oysa herkes öldürür sevdiğini
oysa herkes öldürür sevdiğini,
kulak verin bu dediklerime,
kimi bir bakışı ile yapar bunu,
kimi dalkavukça sözler ile…
kimi bir bakışıyla yapar bunu,
kimi dalkavukça sözlerle.
korkaklar öpücük ile öldürür...
yürekliler kılıç darbeleriyle.

kimi gençken öldürür sevdiğini
kimi yaşlıyken.
şehvetli ellerle boğar kimi
kimi altından ellerle
merhametli kişi bıçak kullanır
çünkü bıçakla ölen çabuk soğur
kimi yeterince sevmez kimi fazla sever
kimi satar; kimi de satın alır
kimi gözyaşı döker öldürürken
kimi kılı kıpırdamadan
çünkü herkes öldürür sevdiğini
ama herkes öldürdü diye ölmez.
devamını gör...
buradan
uykuların kaçar geceleri
bir türlü sabah olmayı bilmez
dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
ne çarşaf halden anlar, ne yastık
girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın
onun unutamadığın hayali
sigaradan derin bir nefes çekmişcesine dolar içine
sevmek neymiş birgün anlarsın

birgün anlarsın aslında herşeyin boş olduğunu
şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin
gün gelirde sesini bir kerecik duymak için
vurursun başını soğuk taş duvarlara
büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın
duyarsın
ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın
sevmek neymiş birgün anlarsın

birgün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin
niçin yaratıldığını
bu igrenç dünyaya neden geldiğini
uzun uzun seyredersinde aynalarda güzelliğini
boşuna geçip giden yıllarına yanarsın
dolar gözlerin için burkulur
sevmek neymiş birgün anlarsın

birgün anlarsın sevilen dudakların
sevilen gözlerin erişilmezliğini
o hiç beklenmeyen saat geldi mi
düşer saçların önüne ama bembeyaz
uzanır gökyüzüne ellerin
ama çaresiz, ama yorgun, ama bitkin
bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın
sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı
sevmek neymiş birgün anlarsın

birgün anlarsın hayal kurmayı
beklemeyi
ümit etmeyi
bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
bütün vücudunu saran o korkunç geceyi
lanet edersin yaşadığına
maziden ne kalmışsa yırtar atarsın
o zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden

senı sevdığımı bırgün anlarsın

ümit yaşar oğuzcan
devamını gör...
gel
seninle alıp veremediğim yok, verip alamadığım var
üzülüyorum verdiklerim işe yaramadığında
sitemim yürümekten değil, bir yere varamadığımdan
yalnızım temelli kendi kalabalığımda


insan bazen hayvan gibi yalnız hissediyor
gönlümün mutluluktan yüzde bir hissesi yok
o kadar içine kapanmış ki kalbim
iç sesi var hiç sesi yok


o kadar açılmış ki gözlerim, boğulmuşum
bir tane sen öldürüp dokuz doğurmuşum
canımı sıktığından beri düşünüyorum
kaç ömür geçtiğinde soğur kurşun


hepiniz bir gün bu trene bineceksiniz
en müsait yerde de ineceksiniz
sonrasını yayan gideceksiniz
siz benim neden sevdiğimi nereden bileceksiniz


gözümün nûrusun, közümün hârı
zor edecek gibiyim bu baharı
aramızdaki her neyse rastlantı
sen yatağıma gelen sabah kahvaltım


sen yüzümü sildiğim havlu, gönül evimde avlu
yuvamdaki yavru, silahımda namlu
sıcak insanı bu yazda kavurur
gel gözlerimin yemyeşil çayırlarında kamp kur


gel, bağrına bassın seni kuytularım
gelişin darmadağın etsin uykuları
gel, peşine düşsün senin uykularım
seninle her kalabalık kuytu kalır


gel, gece olsun güneş yerin dibine batsın
sen ecel oldun, böyleyken yaşamak tatsız
gel çöllerden okyanuslara dönsün bahtım
gel otur ihtişamlı görünsün gönlümün tahtı


sana gel diyorum, sana gelmiyorum
unuttum zamanla sana gelen o yolu
sana gelemiyorum ki sana gel diyorum
ben artık anca sana gelen o yolum


ben artık maddeyim sen hâlâ mâna
iç yerimde varlığın en âla, hâlâ
ben hâlâ hiçim, sen her şey pekâlâ
nasıl sığıyor ruh bu dar mekâna?


aklımın almadığı binlerce soru var
sığmayacak cevabı binlerce yoruma
açız, evsisiz, yok yere ölüyoruz
insanlığını kapatıyor yorulan


dünya böyle gelmiş böyle gider
ama biz insanlar değişebiliriz
aşk öyle bi' dert böyle bi' dert
esasında sevmek husunda yenişebiliriz


birbirimizi farklı şekillerde yeriz
farklı şekillerde sevmeyi deneriz
deneriz bir ömür sürecek bir perhiz
günde beş öğün sadece birbirimizi severiz


acıyı sadece yemeklerde tadarız
dünyamızı tartsan olduğumuz kadarız
ses hızına, belki ışık hızına çıkarız
yapamayız katiyen asla zaman kadar hız


sen beni bilirsin bir parça
içimdeki deli deniz şimdi bir çarşaf
uzaklaştıkça kıyıdan küçülüyor kara
ufaldıkça kara, devleşiyor yara


ben seni bilirim bir parça
sen seni bilmeyenin ağzına bal çal
alışıyor insan büyüdükçe yara
ölümde beliriyor başka bir kara
devamını gör...
etme
duydum ki
bizi bırakmaya azmediyorsun, etme.
başka bir yar,
başka bir dosttan meyil ediyorsun, etme.
ey ay felek harap olmuş,
ziyan olmuş senin için
bizi öyle harap öyle ziyan ediyorsun, etme.
ey makamı var ile yokun üstünde olan sen
varlık sahasını terk ediyorsun, etme.
sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur
gamdan sen ayında evini de yıkmayı kastediyorsun, etme.
şekerliğin içinde zehir olsa dokunmaz bize
sen zehri şeker, şekeri zehrediyorsun, etme.
harama bulaşan gözün
güzelliğinin hırsızı ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.
aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.
isyan et ey arkadaşım
söz söyleyecek an değil,
aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme.
devamını gör...
ne diye sorarsınız neredeyim, nasılım?
hüznümü sahiplenip kaldığınız yerdeyim.
bir peşreve dönerken hüzzam kokan fasılım
mutlu yarınlarımı çaldığınız yerdeyim. buradan
devamını gör...
devamını gör...
ali lidar-alengirli şiir
buradan
devamını gör...
melih cevdet anday - teknenin ölümü
buradan
devamını gör...
devamını gör...
devamını gör...
devamını gör...
bir gün mutlaka-ataol behramoğlu

buradan
devamını gör...
yakın zaman da okuduğum değil ama umarım beğenirsiniz.
"senden sonra" parçasının bu harika versiyonunu #smule'de buldum: www.smule.com/sing-recordin...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"geceye sesli bir şiir bırak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim