281.
ertelemektir.
devamını gör...
282.
bazı egoist akademisyenler
devamını gör...
283.
insanı en çok anlaşılamamak yorar. insan bilinmediği mekan ve zamanlarda yalnızlaşır. farkına varmaksızın insanoğlu yalnızca benliğini, gizemini arar durur. anlaşılamadığı, anlayamadığı olaylar zincirinde kaybolur. ruhu sıkışır gerçek dünya ile bedeni arasında. ruhumuzu yoran şey kendimizi bilmemekten öte bir şey değildir.
devamını gör...
284.
dedikodu yapmak
değer görmemek
hak ettiğini alamamak
kendine değer vermemek
ruhunu beslememek...
değer görmemek
hak ettiğini alamamak
kendine değer vermemek
ruhunu beslememek...
devamını gör...
285.
söylemesi gereken bir lafı zamanında söylememek. artık gece boyu düşün dur, ben bunu niye demedim diye.
devamını gör...
286.
-pandeminin bitmemesi.
-her şeyi tek başına ve belli bir zamanda yapmak zorunda olmak.
-çevrende sürekli şikayet eden insanların olması.
-sürekli kendini açıklamak zorunda bırakılmak.
-mart ayında kar yağması.
-her şeyi tek başına ve belli bir zamanda yapmak zorunda olmak.
-çevrende sürekli şikayet eden insanların olması.
-sürekli kendini açıklamak zorunda bırakılmak.
-mart ayında kar yağması.
devamını gör...
287.
çabaladıkça sanki varmak istediğin nokta senden daha çok uzağa gidiyormuş hissi
devamını gör...
288.
ölene kadar yazacağımı bilmek, beni yoruyor. bazen.
devamını gör...
289.
akçabaat dolmuşçuları. sürekli bağırırlar. şüphecidirler. özellikle öğrenciyseniz asla öğrenci olduğunuza inanmazlar, agresif bir topluluk.
devamını gör...
290.
yaşamak.
devamını gör...
291.
saçma meseleler ile uğraşmak zorunda kalmak insanı mental ve fiziken yoruyor ben ne yapıyorum hissi , uğraştığım şeye bak hayıflanmasi gerçekten yorar moral motivasyonunuz düşer buna paralel olarak enerjiniz.
devamını gör...
292.
kendim.
devamını gör...
293.
kemiklerinden ruhunun çekildiğini zannetme hali. ilkokuldaki tüm yakın arkadaşlarım taşınıp gittikleri için taşınmayı hep merak ederdim. babam bir kaç kere tayin isteyince anladım ki bu insanı yaşlandıracak kadar stresli ve ayakların su toplamasına vesile olacak kadar yorucu bir iş. her taşındığımızda resmen ömrümden ömür gidiyor.
devamını gör...
294.
birşeyi yoluna koyduktan sonra tekrar tekrar aynı durumun içene düşmektedir.
buna herşey dahildir.
ve içinde insan olan herşey buna esirdir.
buna herşey dahildir.
ve içinde insan olan herşey buna esirdir.
devamını gör...
295.
beklentiler.
devamını gör...
296.
ümit etmek. çünkü ne kadar ümit eder ve ne kadar heveslenirsek, ümit ettiğimiz şey olmadığında da o kadar yüksekten düşüyoruz. ve bu da defalarca olursa bizi çok yoruyor.
devamını gör...
297.
severek yaptığın her şeyi alaya alan ve hevesini kırmaya çalışan kişilerin, başarılı olduğunda bunu görmemek için sana sırtlarını çevirmesi... böyle insanların sayısı çok ve kendilerini belli bir noktaya kadar ustalıkla gizleme yeteneğine sahiptirler.
devamını gör...
298.
bilinçli yaşamak.
devamını gör...
299.
yeni bir insan tanımak, en basitinden.
devamını gör...
300.
çıkmayan ve tüm yüze yayılmakta ısrar eden rimel.
devamını gör...