101.
evlenmek, boşanmak, ebeveyn olmak, terk edilmek, şehir/ ülke değiştirmek, hepsi dönüm noktası olabilir ama bence en büyük dönüm noktası öldüğümüz gün veya hayat boyu fark etmediğimiz şeyi fark ettiğimiz andır.
devamını gör...
102.
normal sözlük'te yazar olmak diyebilirim.
devamını gör...
103.
muhtemel kriz anlarıdır.
devamını gör...
104.
herkesin hayatında bi dönüm noktası oldugunu sokaktaki kaldırım taslarına kadar herkes biliyor.
ve ben bugün o dönüm noktasının
aslında ne olduguna kesin kanaat getirdim. insanlar birbirlerinden hoslanır, birbirlerine bazen fazlasıyla deger verirler. ne ugruna olduguda bariz başlarda. sonrası biraz karmaşık işlesede her ilişkideki gibi aynı sonuca varılmıyor.
bazen zaman gectikce yenileri eklendikce
o hoslantıların arasında sana en acı veren,
en cok yıkılmana sebep olan ya da yaşadığınız şeylerin gerçek olmamasını dileyip uğruna köpek olabilecegin birisi işte o hayatınızın akışını tıkıyor. ve sizi baştan yaratıyor karakter olarak giyim tarzı vb dahil. ve bu bahsettiğim durum 50 yasındaki babanında 80 yasındaki teyzeninde zamanında başına gelmiş bi olay.
cünkü ister istemez bahsederler.
ya gencken kurulan dostluklarda dostlara,
ya da size cıkardıgı derslerden aldıgı sonuclar ve değişimlerle öncesi sonrası farkındalığını yansıtmaya çalışırlar. bu bazen bi aldatmaca bazen karşı tarafın sizin ona hissettiğiniz seyleri baskasında hissetmesi bazen de farklı seyler olabiliyo.
ve ben bugün o dönüm noktasının
aslında ne olduguna kesin kanaat getirdim. insanlar birbirlerinden hoslanır, birbirlerine bazen fazlasıyla deger verirler. ne ugruna olduguda bariz başlarda. sonrası biraz karmaşık işlesede her ilişkideki gibi aynı sonuca varılmıyor.
bazen zaman gectikce yenileri eklendikce
o hoslantıların arasında sana en acı veren,
en cok yıkılmana sebep olan ya da yaşadığınız şeylerin gerçek olmamasını dileyip uğruna köpek olabilecegin birisi işte o hayatınızın akışını tıkıyor. ve sizi baştan yaratıyor karakter olarak giyim tarzı vb dahil. ve bu bahsettiğim durum 50 yasındaki babanında 80 yasındaki teyzeninde zamanında başına gelmiş bi olay.
cünkü ister istemez bahsederler.
ya gencken kurulan dostluklarda dostlara,
ya da size cıkardıgı derslerden aldıgı sonuclar ve değişimlerle öncesi sonrası farkındalığını yansıtmaya çalışırlar. bu bazen bi aldatmaca bazen karşı tarafın sizin ona hissettiğiniz seyleri baskasında hissetmesi bazen de farklı seyler olabiliyo.
devamını gör...
105.
ayrılık, evlilik ve ölüm.
devamını gör...
106.
çok sevdiğin iki şey arasında tercih yapmak zorunda kaldığın an bir dönüm noktası oluyor mesela yani.
devamını gör...
107.
meslek sahibi olmak, evlenmek ve emeklilik.
keskin dönüşlerdir bunlar. dikkatli olunması gerekir.
keskin dönüşlerdir bunlar. dikkatli olunması gerekir.
devamını gör...
108.
büyük bir seçim yapıldığında olur genelde. bazen hayatını tek bir şeyi yaşamamak üzerine inşa edersin. ama eğer bir gün o korku duyduğun olayı yaşayıp, alevlerin içinden yana yana geçmeyi ve o korkudan kurtulmayı seçersen özgürleşirsin. benim en büyük dönüm noktam o gün olacak diye tahmin ediyorum.
bunun dışında görülen sıradan bir şey bile insanda öyle büyük bir farkındalık kapısı arayabilir, dönüm noktan bile olabilir. aslında insanda büyük bir farkındalık yaratan, büyük bir ders veren, hayatını değiştiren her şey dönüm noktası olabilir.
bunun dışında görülen sıradan bir şey bile insanda öyle büyük bir farkındalık kapısı arayabilir, dönüm noktan bile olabilir. aslında insanda büyük bir farkındalık yaratan, büyük bir ders veren, hayatını değiştiren her şey dönüm noktası olabilir.
devamını gör...
109.
güvendiğiniz dağlara kar yağması olayı ile kesinlik kazanan dönemeç
devamını gör...
110.
dipten dönülen ya da zirveden inilen noktalardır.
devamını gör...
111.
ikinci türevinin sıfır olduğu noktalardır.(bkz: swh)
devamını gör...
112.
sevdiklerinden birinin kaybı. dönüm noktası olduğu gibi hayatı da sorgulatır, olduğundan farklı bakmaya başlar insan olaylara. kimin ne olduğunu en net biçimde görüldüğü durumdur aynı zamanda.
devamını gör...
113.
2004 yılı.
devamını gör...
114.
115.
benimkiler rusya'da bulunduğum bir dönemde yaşandı. o dönem soçi'de çalışıyordum, olimpiyatlar için hazırlık inşaatları yapılıyordu. çok renkli bir ortamdı, sanki kimyasal madde kullanmışsınız da garip, güzel ve aynı anda da korkunç bir sanrı görüyor musunuz gibi..
