ilham perisi

bir şiir yada bir hikaye yazarken aklıma gelen şeyleri hiç bir zaman ilham perisine bağlamadım. evet peri mecaz bir hatun ama neyin mecazı. zihnimin içini yerçekiminin olmadığı, her şeyin boşlukta salındığı bir uzaya benzetirim. boşlukta salınan sözcükler ve fikirler bazen öyle bir kesişir ki, kozmik bir gök cisimleri tutulması gibi onları öyle bir arada görünce hemen fotoğrafını çekerim. elbette zihnimde uçuşan sözcükler rastgele süzülmüyorlar hepsinin yıldızlar gibi, gezegenler gibi birer yörüngesi var. benim olayım bu harmoniyi yakalamak. ilham perisi gelmiyorsa kafanızın içine ışık tutmayı deneyin.

gelmesini beklediğinizde asla gelmeyen peridir.
gelirse tuvalet gibi çok absürt yerlerde gelir...

(bkz: müzler)

bir anda akılda ışıklar çaktıran adeta çarpılmış bir insan gibi hiç aklında olmayanları birer birer söyleyip yazdıran garip bir huridir.
o değil de annem geceleri aklıma çok güzel dualar geliyor, kalem defter alıp yazmak lazım sabah hepsini unutuyorum diyor. kime ne için geldiği belli değil yani. bir başkasına da icat için gelir. *)

şu sıralar kendisiyle aram bozuk. ne olduysa uğramıyor artık yanıma. eğer ki okuyorsan gel. özledim.

oldukça nazlı olan bir peridir.

her zaman gelmez ve geldiğinde de iyi misafir etmek lazımdır çünkü zor bir misafirdir aynı zamanda.

birçok sanatçı, eserlerini bu periye borçlu olduklarını söylemişlerdir.

ingilizcede karşılığı 'muse' olan kelimedir.
bu da 'music' kelimesinin kökenini oluşturmaktadır.

elimizde olan budur.

herhangi bir yazarlık kursunda ilk öğretilmesi gereken derslerden biridir ilham perisinin aslında var olmadığı. nice genç yazar adayı ilham perisi beklemekten telef oldu da tek bir satır yazamadı. yazarlık pratik gerektirir. gerekirse basit günlükler tutarak, gündelik yaşantıda aklınıza gelenlerden notlar alarak ders çalışır gibi çalışmak gerekir bir eser ortaya koyabilecek donanıma erişmek için. öykü yazma tekniklerinde zaten usta yazarlar bu durumu sıkça dillendirir. birçok büyük yazar ustalık eserlerini vermeden önce defalarca deneme yapmıştır. yaz, sonra tekrar yaz, bıkana kadar yaz. esin perisi gelsin öyle yazacağım dersen kalem oynatamadan bakmışsın ömür bitmiş.

genelde gece tam uykuya dalacakken gelen peridir kendisi.

bir ben etmeyen perilerin en kazuletidir.. çok şanslısınız bana sahip olduğunuz için.. ben koşulsuz geliyorum hepinize, içimin tüm iyiliğini dökmeye çalışıyorum.. ama bu öyle mi?
eşref saati bilmez, iyilik bilmez . işi gücü insanları sinir etmek.. en olmadık anda gelir.. yıllarca beklettiği oldu bizim ayten ablanın çocuğunu.. narsist bir peri bu.. zevk alıyor insanların ona yalvarmasından.. ben bunun içini bilirim, boş verin siz bunu..

hiç olmadık anlarda gelen beklenen anlarda gelemeyi akıl edemeyen varlığı da yokluğuda meçhul perilerden birkaçı..
ihtiyacım olduğunda gelmeyecekse her işi ben yapacaksam ne ise yarar ki.birde peri olacak. *

ilham perisi diye bir şey yoktur. siz bir konuyu düşünmeyi bıraktığınızı sansanız da arka planda beyniniz düşünmeye devam eder ve bir sonuca ulaşır. sonuca ulaştığında bunu açığa çıkarır ve sizin "aklınıza aniden gelmiş" olur. yoksa "ilham" veyahut "ilham perisi" safsatadan ibarettir.

özellikle yazarken, çizerken gelmesi beklenen yunan mitolojik figürleri.