-tavrına, bizim toplulumuzun insana-evliliğe bakışına, örf-adetlere kadar gider, tespitler de yaparız ama gerek var mı? bence yok...

itici ve evli * insanlardan uzak, mutlu günler dilerim hepinize sözlük ahalisi *

bazı çiftlerin evlenirken hastalıkta sağlıkta diye söz verip sonrasında eşi bir hastalığa yakalandığı zaman onu terk etmesi bana çok itici geliyor hani söz vermiştiniz ne oldu aynı şey terk eden kişinin başına da gelebilirdi sonuçta.

kocişkotoşkolu, senin için istanbul’u tekrar fetih ederim gadınımlı paylaşımlar falan itici ama en azından mecbur değilsin görmeye, maruz kalmaya. bir de bunun seni zorla ne kadar aşık olduklarına ikna etmeye çalışan, fotolarını ağzına sokan, seni bunaltana kadar anlatan, gitmek isteyince binbir ısrarla kal kal ki biraz daha öveyim bizi versiyonları var. kara delik gibi bişey, bir kere içine çekti mi geçmiş olsun.

birbirlerini sevmediklerini düşündürecek eylemleri... hani sevmiş, evlenmişler ama bi'şeyler zamanla tükenmiş gibi. çok da zaman geçmemiş esasında ama birşeyler ya yanlış yahut düşündükleri gibi gitmemiş..
o yoksunluk. .. eksiklik adına ne derseniz, işte o hüzünlük hissi için bu garip çiftler bilinçli ya da bilinçsiz bir şey geliştirmişler: yılışık hareketler, mutluyuz ifadeleri, çakma sevgi durumları, snaplar, yapışık hitaplar, ifadeler, övgüler...
gizleyemiyor hiçbir sözcük ya da ifade birbirinizi sevmediğinizi anlasanıza.. yapmacık her şey.. hep birşeyler eksik.. ya kaybetmişsiniz zamanında size verilen değeri ya da birbirinizde bulamamışsınız aradığınız o her şeyi.. .

oysa birbirini hiç sevmediğini sandığınız bir çiftin, uzaktan birbirine bakışını gördüğünüz an anlarsınız: aşk aslında odur... ne canım, cicimdir.. ne o yılışık hallerdir.. aşk odur ve insanın aşka olan inancını sağlam tutan da, bu realitedir. kavga ederler, amiyane tabirle; masalar sandalyeler havada uçuşur, sevseler öyle mi olur?.. dersin, lakin değildir işte. yılışmaktan öte birşeydir aşk...
görürsün, anlatamazsın...

baştan sona okudum, meğerse evli birisi olarak nefes alsak itici oluyormuşuz aq.

evde kalmış olduğumuz için zorumuza gidiyor demiyonuz da sizin itici davranışlarınız diyorsunuz.

evleneydiniz aq napim ben.