ölmeyi gerçekten, yürekten istediğim günler geçiriyordum ve kısaca bahsettiğim büyülü soçi ortamı benim beyin kimyam ve dolayısı ile de düşüncelerim üzerinde önemli etkiler yarattı, bu etkiler yıllar sürdü. ben hayatımda hiçbir zaman alamadığım kararlarımı ve hiçbir zaman başaramadığım pratiklerimi yaşadığım bu, yığınla noktadan oluşan bir hat olan soçi zamanlarından sonra kotardım. gerçekten de bir noktadan bahsedemem ama çok hızlı akan ve eşi benzeri olmayan bir süreçten emin olabilirsiniz.
beynimin son bir gayretle beni kurtardığını düşünüyorum. kendi tarihinin -destansı- performansını gerçekleştirmiş olmalı. ben bir ateistim ve olan biteni bundan başka türlü açıklayamıyorum.
yaşadığım dönemin ayrıntılarını ve beynimin yapmış olabileceği şeyler ile ilgili 'bilimsel' tahminlerimi aktarmaya kalkışmayacağım. çok iyi bir kitap ya da dizi/film senaryosu oluşturamadığım sürece böyle bir işe girişmeyeceğim. bu türden hayallerim zaten hiç olmadı.
ölmeyi gerçekten, yürekten istediğim günler geçiriyordum ve kısaca bahsettiğim büyülü soçi ortamı benim beyin kimyam ve dolayısı ile de düşüncelerim üzerinde önemli etkiler yarattı, bu etkiler yıllar sürdü. ben hayatımda hiçbir zaman alamadığım kararlarımı ve hiçbir zaman başaramadığım pratiklerimi yaşadığım bu, yığınla noktadan oluşan bir hat olan soçi zamanlarından sonra kotardım. gerçekten de bir noktadan bahsedemem ama çok hızlı akan ve eşi benzeri olmayan bir süreçten emin olabilirsiniz.
beynimin son bir gayretle beni kurtardığını düşünüyorum. kendi tarihinin -destansı- performansını gerçekleştirmiş olmalı. ben bir ateistim ve olan biteni bundan başka türlü açıklayamıyorum.
yaşadığım dönemin ayrıntılarını ve beynimin yapmış olabileceği şeyler ile ilgili 'bilimsel' tahminlerimi aktarmaya kalkışmayacağım. çok iyi bir kitap ya da dizi/film senaryosu oluşturamadığım sürece böyle bir işe girişmeyeceğim. bu türden hayallerim zaten hiç olmadı.
devamını gör...
116.
döndü ve bana girdi iyi geceler
devamını gör...
117.
27. yaşımın ilk ayıydı, mayıs gelmiş olmasına rağmen bir türlü baharda gibi hissetmiyordum kendimi.
yakın bir dostumu uzun süredir ekiyordum, gerçi sadece yakın dostuma değil, çevremdeki herkese karşı kendimi biraz sınırlandırmış, sorgusuz sualsiz ekme durumuna geçmiştim... insanlarla dışarı çıkmak içimden gelmiyordu, bir plan yapılmışsa bile mutlaka o gün ya başım ya da karnım ağrıdığı için evde dinleniyordum, sözde.
mayısın ilk günlerinde bunu yenmek istedim. sabahın erken saatlerinde uyandım ve yapılan bir plana sadık kalmak için kendimle savaştım, bir tarafım ''uyu, dinlen, ne işin var senin doğal yaşam parkında, manyak mısın?'' derken, diğer tarafım ''bence git, uzun süredir evdesin, sıkılmıyor musun ya? biraz hava al, gez, toz.'' diyordu.
uzun süre sonra ilk kez diğer tarafımı seçtim. çıktım ve doğal yaşam parkına gitmek için karşıyaka iskelesine gittim. işte o gün, tam orada otobüs beklerken hayatımın değiştiğini hissetim...
işte annenizle böyle tanıştım çocuklar. onu görür görmez hayatıma gireceğini, çok mutlu olacağımı, harika bir geleceğim olacağını anlamıştım, hehe.
yakın bir dostumu uzun süredir ekiyordum, gerçi sadece yakın dostuma değil, çevremdeki herkese karşı kendimi biraz sınırlandırmış, sorgusuz sualsiz ekme durumuna geçmiştim... insanlarla dışarı çıkmak içimden gelmiyordu, bir plan yapılmışsa bile mutlaka o gün ya başım ya da karnım ağrıdığı için evde dinleniyordum, sözde.
mayısın ilk günlerinde bunu yenmek istedim. sabahın erken saatlerinde uyandım ve yapılan bir plana sadık kalmak için kendimle savaştım, bir tarafım ''uyu, dinlen, ne işin var senin doğal yaşam parkında, manyak mısın?'' derken, diğer tarafım ''bence git, uzun süredir evdesin, sıkılmıyor musun ya? biraz hava al, gez, toz.'' diyordu.
uzun süre sonra ilk kez diğer tarafımı seçtim. çıktım ve doğal yaşam parkına gitmek için karşıyaka iskelesine gittim. işte o gün, tam orada otobüs beklerken hayatımın değiştiğini hissetim...
işte annenizle böyle tanıştım çocuklar. onu görür görmez hayatıma gireceğini, çok mutlu olacağımı, harika bir geleceğim olacağını anlamıştım, hehe.
devamını gör...
118.
kahrolasi hayatimin yok 1 donum noktasi
sonup giden tebessumu esrarla mi dirilttin
(bkz: bol pantolon ve 70'lik)
hayatimin donum noktasi yok ulan!
devamını gör...
119.
büyük bir psikolojik sorunların başladığı an. geçse bile tam anlamıyla eskisi gibi olamıyorsunuz.
devamını gör...