hz musa

garibim, kendinden en az bahsedilen peygamberdir. akıllı, uslu, suya sabuna dokunmayan bir misyonu var. oşinografi doktorası yapsaydı keşke.

eskiden semavi dinleri, pagan dinlerin evrim geçirmiş hali olarak görür saygı duyardım. ama artık semavi dinleri, paganizmin çok kaba bir defarmasyonu olarak niteliyorum.

musa kıssasını ele alalım. kutsal kitaplarda geçen hali zaten çok kişinin malumudur. ama aslında musa, rab'la allah'la ilgisi olmayan bir halk önderidir. firavunun sarayında, muktedirin evlatlığı ve baş veziri olarak yükselmiş bir adamdır. ama ezilen kölelerle, egemen aristokrasi arasındaki çelişki beynini kemiriyordur. bir süre sonra safını kölelerden yana seçerek onları kurtuluşa ulaştırmıştır.

elindeki asa ile kızıl denizi falan yarmamıştır. bu öykünün aslını anlatmak isterim. musa gençliğinde bütün nil deltasında köleleri denetleyen bir saray amiridir. kızıldeniz belli yıl döngüleri arasında yaya olarak geçilecek kadar çekilir. musa bunu çok iyi bilip hesapladığı için halkını güven içinde yaşayacakları topraklara ulaştırmıştır.

kurtuluş allahta, rab'da değil, müsbet bilimlerde ve insan sevgisindedir.

peygamberler arasında reytingi en düşük kişidir. deniz falan yarsada kar etmemiştir. olum sende cihat mihat deseydin yaw, kelle alın, uçurun falan deseydin, ne demek 10 emir?

bir peygamber. hayatı en çok inkâr edilen hatta en çok inkâr edilen peygamber de kendisidir. peki yaşadı mı? modern bilimde, hz. musa'nın efsanevi bir figür olduğuna dair bir fikir birliği var. fakat arkeolog dever, m.ö. 13-cü yüzyılda hz. musa benzeri birinin yaşamış olabileceğini söyler, ardından da bu konuda arkeolojik bir delilin var olmadığını belirtir. bundan ilave tevrat'ta çıkış gibi bölümlerde anlatılan olaylar antik mısır kaynaklarında hiç anlatılmaz.

sigmund freud, hz. musa'nın tek tanrıcı firavun akhenaton tarafından oluşturulan atenizm dininden bir rahip olduğunu söyler. bundan ilave mısırlı bir araştırmacıya göre, hz. musa, aten'in ta kendisidir. onu bunu bilmem de, kur'an'da, hz. musa'nın devrindeki firavunun adının verilmeyip de, vezirinin adının verilmesi de çok ince bir detay.

isa peygamberin dayısıdır.

şu yazımda anlattığım üzere:

emre1974tr.blogspot.com/201...

hazreti musa, islama göre peygamberdir. müslüman olmayanların ne dediği bizi bağlamaz.

üç figürle savaşmış peygamberdir.
1. figür; siyasi iktidar, firavun dur.
2. figür; dini otorite, bel'am baura dır.
3. figür; sermayenin sembolü, karun dur.

musa peygamber in(as) mücadelesi her kesim tarafından tek yönüyle ele alınır. eğer sadece sermaye düşmanı olsa idi, yani dini bir sorumluluğu ve siyasi bir kaygısı olmasa idi, iddia edilen hususlar dikkate alınırdı.

siyasi bir iddia için mücadele etmiş olsa idi, sermaye ve dini otoriteyi karşısına almak mantıksız bir hamle olurdu.

sadece dini bir iddia için mücadele etmiş olsa idi; sermaye ve siyasi figürlerin desteğini alarak bunu daha kolay başarması muhtemeldi.

neden bu üç figürü karşısına almış olsun ki?

eğer pagan bir ruhban ise; siyasi otoriteye ve sermayeye düşmanlığı, geleneksel ruhbanlığın önündeki engel olmaz mı? amaç sadece sermaye gücünü eline almak ise; siyasi ve dini figürler ile anlaşması daha mantıklı değil midir? yada geleneksel sermayeye sahip olmak için dini ve siyasi otorite ile hareket etmek daha mantıklı bir yol değil midir? (sarayda iyi bir konumda yaşadığını varsayıyoruz?)

kızıldeniz'i ortadan ikiye ayırmak gibi bir gücü varken firavundan kaçıp türlü türlü zorluklara katlanmış peygamber.

insan hayret ediyor.
al asayı, firavunu balığa mı çevirirsin maymuna mı artık keyfine kalmış ama illa eziyet çekecek.
ne kaçıyorsun ayrıca?
dön ve de ki; “allah’ıma kitabıma yaklaşanı kedi bokuna çeviririm!”
baktın inanmadılar ve geldiler.
ilk gelen on askeri habeş maymununa dönüştür.
ama yok nerdeee.
kaç sen kaç.
git eziyet çek.
ileride eziyetinle anlatsınlar.
denizi bölmüş diye övsünler kaç sen.

kızıldeniz'i ortadan ikiye ayıran hz. musa değil allah.

allah'ın kendisine, sen beni göremezsin dediği peygamber. burada bir sır var, her şeyi kuşatan allah varsa sen yoksun, benlik taslayan sen varsan o yok. mutasavvıfların benliğe neden bu kadar muhalefet ettiği buradan pay çıkarılarak anlaşılmalı.

denizi asasıyla yarmasıyla bilinen peygamber. firavuna karşı gelmiştir. işin ilginç yanı, mısır tarihinde öyle biri geçmediği biliniyor.*

onunla aramda bir bağ olduğuna inandığım da bir gerçek.

kur'an'da ismi en çok geçen peygamber.

büyücülerle yaptığı karşılaşma tarihe geçmiştir:

emre1974tr.blogspot.com/201...

asası meşhurdur.

denizin ikiye ayrıldığı gibi bir olay zamanı da dahil hiçbir tutanakta geçmemektedir.

çok büyük adamdı hakkı yeniyor.. yanındayız musa üstat.

yalancı ve iftiracı.

oturup 2 dk "bu nil nasıl bölündü la a**?@!?!" diye düşünmeyip ardından kovalayan firavunun a** ben.

hz. musa, tarihteki en ünlü ibrani peygamberlerinden birisidir. ibranice'de moşe, arapça'da musa olarak geçer. yahudiliğe göre musa(moşe-moses), en büyük ve ulu peygamberdir. bundan dolayı yahudilere "musa dininden olanlar" anlamına gelen musevi denilir. israiloğlu musa peygamber, efsaneye göre firavundan kaçmak için asasıyla kızıldenizi ikiye yarmış ve israiloğullarını firavun'un zulmünden kurtardıktan sonra israiloğulları'na kendi adıyla anılan musevilik dinini ve yahudi şeriat kuralları olan halahayı vermiştir. musa, tur dağı'nda yehova ile konuşurken(!) israilliler için yehova tarafından kendisine on emir verilmiştir. israiloğlu musa'nın tur dağı'nda yehova ile konuşmaya giderken birdenbire önüne çıkan yanan çalı, museviliğin ilk ve asıl sembolü 7 kollu şamdan olan menoradır. bilimsel araştırmalara göre tarihte musa diye birisi hiç yaşamamıştır, kızıldeniz'in ortadan ikiye ayrılması bir masaldır.
musa, bir o kadar da gaddar ve çirkef birisidir. kendisinin canını almaya gelen ölüm meleği azrail'e tokat atar, bir ibrani'ye tokat atan mısırlı'yı döverek öldürür.
musa'nın tur dağı'nda israilliler için yehova'dan 10 emir'i almasını simgeleyen bir resim
hz. musa, günümüzde yaşasaydı böyle olurdu.

(bkz: moşe)