christopher nolan'ın hem yazıp hem de yönettiği 2010 yapımı amerikan filmi. zihnin gücünü, bilinçaltının rüyalara etkisini gelmiş ve geçmişi birbiriyle harmanyalan bilim kurgu, aksiyon, macera türündeki başarılı örneklerden biridir.
ımdb: 8.8
ımdb: 8.8
yönetmen:
christopher nolan
oyuncular:
leonardo dicaprio
joseph gordon-levitt)
ken watanabe
tom hardy
elliot page
dileep rao
christopher nolan
oyuncular:
leonardo dicaprio
joseph gordon-levitt)
ken watanabe
tom hardy
elliot page
dileep rao
academy awards, usa (2011)
*bafta awards (2011)
en iyi görsel efektler/ en iyi ses/ en iyi üretim
*screen actors guild awards (2011)- dublör topluluğu tarafından, aktör üstün performans
*african-american film critics association (aafca) (2010) - en iyi yönetmen
*4 oscar
film toplam 157 ödüle sahiptir.
*bafta awards (2011)
en iyi görsel efektler/ en iyi ses/ en iyi üretim
*screen actors guild awards (2011)- dublör topluluğu tarafından, aktör üstün performans
*african-american film critics association (aafca) (2010) - en iyi yönetmen
*4 oscar
film toplam 157 ödüle sahiptir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "sanagulbahcesivadetmedim" tarafından 09.11.2020 23:28 tarihinde açılmıştır.
21.
peşin edit: işbu tanım planecrashed tarafından yazılmış olup kendisi ile anlaşamamızdan ötürü şahsım tarafından eklenmektedir sözlüğe. oylamak isteyenler kendisinin herhangi bir tanımı oylayabilir.
bir christopher nolan başyapıt. 2010 yılında vizyona girmiştir. buna film demek haksızlık olur.
başrol oyuncumuzun yeteneği, insanların en savunmasız olduğu anlarda, yani rüyalarda sırları, bilgileri almaktır. bu durum ülkesinden kaçmak zorunda bırakmıştır. sevdikleri amerika'da kalmıştır.
çocuklarına kavuşabilmek için aldığı zorlu görevi konu alır.
kesinlikle tavsiyesi ettiğim, en az 2 kez izlenmesi gereken bir filmdir.
filmin sonunda rüyada değil, çünkü film bize rüyanın ortasından başlandığını, başlangıcının olmadığını söylüyor. kahramanımız olayı en başından hatırlıyor.
bir christopher nolan başyapıt. 2010 yılında vizyona girmiştir. buna film demek haksızlık olur.
başrol oyuncumuzun yeteneği, insanların en savunmasız olduğu anlarda, yani rüyalarda sırları, bilgileri almaktır. bu durum ülkesinden kaçmak zorunda bırakmıştır. sevdikleri amerika'da kalmıştır.
çocuklarına kavuşabilmek için aldığı zorlu görevi konu alır.
kesinlikle tavsiyesi ettiğim, en az 2 kez izlenmesi gereken bir filmdir.
filmin sonunda rüyada değil, çünkü film bize rüyanın ortasından başlandığını, başlangıcının olmadığını söylüyor. kahramanımız olayı en başından hatırlıyor.
devamını gör...
22.
ınception, christopher nolan'ın en iyi eserleri arasında gösterilen, senaristliğini ve yönetmenliğini kendisinin yaptığı bilim-kurgu dalında abd yapımı filmdir. 8 temmuz 2010 tarihinde ingiltere'de galası yapılan bu film 30 temmuz 2010'da türkiye'de başlangıç ismiyle gösterime girmiştir. yayınlandıktan kısa bir süre sonra filmin son dönemlerde gösterime giren iyi filmler arasında olduğu belirtilmiştir.
geniş bir başrol oyuncusu yelpazesine sahip filmde, leonardo di caprio (dom cobb), marion cotillard (mal), ellen page (ariadne), jospeh gordon-levitt (arthut), ken watanabe (saito), tom hardy (eames), cillian murphy (robert fischer), michael kane (miles) yeteneklerini sergilemişlerdir.

