ilk kimin aklına geldiği merak edilen şeyler
başlık "o bir kuş" tarafından 13.11.2020 01:16 tarihinde açılmıştır.
161.
restoran ve cafe kültürü nasıl ortaya çıktı acaba. yani insanlar zaten evlerinde yemek yerken nasıl oldu biri çıktı da ben para karşılığı yemek yapıyorum dedi merak ettim.
devamını gör...
162.
biber yemek. acı falan hiç mi düşünmediniz zehir olmasın bu diye?
e: yukarda yazılmış, yeni görüyorum.
e: yukarda yazılmış, yeni görüyorum.
devamını gör...
163.
menemen. kimin aklına geldi de "domates biber yumurtayı karıştıralım da böyle bir şey çıksın ortaya" dedi.
devamını gör...
164.
isimlendirme. yani bu duvara kim duvar dedi de duvar oldu ismi. bu konuyu düşününce en başa gitmek gerekiyor. ilk sözlü iletişimin başlamasıyla beraber oluşan isimlendirme kısmına. bunun üzerine detaylı araştırma yapma vaktim geldi sanırım. yakın zamanda buna dair bir başlık açıp bilgilendirme için geleceğim.
devamını gör...
165.
beden üzerinde delik açıp aksesuar takmak. nası karar verdiler buna acaba.
devamını gör...
166.
evlilik ilk kimin aklına geldi ne güzel birlikte yaşamak diye bir şey vardı
devamını gör...
167.
muz başka dillerde banana - banane - banan gibi benzer kelimelerken bizde neden "muz" olduğunu merak ederim. bunu kim akıl etti? ve neden muz anlatsana biraz...
devamını gör...
168.
telefona cevap verirken "alo" demek ilk kimin aklına geldi ?
alo sözcüğü sonradan kalıplaşan değil, telefonun icadından itibaren kullanılan bir cevap şekliymiş. yakın zamana kadar tam detayını bilmiyordum, öğrendim, paylaşayım.
"alo " telefonun mucidi alexander graham bell'in sevgilisinin kısaltılmış adıymış. hanımefendinin tam adı allessandra lolita oswaldo. aşık graham bell amca telefonu icat edince ilk hattı doğal olarak "özledim", "uyudun mu?", "üstünde ne var" gibi romantik sorularına cevap alabilmek için sevgilisinin evine çekmiş. dolayısıyla kendi evinde çalışma odasında telefon çalınca da arayanın allessandra lolita oswaldo'dan başkası olamayacağın biliyormuş, telefonu açar açmaz "allessandra lolita oswaldo" diyormuş. bu uzun ifade zamanla sıkmış olacak ki sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye "ale lolos" diye seslenmeye başlamış. hatta zamanla hitap şeklini daha da kısaltarak "alo" 'ya dönüştürmüş.
graham bell tüm zamanını telefon icadını geliştirmeye, bütün kente yaymaya çalışırken sevgilisi, kendisinin ihmal edildiğini düşünerek durumdan rahatsız olmaya başlamış ve graham bell'i icadıyla baş başa bırakıp terk etmiş.
zamanla kentte çekilen telefon hatlarının sayısı giderek artmaya başlamış. graham bell'in de arayanı soranı artmış tabi.
yaşlı graham bell, sevgilisinin bir gün onu arayacağı umuduyla telefonun başında bekler, arayan kim olursa olsun her çalan telefona "alo" hitabıyla cevap verirmiş. o'nun bu cevaplama şeklini duyan herkes aynı şekilde birbirine "alo" diyerek telefonları açmaya başlamış ve bu durum gelen aramayı cevaplama şekli olarak kalıplaşmış.
bugün telefona cevap verirken "ne var", "efendim", "merhaba", "heeee" gibi ifadeler kullanmıyorsak eğer, gelen çağrıyı cevaplarken graham bell'in sevgilisine hitap ettiği şekilde "alo" diyerek cevaplıyoruz.
alo sözcüğü sonradan kalıplaşan değil, telefonun icadından itibaren kullanılan bir cevap şekliymiş. yakın zamana kadar tam detayını bilmiyordum, öğrendim, paylaşayım.
"alo " telefonun mucidi alexander graham bell'in sevgilisinin kısaltılmış adıymış. hanımefendinin tam adı allessandra lolita oswaldo. aşık graham bell amca telefonu icat edince ilk hattı doğal olarak "özledim", "uyudun mu?", "üstünde ne var" gibi romantik sorularına cevap alabilmek için sevgilisinin evine çekmiş. dolayısıyla kendi evinde çalışma odasında telefon çalınca da arayanın allessandra lolita oswaldo'dan başkası olamayacağın biliyormuş, telefonu açar açmaz "allessandra lolita oswaldo" diyormuş. bu uzun ifade zamanla sıkmış olacak ki sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye "ale lolos" diye seslenmeye başlamış. hatta zamanla hitap şeklini daha da kısaltarak "alo" 'ya dönüştürmüş.
graham bell tüm zamanını telefon icadını geliştirmeye, bütün kente yaymaya çalışırken sevgilisi, kendisinin ihmal edildiğini düşünerek durumdan rahatsız olmaya başlamış ve graham bell'i icadıyla baş başa bırakıp terk etmiş.
zamanla kentte çekilen telefon hatlarının sayısı giderek artmaya başlamış. graham bell'in de arayanı soranı artmış tabi.
yaşlı graham bell, sevgilisinin bir gün onu arayacağı umuduyla telefonun başında bekler, arayan kim olursa olsun her çalan telefona "alo" hitabıyla cevap verirmiş. o'nun bu cevaplama şeklini duyan herkes aynı şekilde birbirine "alo" diyerek telefonları açmaya başlamış ve bu durum gelen aramayı cevaplama şekli olarak kalıplaşmış.
bugün telefona cevap verirken "ne var", "efendim", "merhaba", "heeee" gibi ifadeler kullanmıyorsak eğer, gelen çağrıyı cevaplarken graham bell'in sevgilisine hitap ettiği şekilde "alo" diyerek cevaplıyoruz.
devamını gör...
169.
(bkz: bir şeyleri yağda kızartmak)
devamını gör...
170.
lisanların farklılaşması, kelimelerin telafuzu
devamını gör...
171.
ateşte et pişirmek. sanırım bir rastlantı sonucu oluştu.
devamını gör...
172.
içli köfte. şeklini niye öyle yapmış normal top gibi yapsa daha zahmetsiz yapardık.
devamını gör...
173.
pırasa yemek. ot lan sonuçta. niye yediniz?
devamını gör...
174.
çiti çevirip burası benimdir demek. malum mülkiyeti başlattı.
devamını gör...
175.
siyah çay ilk nasıl yapıldığında bu çok kötü olmuş deyip bırakmadılar mı peki şeker yerine ne kattılar ...
devamını gör...
176.
sallama çay , sonradan öğrendim ki bi nevi numune olarak gönderilmesi için ufak poşetler içine konulurmuş önceleri .
devamını gör...
177.
mutlaka bi tarihi anlamı bilmem nesi vardır da kravat hep tuhaf geliyor.
devamını gör...
178.
yoğurt
devamını gör...
179.
ütü insan neden giydiği kıyafetin dümdüz olmasını ister.
devamını gör...
180.
elektrik
devamını gör...