filmin konusuna bakacak olursak, dom cobb hırsızlık konusunda uzmandır. olay yeri ise zihindir. zihnin tamamıyla savunmasız olduğu rüya sırasında, kişilerin bilinçaltına girerek derinlerdeki sırları bilinç altından çıkarmak ve bu şekilde bu bilgilere ulaşarak onları çalmaktır. dom bu marifeti sayesinde, kurumsal casusluk için en çok talep gören kişilerden biri olmuştur. fakat bu durum fayda sağladığı kadar ona zarar getirmiş, kısa sürede amerika'da suçlular listesine girmiş ve aranan kaçaklardan biri olmuştur. ülkeye dönüş yapamamaktadır. ayrıca karısını öldürmekle suçlanmaktadır. bu yüzden çocukları, dom'un babasının yanında kalmaktadır.
dom, rüyalarda halen eşiyle karşılaşmaktadır. bu da onun için büyük bir tehlike oluşturmaktadır. çünkü eşi, dom'u tanımakta ve onun rüyalarının akışını değiştirebilmektedir. bu da hem dom ve hem de ekibi için büyük bir tehlikedir. kaldı ki bu tehlikenin gelişinin sadece dom görebilmektedir.
buraya kadar herşey tamam. fakat bu aşamada, saito isimli bir iş adamı dom'a geri çeviremeyeceği bir teklif sunar. teklif ettiği şeyi yapması karşılığında, dom'un amerika'ya sorunsuz bir şekilde geri dönebileceğini ve çocuklarına kavuşabileceğini temin eder. ancak görev bilinç altındaki bilgileri çalmaktan çok daha zordur. bu sefer yapmaları gereken, rüya yolu ile bilinç altına bir fikir aşılamaktır ve fikri o savunmasız bilinç altına yerleştirmektir. eğer başarabilirlerse istedikleri herşey gerçekleşecektir.

buraya kadar film hakkında genel bir fikir sahibi olduysak esas noktaya gelelim. ınception - başlangıç filminin son sahnesinde hepimizin aklında mutlaka aynı soru kalmıştır. soru da şu ki; "dom cobb'un bu filmi izlediğimiz süre boyunca yaşadığı olayların tamamı gerçek midir yoksa tüm bu olaylar tamamen rüya mıdır?"
filmin son sahnesinde dom, rüyada mı yoksa gerçekte mi olduğunu anlamasına yardımcı olan metal topaç totemi döndürür. filmin akışından anladığımız kadarıyla topaç dönmeye devam ettiği sürece dom halen rüyada oldugunu anlamaktadır. ancak topacın düşmesi durumunda ise dom'un gerçeklikte olduğu ortaya çıkmaktadır. ancak yönetmen christipher nolan topacın düşüp düşmediğini göstermeden filmi sonlandırır. filmi anlayarak izleyen izleyiciler için bu durum fazlasıyla sinir bozan ve içimizde gerilim oluşmasına sebep olan bir durumdur. bunun da ötesinde dom cobb'un rüyada mı yoksa gerçeklikte mi olduğunun tamamıyla önemsiz olduğunu belirtmektedir.

dom, filmin son sahnesinde çocuklarını görür ve çocukları film boyunca ilk kez dom'a bakar. dom'da bu aşamada topacı beklemeden çocuklarının yanına gider. burda anlamamız gereken şey ise; gerçekliğin tamamıyla öznel olduğu, nesnellikle alakalı olmadığı ve neyin gerçek neyin rüya olduğunun dom tarafından hiç önemsenmediğini gösteren bir detaydır. gerçek veya rüya, ne olursa olsun bizi insan yapan, kişiliğimizi kazandıran tecrübelerimiz ve deneyimlerimizdir. dom için o anda kalmak, anın gerçek olmasından çok daha değerli ve önemlidir. bu neden dolayı film, dom'un topaç totemine ne olacağını hiç beklemeden çocuklarının yanına gitmesi ile sonlanır.

bu arada fikrime gelecek olursak, dom bence halen rüyadaydı.
geniş bir başrol oyuncusu yelpazesine sahip filmde, leonardo di caprio (dom cobb), marion cotillard (mal), ellen page (ariadne), jospeh gordon-levitt (arthut), ken watanabe (saito), tom hardy (eames), cillian murphy (robert fischer), michael kane (miles) yeteneklerini sergilemişlerdir.

filmin konusuna bakacak olursak, dom cobb hırsızlık konusunda uzmandır. olay yeri ise zihindir. zihnin tamamıyla savunmasız olduğu rüya sırasında, kişilerin bilinçaltına girerek derinlerdeki sırları bilinç altından çıkarmak ve bu şekilde bu bilgilere ulaşarak onları çalmaktır. dom bu marifeti sayesinde, kurumsal casusluk için en çok talep gören kişilerden biri olmuştur. fakat bu durum fayda sağladığı kadar ona zarar getirmiş, kısa sürede amerika'da suçlular listesine girmiş ve aranan kaçaklardan biri olmuştur. ülkeye dönüş yapamamaktadır. ayrıca karısını öldürmekle suçlanmaktadır. bu yüzden çocukları, dom'un babasının yanında kalmaktadır.
dom, rüyalarda halen eşiyle karşılaşmaktadır. bu da onun için büyük bir tehlike oluşturmaktadır. çünkü eşi, dom'u tanımakta ve onun rüyalarının akışını değiştirebilmektedir. bu da hem dom ve hem de ekibi için büyük bir tehlikedir. kaldı ki bu tehlikenin gelişinin sadece dom görebilmektedir.
buraya kadar herşey tamam. fakat bu aşamada, saito isimli bir iş adamı dom'a geri çeviremeyeceği bir teklif sunar. teklif ettiği şeyi yapması karşılığında, dom'un amerika'ya sorunsuz bir şekilde geri dönebileceğini ve çocuklarına kavuşabileceğini temin eder. ancak görev bilinç altındaki bilgileri çalmaktan çok daha zordur. bu sefer yapmaları gereken, rüya yolu ile bilinç altına bir fikir aşılamaktır ve fikri o savunmasız bilinç altına yerleştirmektir. eğer başarabilirlerse istedikleri herşey gerçekleşecektir.

buraya kadar film hakkında genel bir fikir sahibi olduysak esas noktaya gelelim. ınception - başlangıç filminin son sahnesinde hepimizin aklında mutlaka aynı soru kalmıştır. soru da şu ki; "dom cobb'un bu filmi izlediğimiz süre boyunca yaşadığı olayların tamamı gerçek midir yoksa tüm bu olaylar tamamen rüya mıdır?"
filmin son sahnesinde dom, rüyada mı yoksa gerçekte mi olduğunu anlamasına yardımcı olan metal topaç totemi döndürür. filmin akışından anladığımız kadarıyla topaç dönmeye devam ettiği sürece dom halen rüyada oldugunu anlamaktadır. ancak topacın düşmesi durumunda ise dom'un gerçeklikte olduğu ortaya çıkmaktadır. ancak yönetmen christipher nolan topacın düşüp düşmediğini göstermeden filmi sonlandırır. filmi anlayarak izleyen izleyiciler için bu durum fazlasıyla sinir bozan ve içimizde gerilim oluşmasına sebep olan bir durumdur. bunun da ötesinde dom cobb'un rüyada mı yoksa gerçeklikte mi olduğunun tamamıyla önemsiz olduğunu belirtmektedir.

dom, filmin son sahnesinde çocuklarını görür ve çocukları film boyunca ilk kez dom'a bakar. dom'da bu aşamada topacı beklemeden çocuklarının yanına gider. burda anlamamız gereken şey ise; gerçekliğin tamamıyla öznel olduğu, nesnellikle alakalı olmadığı ve neyin gerçek neyin rüya olduğunun dom tarafından hiç önemsenmediğini gösteren bir detaydır. gerçek veya rüya, ne olursa olsun bizi insan yapan, kişiliğimizi kazandıran tecrübelerimiz ve deneyimlerimizdir. dom için o anda kalmak, anın gerçek olmasından çok daha değerli ve önemlidir. bu neden dolayı film, dom'un topaç totemine ne olacağını hiç beklemeden çocuklarının yanına gitmesi ile sonlanır.

bu arada fikrime gelecek olursak, dom bence halen rüyadaydı.
devamını gör...
23.
rüya içinde rüya hatta onun içinde de rüyayı çekmiş adam. filmin sonunda adamın rüyadan uyanıp uyanmadığını anlamıyoruz. ama fil kaliteli bir film sonuçta leonardo dicaprio var.
devamını gör...
24.
bu filmi izledikten sonra uykuda mı yoksa uyanık mı olduğunuzu kontrol etmiyorsanız film izlemenin tadına varmıyorsunuz demektir. film o kadar etkileyici ve sürükleyicidir ki film bitmesine rağmen neden testinin sonucuna bakmadan çocuklarına doğru gitti dedik. ikinci filmini çekmek için mi yaptılar bu hareketi bilinmez ama bizim filmlerimizde bu etkinin olmadığını söylersek hiç yalan olmaz. bizimkiler daha şimdilerde son yazmayı bıraktı halbuki o bile kopyaydı ama neyse.
devamını gör...
25.
oyuncu listesinde leonardo dicaprio, cillian murphy, joseph gordon-levitt, tom hardy, elliot page, marion cotillard, ken watanabe, michael caine, tom berenger, dileep rao, lukas haas, claire geare, johnathan geare, pete postlethwaite, talulah riley ve magnus nolan gibi oyuncuların olduğu 2010 yapımı bilim kurgu/aksiyon türündeki filmin yönetmenliğini ise christopher nolan yapmıştır.
filmin sonu öyle bir noktada bırakılıyor ki. filmde bize anlatılanlara bakınca baş rol uyanamadı diye anlıyoruz ve muallakta kalıyoruz. filmin temelini ise bir insanın zihnine bir düşünceyi nasıl yerleştirirsin üzerinden bir adamı rüyada önce onun güvenini kazanıp daha sonra onu rüyada rüyaya sokup orada da bir sorun çıkınca tekrar rüyaya giriyoruz falan allak bullak ediyor yönetmen beynimizi. o kadar güzel bir film izliyoruz ki bitirip tekrar açmak lazım. normal ilk izlenimde mümkün değil anlamazsınız öyle ben anladım dersiniz fakat ikinci izleyişinizden sonra farkı anca anlıyorsunuz. içerik olarak beynimizin sınırlarını o kadar güzel zorluyor ki filmden zevk almamanızın imkanı yok.
christopher nolan gördüğünüz her filmi rahatlıkla izleyebileceğinizi ayrıca söylemek isterim. zaten filmde yıldızlar geçidi o da ayrı bir konu. her oyuncu başka bir seviyeye taşımış filmi. her oyuncu da tek başına filmler ile filmlerini belli bir yere getirebilen oyuncular. gerçi onlar aktör.
açıp açıp izleyin kısaca söylemek gerekirse. mükemmel ötesi film. gerçi izlemeyen kalmamıştır ama biz yine de tavsiye üstüne tavsiye vererek iyi seyirler dileyelim.
filmin sonu öyle bir noktada bırakılıyor ki. filmde bize anlatılanlara bakınca baş rol uyanamadı diye anlıyoruz ve muallakta kalıyoruz. filmin temelini ise bir insanın zihnine bir düşünceyi nasıl yerleştirirsin üzerinden bir adamı rüyada önce onun güvenini kazanıp daha sonra onu rüyada rüyaya sokup orada da bir sorun çıkınca tekrar rüyaya giriyoruz falan allak bullak ediyor yönetmen beynimizi. o kadar güzel bir film izliyoruz ki bitirip tekrar açmak lazım. normal ilk izlenimde mümkün değil anlamazsınız öyle ben anladım dersiniz fakat ikinci izleyişinizden sonra farkı anca anlıyorsunuz. içerik olarak beynimizin sınırlarını o kadar güzel zorluyor ki filmden zevk almamanızın imkanı yok.
açıp açıp izleyin kısaca söylemek gerekirse. mükemmel ötesi film. gerçi izlemeyen kalmamıştır ama biz yine de tavsiye üstüne tavsiye vererek iyi seyirler dileyelim.
devamını gör...
26.
kaliteli filmin her şeyi kalite kokar hem başı hem sonu her tarafı kaliteden geçilmez. oyunculuklarda çok iyi ve hiç film izliyor havası almıyorsunuz adeta filmi yaşıyorsunuz. zorla bize bir şey verme çabası hiç olmuyor bu filmlerde ne varsa elinde koyuyor ortaya istediğini al diyor resmen. yerli filmlerle karşılaştıramayacağım şimdi bu filme hakaret olur.
devamını gör...